medya: young!gillian anderson (methone julia abercrombie rolünde) & ben barnes (sirius black rolünde) | "we wont forget each other, right?"
bölüm şarkısı: drive, halsey
─ ☆ * :・゚
iyi okumalar dilerim! <3
Bir an önce Tılsım sınıfına geri gitmesi gerekiyordu.
Bir an önce çantasındaki perperişan edici ağırlıktan kurtulması gerekiyordu. Bir ceset gibi çantasında gizlice taşıdığı, kendisine yük ve pişmanlık dahil birçok kötü hissi getiren defteri fırlatıp atmalı, hiç almamış gibi davranmalıydı.
Karşısında James ve Lily gülüşerek omuz omuza vermişlerdi ve örnek bir çift olarak gelen geçen herkesin kendilerine imrenme ile bakmalarına sebep oluyorlardı. Sirius gözlerini çevirdi. Sağında Remus vardı. "Bok gibi hissediyorum," diye mırıldandı kumral genç, başını Sirius'tan yana eğerek.
"Yalnız değilsin." Sirius tabağından siyah bir zeytin yakalayıp ağzına attı. Remus başını öne eğerek bakışlarını masa boyunca gezdirdi. Normalde Madlen Hildebrant, en yakın arkadaşı Methone gibi Gryffindor masasında kahvaltı ederdi ama artık o da uğramaz olmuştu. Remus fark edince iç çekti. Madlen'ın eksikliği bu sabah da belli olmuştu ama yine de yok saymaya çabaladı, zaten hep öyle yapıyordu; hep öyle yapıyorlardı. "Mercedes konusunda ne düşünüyorsun?" dedi başını Sirius'a çevirerek, olabildiğince sessiz bir şekilde.
Sirius zeytin çekirdeğini yutup omzu üzerinden Remus'a baktı. Kaşları çatılmıştı. Ne demesi gerektiğini bilmiyordu. "Bana kızı göstersene bir," dedi kaşlarını çatıp Remus'a bakarak. Remus hafifçe gülümsedi, arkadaşının kendisi yerine mutlu olması bile onu kolaylıkla mutlu edebilirdi. "Gelince göstereyim. Genelde şu çapraz tarafta oluyor," diyerek Edgar Bones'ın Hufflepuff masasında bir grupla gülüştüğü yerin hemen yanını gösterdi.
Uzun saçlı olan, başını onayladığını belli etmek isteyerek aşağı yukarı salladı. Umuyordu ki Mercedes gelene kadar Tılsım sınıfına birisi gitmesin, umuyordu ki Froy'u sabah görebilsin. Onu bir dakikadan az dahî olsa görmeye bile bu kadar ihtiyacı olması şaka gibiydi. Daralmıştı, terlememek için saçlarını toplamaya hareket etti. Bileğindeki siyah toka -ne komiktir ki- eski sevgilisi Pandora'ya aitti. Sirius başka tokası olmadığını fark etti. Bir ara -James ile fingirdeşmiyorlarken- Lily'den istemeyi aklının bir kenarına not etti. Kesinlikle unutacaktı ama yine de...
Saçını topladıktan sonra önüne baktı, doymuştu bile. Yemek yeme fikri nedensizce mide bulantısı yarattı üzerinde, bir anda. Gözlerini tabağından çekti. Peter nerede kalmıştı acaba? Belki geliyordur diye onu kontrol etme amaçlı başını kaldırdığında, kapıdan Froy'un girdiğini gördü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aslında Bir Konu Var › sirius black [düzenlenecek]
Fiksi PenggemarSirius Black anılarından, eski sevgilisinden, bir de -en başta- kendi kendisinden kaçarken sürüklenerek yokuş aşağı yuvarlandığı esnada tesadüfen o boş Tılsım sınıfında nicedir duyduğu Mercedes Salvatore'un kendisinden hoşlandığı dedikodularını kanı...