Güven, ruhun olabildiğinden daha ötesini görebilmesi için meydan okur.-William Clarke
-------------------
Azradan;Lara"Bana karşı neden hâla kötü değilsin bücür?"
Derin nefes alıp vermiştim.
"Bunun cevabını daha önce verdiğimi hatırlıyorum Lara kişisi"
Gülmüştü. Hâla ikimizde hücredeydik.
Lara"İnandım mı sanıyorsun ona?"
"Neye inanıp neye inanmayacağın benim zerre umrumda değil"
Yatakta iki elim başımın altında olacak şekikde uzanıyordum.
Lara"Beni neden o gün kurtardın o zaman?"
"Sevap kazanmak için"
Bu söylediğime alayli biçimde gülmüştü.
"Hem anlatsana senin orada ne işin vardı? Deniz'in bana ihanet edeceğini mi düşündun gerçekten?" Bu sefer ben alayli şekilde gülmuştüm.
Lara"Sana yalan söylemeyeceğim bücür. O-"
"Bana bücür demeyi kes"
Lara"Sen de sözümu kesme bücü- Off anasını satayım ya"
İkimizde gülmuştük.
Lara"Zerrin'in Deniz'le olan anlaşmasını önceden biliyordum. Ben her ne kadar ihtimal vermesemde Zerrin inanıyordu Deniz'in seni o gün oraya getireceğine. Nitekim de öyle oldu. Ben de bu anı kaçırmak istememiştim. Gelip kendi gözlerimle gormek istiyordum"
Tam da o gun tahmin ettiğim gibiydi. Lara'nın bu anı kaçırmak istemediği icin gideceğini biliyordum.
Lara"Zerrin psikopatı, içeride meğersem benim içinde bi şölen hazırlamış. Sözünu geçirebildiği 5 mahkumu üzerime saldı. Beni o hale getirip suçu sana atacaktı ama işleri altüst etmekte bir numarayiz ha büc-"
"Öhöhö"
Lara"Tamam be demedik bücür filan"
"LARAA!!" Hafif sesimi yükseltmiştim gülerek.
Lara"Tamam tamam sustum.. Nerde kalmiştık? Hehh. O 5 mahkuma karşı koymadım. Beni bi güzel dövduler,daha doğrusu haşemat ettiler ama sen ve Melis mudürler zamanında geldiniz"
"Neden karşı koymadın?"
Lara"Neye?"
"O 5 mahkuma"
Lara"öhöhö,ben öyle bir şey mi dedim şimdi?"
"Dedin. Karşı koymadim beni bi güzel dövduler dedin. Neden?"
Lara"Sen de iyice olmayan cümleleri duymaya başlamışsın bücür. Ne olacak bu halin?"
Ah Lara...
Söylediğinden emindim. Ama neden şimdi söylememiş gibi davraniyordu? Neden karsı koymamışti ki.? Onları çok rahat durdurabilirdi. Durduramasa da en azından çok fazla dayak yemezdi. Bu konuyu üstelemeyecektim daha fazla.Aradan bi 10 dakika geçtikten sonra,sessizliği bozan Lara'nın sesi olmuştu.
"En yakınlarının sana inanmaması nasıl bir duygu?"
Aklıma kızlar ve Deniz gelmişti.
"Bunu neden sordun şimdi?"
Lara"Üzuldüğünu görebiliyorum bücür. Nasıl bir duygu bilmiyorum çünku benim o derece hic sevdiğim ya da sevildiğim birileri olmadı. Ama derinden yaraladığı belli. Bunu sende görebiliyorum"
"Bu olayda senin de tuzun var biliyorsun değil mi? Suçu bana atan sensin"
Lara"O mesele başka. Tamamıyla benlik bi durumdu o. Sevdiklerinle arana girmek istemedim hiç. Eğer onlar sana inanmadılarsa bende bi suç arama. Bunu sende biliyorsun"Icimden aklımda kalan bir kitap sözü okumak gelmişti.
"Sevildiğine inanmıyorsa kişi, daha önce geçtiği yolların boynunadır vebali; kırgınlıktır. zor iyileşir. O yollardan-"
Sözümu kesmişti.
Lara".. Düşe kalka geçerken kokusuna kapıldığı güllerin kanattığı dikenlerdir sebebi; apaçık korkudur,zamanla geçer." O da aynı kitabı okumuş ve aynı yeri aklına kazımıştı belli ki..Kitabın devamında geçen cümlelere de beraber
eşlik etmiştik birbirimize..
"Ne sevmeye ne de sevilmeye inancı yoksa, bu kötüdür işte. Yazıktır. Çok yazıktır. Gökhan birben'e kulak versindir;
'Şu yalancı dünyada
her seven bir eş arar
taşın kalbi yok ama
onu da yosun sarar' "
İkimizde susunca derin bi sessizlik hâkim olmuştu hücrelerimizde.-------------------------
Denizden;Odam da göz yaşı dökmenten peçetelerimi bitirmiştim. Azra'yi çok kırmıştım. Her defasında benden yara alıyordu. Ona en çok zarar veren bendim,benim sevgimdi. Eski gunlere dönmeyi ne çok isterdim şimdi. Sol gözümden bir yaş daha süzülmüştü.