Her düşüş bir öğreniş.-Türk atasözü
-----------------
Laradan;Gözümü açtığımda revirde yatıyordum. Üzerimdeki halsizlik ve acılara anlam verememiştim bir anda. Kolumu kaldırmak istediğimde gelen acı ile inlemiştim. O sıra birisi ellerimi tutunca gözlerimi oraya çevirirken Azra'yı görmuştüm. Gozlerim kocaman açılmıştı.
Rüya mıydı bu?
"İyi misin Lara kişisi?"
Konuşmak için çabalarken sesim çıkmıyordu, yanda duran suyu işaret etmiştim. Boğazım kuruya kuruya çöle dönüşmüstü sanki.
Hemen bir bardak doldurarak uzatmıştı bana.
Zar zor suyumu yudumlarken kaçamak kaçamak Azra'ya bakıyordum. Neden yanımdaydı ki?
Suyu bitirdiğimde uzatmıştım bardağı ona.
O an bana ne oldugunu düşünunce aklima Zerrin'in gelmesiyle iliklerime kadar öfkelenmiştim. Kontrolu elden bırakmazken neden çamaşırhaneye tek gitmiştim ki? Son zamanlarda kafam deli gibi çeşitli olaylarla doluydu. Bunların çoğunda da Azra yer alıyordu. Onun için mi karşılık vermemiştim Zerrin'e ?Düşüncelerime onun sesiyle ara vermiştim.
"Hatırlıyor musun neler oldu?"
Kafamı olumlu anlamda sallamıştım.
Derin nefes alıp verirken,sanki bir yük inmişti sırtından.
"Artik onu koruman için ortada bir sebep yok Lara. Eminim senin gibi zeki bir kadın tum ipleri onun eline vermemiştir. Onu biterecek bir çok şeyin sende olduğuna eminim
Gel,onun aleyhine ifade ver. Ben,Melis ve Deniz hepimiz ifade vermek için hazırız. O canavarı koruma bundan sonra? " Tek kaşını kaldırmış benden cevap bekliyordu. Baş ucumdaydı ve ben yutkunmuştum. Ona bu kadar yakın olmaya alışmak istemiyordum. Sevgi,zayıflıktı.
Kafamı başka yöne çevirmiştim cevap vermeden.
İçeriye Azra'nın tayfa da girmişti.
Deniz,Azra'nin yanına gelip elini tutmuştu.
Hepsi bana,neden hayattayım diye bakıyordu.
Heves"Valla Lara ne yalan söyliyim gebersen üzülmezdim ha"
Hasret bu lafa gülerken Azra bir bakışı ile susturmuştu onları.
Ben göz devirip önüme bakıyordum.
Dudu"Ama ifade veriyoru dimi?"
Bu soru ile Azra'nın bakışlarını üzerimde hissederken tekrar yutkunmuştum. Noluyordu bana?
Azra"Kızlar o şimdi biraz yorgun. Sonra gelir konuşuruz." Sanki sinirli bir şekilde söylemişti cümlesini.
Hepsi revir kapısına yönelirken,Azra'nın kolundan tutmuştum. Anında bana dönerken,savrulan saçları ile kendimden geçmiştim"Neden yaptın?" Tek kaşını kaldırmıştı.
Hafif öksürmüştüm.
"N-neden beni kurtardın diyorum bücür?"
Elini elimden nazikçe çekmişti.
"Bilmiyorum. Hak etmiyordun onun elinden öbür tarafa gitmeyi. Belki de seni,kendime sakliyorumdur kim bilir? Seni benden başkası öldüremez Lara kişisi." Bu lafına ikimizde gülümsemiştik. O revirden çıkana kadar ben arkasından bakıyordum.
Onların çıkması ile Hacer ve İpek gelmişti.
Onları görünce harika bir rüyadan çıkıp kabusa girmiş gibi hissetmiştim.-------------------------
Denizden;Benim odamdaydık. Ve Azra keyifsiz şekilde oturuyordu yatağımda. Elinden tutarak ortak masaların oraya götürmüştüm onu.
Iki kahve yapmıştım bize.
"Neden böyle etkilendin?"
Yanımda oturuyordu. Ellerini kahve bardağına geçirmiş,sorumla kafasını bana çevirmişti.
Azra"Bilmiyorum boncuk. O,o bana çok benziyor. " sesi tiremişti sanki.
"Nasıl sana benziyor?"
Azra"Yapayalnız boncuk. Etrafında onun için dolanıp duran insanların olmasına rağmen, içlerinde yapayalnız. Onu çok iyi anlayabiliyorum. İnsanlar saf kötu olamazlar. Hayat itmistir onları o yöne. Bende çok iyi birisi degildim ki" omuzlarını silkmişti.
Azra"Benim senin gibi bir şansım var. Kızlar gibi de bir ailem var artık. Ben sizi buldum ve yeniden doğdum. Siznle hiç bilmediğim sıcak duyguları tadabiliyorken,o bunları yapamıyor."
Elimi elime götürüp tutmuştum,
"Ona karşı kin beslemiyor musun artık?"
Derin nefes alıp vermişti. Elindeki elimi dudaklarına götürüp öpmüştü.
Azra" Ona karşı hiç bir duygu beslemiyorum artık. Tüm hesaplar kapandı. Sadece... sadece üzüluyorum. Eğer bir şansı olsaydı iyi biri olabilirdi. Ben çok gördüm boncuk. Çok gördüm üzulen,ağlayan,yalnız kalan çocuk. Ben yurtta büyüdüm,sokakta büyüdüm. Sevgisizlik ne demek iyi bilirim" Gözleri dolmuştu.
Bir elimle onu kendime çekerek,göğsüme doğru yatırmıştım..