O gece herzamankinden daha soğuktu
Bir çıkmaza girmiştim.Uzun zamandır koşuyodum. Elerim soğuktan buz kesmişti.
Beni buradan kurtarabilecek bir kimse varmıydı?Sonunda kalbimin götürdüğü yere geldim peki o beni kabul edebilecekmiydi?Onca zaman sonra beni yine kalbine yerlestirebilecek miydi?içimden bir ses koşabildiğin kadar koş ve oradan uzaklaş diyordu ya kalbim?O kadar çok görmek istiyodumki nefesini ensemde hissetmek gözlerini izlemek...
Ama bunlar şuan çok uzaktı.
Ve koşabildiğim kadar hızlı koştum.
Peki ya nereye gidiyordum benim evim oydu onun evi ben ama nasıl olurda bu kadar birbirimize uzaktık.
Yasak bahçeye girip yasak elmayı alabilirmiydim?Eğer ben Kumsal Serezsem yapabilirdim benim hikayem böyle başladı. Sabah güneşin doğuşuyla kalktım burnuma enfes krep kokusu geldi aşağı indim.Ve ordaydı Cenk.
Cenk kim mi?
Benim en yakın arkadaşımdı fakat aklımdan çıkmayan biri varken nasıl bu kadar düşüncesizdim.
Boynuna atladım ve krepleri hunharca yemeye başladım. Cenk bana sordu:"Nerelerdeydin Küçük şeytan?"
Ben dona kaldım nediyeceğimi bilemedim eğer ona gittim dersem yıkılırdı biliyorum.
"Azranın yanına gitmiştim. "
Ve sessizlik odayı sardı.
Üstümü değiştirip cenkin yanağını öpüp kaçtım. Kapıdan çıkarken bana seslendi:"nereye gidiyorsun"
Arkama dönmeden gittim bu sefer gidicektim emindim. Motora binip gittim. Ve evet şuan yasak bahçedeydim. Kapıya gitmek üzere yürüdüm ve aniden kapı açıldı.
Karşılaştık ilk aşkım karşımda duruyordu.Herzamanki gibi çok yakışıklıydı.Kahverengi saçları güneşle birlikte karamel rengini almıştı üzerinde beyaz bir gömlek vardı. Gözleri uçurum kadar uzaktı bana. Bana baktı ve o anda yerin dibine girmek istedim bana doğru yürüdü ve işte karşımdaydı hep olmasını istediğim yerdeydi...