Tamam, işte geldim. Nerede kalmıştık? Hah, hatırladım. En son Ediz şaşkınlıktan küçük dilini yutmuştu 😃 O zaman kaldığımız yerden devam ediyorum. Multide; Melis kız var.
Hepinize iyi okumalar...Ediz'in dudaklarına kondurduğum uzun ama sadece öpücükten sonra geri çekildiğime bana gözlerini kırpıştırarak bakarken gülerek dudağındaki kırmızı ruju silip "Ruj bulaşmış." dedim. Bunu hiç umursamadan şaşkınlıkla "S-sen az önce ne dedin?" diye sorduğunda sahneyi daha fazla meşgul etmemek için onu elinden tutarak sahneden indirdim. Yaptığım itirafın ardından şaşkınlığını üstünden atamamış olacak ki sahibinin peşine takılan küçük bir köpek gibi benimle sahneden indiğinde onu bizim masaya çekeledim ama beni durdurarak kendine çevirdi ve "Melis." dedi.
Sahneye çıkması için tanımadığım birinin adı okunurken ona dönerek "Efendim?" diye sordum. Bana doğru bir adım atıp iki elimi de tuttuktan sonra yutkunup "Sen, az önce dediğinde ciddi miydin?" diye sorunca yanaklarım kızarsa da gülümseyerek başımı sallayıp ondan gözlerimi kaçırarak "Sana bu kadar aşık olmasam seni nasıl affedebileyim? Bunun başka bir açıklaması yok." diye konuştum. Ediz bir süre sessiz kaldıktan sona bir elini çeneme koyup gözlerine bakmamı sağladı ve "Kaza geçirdiğin gün, bana aşkın varlığını kanıtlayacağını söylemiştin hatırlıyor musun?" diye sordu. Kalbimin atışı Ediz'in bu dediğiyle düzensizleşmeye başlarken hatırladığımı belli edercesine yavaşça başımı salladım. Heyecanımı fark etmiş olacak ki benim bu halime gülümsedi ve iki elini belimde kenetledikten sonra kulağıma uzanarak "Sanırım dediğini yaptım pantercik, hem beni kendine aşık ederek." diye fısıldadı. Duyduğum şeyle gözlerim birden büyürken arkada çalan yabancı şarkı birden anlamsız bir uğultuya dönüştü. Vücudumdan kan çekilmişti sanki o an. Beynim dediklerini bir türlü idrak edemiyordu. Sanırım şaşırıp kalma sırası bendeydi.
Ediz uzaklaşmasa da hafifçe geri çekilip yüzüme baktığında dişlerini göstererek güldü ve çenemi yukarı doğru ittirip "Ağzını kapa güzelim." dedi. Sanki onun bu dediği beni kendime getirirken ağzımı kapatarak hayretle güldüm ve Ediz'i hızla kendime çekip gülerek sıkı sıkı sarıldım. O da benim gülüşüme eşlik ederken komik bir sesle "Sanırım ölüyorum." dediğinde gülerek ondan uzaklaştım ve "S-sen ciddisin değil mi?" diye sordum. Hala bu durumu kabullenemiyordum.
Aynı az önce benim yaptığım gibi gülümseyerek başını salladığında ben de gülerek bu sefer boyununa atladım ve o da gülerek beni etrafında döndürürken neşeyle çığlık attım. En sonunda ayaklarım yere bastığın sırıtarak kolunu omzuma attı ve beni masaya yönlendirdi. Beraber bu sefer yan yana masamıza geçtiğimizde hemen solumda kalan Buket çığlık atarak bana sarılırken onun üstüne de aynı şekilde Eda sarıldı. Ben gülerek ikisine de kollarımı uzatıp yetişmeye çalışırken Egemen de Ediz'e elini uzatırken Ediz sırıttı ve erkeklere özgü bir şekilde tokalaştılar. Aslında daha çok el çakışmış gibi bir şey olmuşlardı. Bunu nasıl açıklayacağımı bilmiyordum ama Egemen'in yüzüne bakılırsa bu duruma çok sevinmişti.
Doğukan da gülümseyerek bana göz kırparken ben de gülerek ona öpücük attım ve o an masada birinin yokluğu gözüme çarptı. Tam kaşlarımı kaldırarak "Kerem nerede?" diye sormuştum ki sahneden o öldürücü darbeyi yedim.
"Çaldığın o kalbi, yerine koy lütfen
Eğer hislerinden, pek emin değilsen
Aradığın aşksa en güzelinden
O zaman başka
Açarım kapıları hazırım dünden."Gözlerimi büyüterek, komik bir sesle sahnede şarkıyı söyleyen Kerem'e baktıktan sonra kulaklarımı tıkayarak başımı Ediz'in göğsüne gömdüm ve "Allah'ım lütfen Kerem'i eve giderken almayalım. Tanımıyormuş ayağına yatarız." dedim. Masadakiler bana gülerken Buket de yüzünü buruşturarak Kerem'e baktı ve "Artık ilk işim senden ayrılmak Kerem." dedi. Buna da güldüğümüzde barda Kerem'in sesi yükseldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YETİMHANE 3
Teen FictionEllerimi, sanki içinde bir şey saklıyormuşum gibi tuttuktan sonra gözlerimi kapattım ve kısa bir süre sonra tekrar aralayıp ellerimi açarak göğe doğru üfledim. Ediz meraklı bir sesle "Ne yapıyorsun?" diye sorduğunda gülümseyerek yıldızlara bakıp ar...