Bölüm 27 / Mektup

296 12 2
                                    


EDA 'DAN...

Sabah kapı sesine uyandım bu ne böyle ya car car car !

sabahlağımı giydiğim gibi aşağıya indim kapıyı açtığım da ise tanımadığım iki tane zebellak gibi adamla karşılaştım kaşlarımı çatıp ne var dercesine suratlarına baktım sabah sabah niye rahatsız etti ki bunlar beni ?

adam tam cevap vermek için ağzını açmıştı ki arkadan Aras geldi oda kaşlarını çatıp noluyo dercesine bana bakınca adam en sonun da  konuştu 

"Merhaba efendim ben dürdane BERİN' in kaldığı huzur evin den geliyorum kendisi Eda KARLI adına bir mektup bırakmış ha ! bide bu mektubu da Selim Efe KARLI ' ya ulaştırmanızı istedi "

ne alaka ya benim annemin kızlık soyadı da BERİN ama bu dürdane dedikleri bizim bastonlu teyze falan mı aceba ama ne alaka gerçekten anlamıyorum hem abime neden zarf bıraksınki 

"Beyefendi Dürdane hanım şu an nerde ve hangi dürdane gerçekten kafam karıştı "

adam son anda birşey hatırlamış olacakki tekrar konuşmaya başladı 

"Eda hanım dürdane hanım zarfı emanet ederken sizin kendisini BASTONLU TEYZE diye hatırlayabileceğinizi söylemiş sanırsam ve bu zarf onun vasiyetiydi kendisi dün akşam kalp krizinden rahmetli oldu "

benim gözlerim dolarken Aras   huzur evinin ismini ve zarfları adamlardan alıp onları yolcu etti bense kendimi direk koltuğa attım istemsizce gözlerim dolmuştu bile ağlamamak için gözlerimi kırpıştırıken Aras   suyumu getirmişti ne olduğunu anlamaya çalışıyordu heralde oda 

"Eda senin bir bilgin varmı Bastonlu teyze niye sana vasiyet bıraksınki?"

"Bide ben bilsem .... zarfı verirmisin aşkım?"

başıyla beni  onaylayıp zarfı sehpanın üzerinden alıp verdi üzerinde fazlasıyla düzgün bir el yazısıyla benim adımın yazılı olduğu zarfı elime aldım 


"Sevgili torunum Eda ;

Biliyorum şimdi torunum diyince şaşırdın evladım fakat bu durum böyle, senin mendebur ananın inadı yüzünden yıllardır öldü sanıyorsunuz beni  bende istemezdim böyle olsun şimdi diyeceksinki madem benim anneannem sensin niye çıkmadın karşıma çıkamazdım be kuzum.

bundan yıllar yıllar evveldi abin 3-4 yaşların da var veya yoktu annen olacak gavur inatlı sana hamileydi kız olacağını öğrenince tutturdu kızımın adı Eda olacak diye, bilirsin  Eda da senin Babaannen olacak suratsız ,burnu havada karının ismi annen ve baban birbirine çok aşıktı ama babaannen istemedi senin anneni gelin olarak . Annen den daha güzel bir kızla evlendirecekmiş oğlunu haspam karı ,annen de ona yaranmak yalakalık etmek için adını eda koymak istiyordu, bende hep aklımda adını Yıldız olarak kurmuştum yıldız gibi parla , ölsen bile yıldız tozu ol hiç ölme gökte yaşa diye ...

Annene de anlattım bu fikrimi ne yaptıysam vazgeçiremedim anneni Eda olcak onun ismi dedi başka da bişey demedi.senin doğumuna iki ay kalmıştı annenin karnı burnun da yine kavga ettik Yıldız dı Eda idi derkeeen... annen basbas bağırmaya başladı Eda olacaaaaak diye hala da kulağımda çınlar durur o feryadı birden bağırdı suyum geldi diye erken doğdun sen, hemde benim yüzümden .

Haftalarca küvez de kaldın ah be güzel kızım ben istermiydim böyle olsun en son annen gene fenalık geçirince dayanamadım aldım bavulumu çektim gittim herkes deli derdi zaten bana bende bir delilik edeyim dedim fenamı ettim?

Yaa fena etmişim bir köye yerleştim birikmişim ve emekli maaşım da vardı zaten öyle geçinip gidiyodum bir gün haber geldi senin için öldü dediler bende öldüm, ama nerden bileyim kurnaz ananın yine bir kurnazlık ettiğini senin için yaşarken öldü dediler bana be yavrum.

birkaç ay önce , köyden çıktım bir yavrum ölsede öbürünü görmek istedim anneninn yanına gittim bana sadece özürdilerim Eda yaşıyor dedi sonrada ardına bakmadan kaçtı gitti sonradan öğrendim meğersem dünya turu bahanesiyle kaçmış .

babanın dünyadan haberi yok bişeycik dememiş ona. Babana sakın darılma adamcağız beni öldü biliyomuş aynı sizin gibi ...

sana vasiyetim var kuzum , eğer çocuğun kız olduysa adını Yıldız koy o kurnaz ananın indına !

bankadaki bütün para sadece senin abinden özürdilerim ona bitek yüzüğümü bıraktım sevdiği kadın' a o yüzüğü taksın diye, aramızda kalsın ama ben seni daha çok sevdim  aynı benim gençliğime benziyorsun huy olarak ta güzellik olarak ' ta benim gibisin eğer merak edersen veya özlersen diye fotoğrafım da var zarfta abine de bir fotoğraf koydum .

Her gittiğin yerden ben çıkıyordum ya bilerek yapıyordum çok eğleniyordum sizi izlerken mezarımı sık sık ziyaret et bol bol çiçek ek. Mezarlara çiçek ekildiği zaman içi de güzel oluyormuş mezarın ben karanlığı pisliği sevmem çiçek dolsun mezarım

*Seni Çok Seven Aneannen...*"

"Aras ben neden bu kadar şanssızım neden?"

"niye ?  versene sen bana o mektubu ne yazıyor orda "

Aras oldukça meraklı bir ifade ile bakarken ona zarfı uzattım içinden  resmi alıp dikkatle inceledim gözleri aynı benimki gibi koyu kahveydi yüz hatları benimki gibi,gülüşü çok güzeldi Allahım ne olursun o cennete gitsin yıllarca beni öldü sanmış 

"Eda ben ömrümde böyle entrika görmedim çabuk benim eltimi ara "

"Ya gerizekalı git telefonumu getir "

"ulan kocanmıyım ayakçınmıyım belli değil anasını satayım"

"Araas!"

"Geldim karıcım"


telefonumun rehberinden abimin ismini bulup tuşladım ancak telefonun diğer tarafından abimin sesi yerine ince bir kız sesi geldi

"Aloğğğ selim duştağğğ sen kimsiğn "

Ya abi senin babanın şarap çanağına tüküriym zamanımı şimdi 

"Ben kardeşiyim de abime veremezmisin acaba ?"

"bekle tatlıığğğm...SELİĞĞĞM BEBEĞİİİM KARDEŞİN TELEFONDAĞĞĞ"

bir süre sonra telefonda abimmin sesini duydum 

"Efendim zamanlamasına sıçtığım kardeşim "

"Asıl ben senin zamanlamana sıçiym sevgili abiciğim çabuk bizim eve gel "

"offf salak kız bekle geliyorum" 


Bu bölüm harbi duygusal oldu ama ben çok beğendim ağlayarak yazdığım bir bölüm oldu biliyorsunuz benim en sevdiğim karakter dürdane teyzeydi ama kurgu gereği öldü

hem gördünüzmü ben size demiştim bu teyzede bişeyler var diye getti garııııı seviliyosunuz xxx ❤




Zorla Güzellik (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin