***Kitabın bölümleri tekrar yazılmak üzere yayından kaldırıldı***
Baekhyun şarkıyı söylemeye başladı. Gözleri kapalıydı. Sonra gözlerini açıp Chanyeol'e baktı. Şarkıyı ona bakarak söylemeye devam etti. Şarkının son kısmındaki söz bütün düzenlerini a...
Yatağımda uzanmış favori kitaplarımdan birini kaçıncı sefer olduğunu hatırlamadığım kez tekrar okuyordum. En sevdiğim şarkı odada yankılanıyordu.
Geniş pencereden ay oldukça net gözüküyordu. Ayrıca onun odasının penceresinin karşısındaydı. Perdelerim sonunda kadar açıktı ve arada sırada onun ne yaptığına bakıyordum.
Aslında her gece kağıtlara bir şeyler yazar sonra onları birbirimize göstererek konuşurduk ama bu gece konuşmuyorduk. O telefonuyla konuşarak odasında dolanıyordu.
Taylor Swift'in şarkıda dediği gibi... "Telefondasın kız arkadaşınla konuşuyorsun. Çünkü o üzgün. Dediğin bir şey yüzünden sana kızgın. Çünkü o senin mizahını benim gibi anlamıyor..."
Kesinlikle böyleydi. Kesin yine onun yaptığı bir şakaya kızıp onunla küsmüştü. Bu yüzden kızları anlamıyordum.
Şarkının devamı da şuan için geçerliydi. "Odamdayım. Tipik bir salı gecesi. Onun sevmeyeceği tarzda müzikler dinliyorum. Ve o senin hikayeni asla benim bildiğim gibi bilemiyecek..."
Bilemezdi çünkü onlar çıkmaya başlayalı sadece 2 yıl olmuştu. Bizse 18 yıldır birlikteydik. Birlikte büyümüştük. Kardeştik işte ama... Ben onunla kardeş değil başka bir şey olmak istiyordum...
Şarkı devam ederken gülümsedim. "Ama o kısa etekler giyiyor. Bense tişört. O ponpon kız takımı kaptanı ve bense tribündeyim. Uyandığın ve her zaman aradığın şeyin bu zamana kadar burada olduğunu bulmanı hayal ediyorum..."
Sanırım Taylor bu şarkıyı benim için yazmıştı. Yani ben böyle düşünüyordum. Başımı yana çevirince onun dikatimi çekmek için saçma hareketler yaptığını gördüm.
Gülerek doğruldum. Elime her zaman yatağımın yanındaki komidin de duran kağıtlardan birini ve kalemi aldım. Sonrada üzerine "NE?" yazdım. Çevirip ona gösterdim.
O da elindeki kağıda hızla bir şeyler yazdı ve bana gösterdi. -Bana bir konuda tavsiye verir misin? -Konun ne olduğuna bağlı Yeol-shii -Eun-jae'ye kendimi nasıl affettirebilirim?
Gözlerimi devirdim ve kağıda yazmaya devam ettim. Onunla her kavga ettiğinde bana böyle sorular sormasından nefret ediyordum. -Ona küçük sürprizler yap! Kkkkk Artık klişeleşmiş sözü gördüğünde yüzünü buruşturudu.
-Dalga geçmeyi kes Baek. Yengeni kaybetmek istemiyorum. -Öğh. O benim yengem değil. Kızlara böyle seslenilmesinden nefret ediyorum. -Tamam tamam. Şimdi bana gerçek birkaç tavsiye ver.
Şarkının sözlerini mırıldanarak cevabımı yazdım. "Görebiliyorsan seni anlayan tek kişinin ben olduğumu. Her zaman buradayım peki neden göremiyorsun? Sen bana aitsin. Sen bana aitsin..."
Keşke Taylor. Keşke o senin dediğin gibi bana ait olsa...
-Hımm... Bence ondan özür dile ve ona en sevdiği tatlı ve şekerlemeden al. Yada sadece gidip ona arkasından sarıl. Dizilerde bu kızların kalbini çalmak için yeterli oluyor. -Eğer işe yaramazsa sen öldün Byun Baekhyun! -Onu yarın göreceğiz Park Chanyeol!
İkimizde gülerek birbirimize baktık. Bunun olamayacağını ikimizde biliyorduk. Eun-jae klişe romantiklikleri çok severdi. Bu yüzden kesinlikle işe yarayacaktı.
-İyi geceler Baek. -İyi geceler Chanyeol.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Perdelerini kapattığında kendimi tutamayarak yastığımı yumrukladım. Bunu hep yapıyordum. Aşkım için savaşmam gerekirdi ama ben aşkımı başkalarına veriyordum. Belkide onun mutluluğu benim aşkımdan önemliydi. Evet kesinlikle onun mutluluğu her şeyden önemliydi.
"Bankta oturmuş gülüyorum ve kendi kendime düşünüyorum. Hey bu kolay değil mi?"
Hayır Taylor hiç de kolay değil...
"Ve bu bütün şehri aydınlatabilecek bir gülümsen var. Seni aşağı indirdiğinden beri göremedim. İyiyim dedin. Seni senden daha iyi tanıyorum. Hey böyle bir kızla ne yapıyorsun?"
Cidden Park Chanyeol Eun-jae ile ne sikime berabersin?!
Kendimi şarkıya kaptırmış bağırarak eşlik ediyor ve dans ediyordum. Belki de bu dünyada Chanyeol'den sonra en sevdiğim şeylerden biri müzik ve danstı.
"O topuklu giyiyor. Bense spor ayakkabı. O ponpon kız takımı kaptanı ve bense tribündeyim."
Şarkının nakaratında yatağımda zıplıyordum. İyi ki kapım kilitliydi ve annem bir anda odama dalamazdı.
"Arka kapında duruyor ve bekliyorum. Bütün bu zaman nasıl bilemezsin? Bebeğim sen bana aitsin!"
-Tam bir aptalsın PARK CHANYEOL!
"Gece yarısı evime geldiğini hatırlıyorum. Ağlamak üzere olduğunu bildiğinde seni güldüren bendim..."
-O Eun-jae gerizekalısı değil!
"Ve en sevdiğin şarkıları biliyorum. Sen bana rüyalarını anlattın. Sanırım nereye ait olduğunu biliyorum. Sanırım benimle olduğunu biliyorum."
-Keşke benimle olsan! Yorulup yatağıma oturdum. Şarkı nerdeyse bitiyordu. Sonunu mırıldandım ve kendimi yatağa bıraktım.
"Hiç düşündün mü? Belki... Sen bana aitsin! Sen bana aitsin..."
-Sen bana ait olmalıydın Chanyeol...
İşte haftada 3-4 kez yaşadığım "Chanyeol Bunalımı" na girmiştim. Birkaç saat ağlayıp yatağımda tepinecek ve sonra yorgunluktan uyuya kalacaktım. Monoton geçen hayatıma hoşgeldiniz.
Lütfen eğer ergen bir liselinin en iyi arkadaşına çaresizce aşık olduğu bu hikayeyi dinlemek istemiyorsanız hemen çıkın çünkü bu hikaye sadece Park Chanyeol ve benim ona olan hislerimi içerecek. Anlayışınız için teşekkürler!!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
20.06.19
***Kitabın bölümleri tekrar yazılmak üzere yayından kaldırıldı***
