Genç adam, elindeki beyaz kupadan bir yudum alarak odaya giriş yaptı. Mavi kazağı ile uyum sağlayan kahve kafalı çocuğun azmini görünce başını umutsuzca iki yana sallamadan edemedi. Yine kağıtları karalıyor, yeni kitabı için leptop klavyesine işkence ediyordu.
Kahve saçlı genç, bir yazardı. Yaşı ise bir yazara göre fena sayılmazdı(?) Jeon Jungkook yirmi bir yaşında olmasına rağmen kitaplarını seven büyük bir kitleye sahipti. Ev arkadaşı ise onu fazlaca kıskanıyordu.
Min Yoongi, küçük yazarın en yakın arkadaşıydı. Bir odayı rahat etmesi için Jungkook'a sürpriz yaparak ofis haline getirmişti. Eh, ilham alması için bu ofisin çok daha farklı bir havası vardı. Ferah ve bol ışık alıyordu. Öyle ki, penceresinden güneşin batışını kolaylıkla izleyebilirsiniz. Pastel renkler ise en önemli noktaydı. Jeon Jungkook kendini en çok bu şekilde rahat ve huzurlu hissediyordu. Min Yoongi, onu fazlasıyla tanıyordu. Hatta kendini bile bu kadar tanıdığını sanmıyordu. Jungkook'u tanıdıktan sonra çok değişmişti. Mesela artık kahveden aşırı hoşlanıyordu.
Hayır, elinde tuttuğu kahve dolu kupadan değil. O, Jeon Jungkook'un saçlarına bağımlıydı. Günlük kafein ihtiyacını onun saçlarını okşayarak karşılardı.
Masaya yaslandı ve elindeki kupayı hemen yanına bıraktı. Hâlâ yazan genci görünce dikkatini çekebilmek adına boğazını temizledi.
"Merhaba hyung"
Büyük olan gülümsedi. Küçük yazar sevimli yüzüyle ona bakıyordu.
"Yorulmadın mı?"
Jeon Jungkook kısa bir süre bakışlarını ekrana çevirse de tekrar büyüğünün gözlerine baktı
"Ne fark eder? Yetiştirmeliyim..."
Bu çocuk cidden akıllanmayacaktı. Sürekli aktif bir yazar olarak kalmak istiyor olabilirdi. Fakat onun kitaplar dışında da bir hayatı olmalıydı. Yazmak yerine arada yaşamakta lazımdı. Leptop'ın kafasını aşağı indirip uyku moduna alınca Jungkook kaşlarını çattı
"Bence bu kadar yeter, yüzünü unutacağım yoksa"
Jungkook gözlüklerini çıkarıp masaya koydu
"Hyung, bunu yapmandan hoşlanmıyorum"
"Benim de hoşlanmadığım şeyler var Jeon Jungkook,"
"Neden biraz ekran dışındaki hayatına odaklanmıyorsun?"
Jungkook hayal kırıklığı ile ona baktı
"Bunun için yazıyorum?"
Demek istediği yaşamak için bir işe ve bir gelire ihtiyaç olmasıydı. Fakat bu bahanenin farkındaydı büyük olan
"Her zaman yanındayım, onca yıl bir kez olsun eğlence merkezine gittiğini, arkadaşlarınla dağıttığını, aşık olup biriyle çıktığını görmedim. Kendine neden bunu yapıyorsun? Aşk kitapları bile okumuyorsun"
"Yazıyorum. Saydığın her şeyi yazdım hyung"
Yoongi hayretle ona baktı. Yaslandığı yerden ağır adımlarla kalkıp yanına gitti küçük olanın. Elini yanağına yerleştirmişti. Hafifçe okşuyordu başparmağıyla.
"Oturduğun yerden kendini hırpalıyorsun. Iyi şeyler yaşamadın ve hikayelerinde bunu gizleyen kelimelerle okuyan herkesten yardım diliyorsun. Kimse anlamı-"
"Belki bir gün anlarlar..."
Yoongi'nin sol gözünden istemsiz bir yaş süzüldü yanağına doğru
"Anlamayacaklar. Üzgünüm, elimde olsa her birini uyandırırım. Seni anlatırım... Hayal kırıklığına uğramanı istemiyorum artık, bir de her şeye rağmen o insanlara minnettarlık duyuyorsun"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Atıştırmalık Oneshotlar |YoonKook ✓
FanficAtıştırmalık Oneshot isteyen herkesi 'tanıtım' bölümüne çağırıyorum <- <- <- <- <- <- <- Ana karakterler: Yoongi ve Jungkook Yan karakterler: Vmin, Namjin, Hoseok+Yugyeom -2019 & 2020-