TANIŞMA

23 4 7
                                    

Siparişleri -yani makaronları kutularına koyarak girişe doğru hızla ilerliyodum .
Ha bu arada kendimi tanıtmayı unuttum ben jung Hesuming ve suan kendi kafemde siparişi yetiştirmeye çalışıyodum ki kapıda bir beyefendiyle çarpısma sonucu elimdeki makaronlar yer cekimine meydan okurken biz onların aksine düşmüştük. Kutunun içinde sağlam kalan makaronlardan H- cok özür dilerim iyimisiniz efendim? o sıra yüzüne dikkatli bakabilmistim ve aishh çok yakışıklıydı.Beyefendi ise elimdeki makaronu alıp tadına baktı ve kendini yerden kaldırdıgı gibi benide ellerimden tutup kaldırdı B-Ben iyiyim asıl siz iyimisiniz
H-Teşekkürler bende iyiyim
B-Ayrıca yakısıklı oldugumu da biliyorum
Ben onu icimden soylemedim mi diye dusunurken beyefendi devam etti B-hayır hersey gözlerinden belli oluyor ve bu makaronu sen mi yaptın?
Diye soru yöneltti bana bende hemen yanımızda ki cafenin içinizi göstererek
-Burası bana ait dedim elimdeki boş makaron kutusunu gostererek
Yenisi yapmalıyım efendim diyerekten baş selamı verip yanından tam ayrılacakken arkamdan birinin
SHU diye bağırdığını duydum ve bu az önceki beyefendinin sesine aitti hemen arkamı dönüp
H-Birsey mi oldu diye sorum
Beyefendide bu sorumu bekliyomus gibi hemen cevapladi
B- Adım SHU SAKAMAKİ
dedi ve konusmak icin derin bir nefes aldıktan devam etti
SHU-Hersey benim yüzümden oldu .gideceğin ben bırakırım seni dedi bende her ne kadar kabul etmesemde kıramadım ve kabul etmek zorunda kaldım .
Ben makaronları hazırlarken adı shu olan adamda kahve sipariş etmişti
Ben makaronları kutuya koyup paketlerken oda kahvesinin son yudumunu aldı.
Ben tam gidiyodum ki shu bana seslendi
Shu-Hesuu
Ben bırakıcam dedim deyince hemen ona
Hesu-adımı nereden biliyorsunuz dedim oda yaka mı gösterdi ahh evet yaka kartımda yazıyodu
₩₩₩
O gunden sonra shu hergün kafeme geldi .aynı masaya gelip aynı kahveyi istiyordu.Saat tam 12:31 de geliyodu.Yine sıradan bir gündü -yada ben öyle sanıyodum-shuu biraz geç geldi.Ama bu sefer eli kağıtlarla doluydu

Cafeye geldi hemen kağıtlarını masaya serdi ve bende en sevdigi -ve hep içtiği -kahveyi götürdüm masada boş yer olmadığından elimde kahveyle beklerken shu sonunda beni fark etti ve koymam icin yer açtı bende açılan yere koyup yanindan ayrıldım
13:28 de geldi . kahvesinin hiç soğutmadan bir dikişte bitirdi ve işine devam etti.Bende işini kolaylaştırmak amaçlı masaya gidip boş kahvr fincanını aldım daha dogrusu alacaktım ki telefonuma art arda mesaj gelince korktum.ve hemen bakmaya karar verdim kahve fincanını eski yerine koyup telefonuma gelen mesaja baktım.Ve ...Shu da eş zamanlı olarak bana baktı ve gözleri telefonum ile benim aramda gidip geliyodu . Ama bu olamazdı.
Merhaba sevgili okurlarım
- oy/vote atmayı
-yorum yapmayı
-arkadaşlarınıza tavsiye etmeyi
UNUTMAYIN
Ve her bölümün altına soru yazcam cevaplayın -jebal
Hikayeyi okuma tarihin ne ?
Biasınız kim ?
oppacı mı/shippercı mısınız ?

MAKARONHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin