"Her zaman arkanızda bir iz bırakırsınız."
Emir yaralanalı 1 ay oldu, 2 ay oldu... İyileşti, her şey yoluna girmişti, öyle sanıyorduk. Adamlar adayı basana kadar, bizi hala nasıl bulduklarını bilmiyoruz. Herkes iş yapmak için dağılmıştı normalde biz (Mete ile ben) balık tutmak için Emir'in teknesinin olduğu yeri seçerdik fakat o gün Mete değişiklik için beni diğer tarafa götürdü, İrem de bizimle geldi. Zaten Emre ve Ceren'i biliyorsunuz. Meyve toplarlar, hep ormanda olurlar.
O gün akşam eve geldiğimizde küçük bir çığlık duyduk Mete ile, İrem bizden önce gitmişti eve ateşi yakacaktı. Ceren arkamızdan seslendi "Pışt! Gelin buraya! Çabuk!" yanına gittik Ceren'in. Emre de içerideymiş, ben tabii çıldırıcam, ne oldu ne sorun var anlamıyorum. Ceren adamların teknesini gösterdi, ne istediklerini o da bilmiyordu, biz bir plan yapmalıydık, Mete'de büyük boy ağ vardı. Plan şuydu. Ben eve çıkacaktım, Mete beni çıkartacaktı sonuçta küçüğüm, Ceren dikkat dağıtmak için sahile inip bağıracaktı ben de adamlar dışarı çıkınca ağı atıcaktım.
Alın size yeni atasözü "Bir ağda 2 aptal!" neyse... Şaka bir yana plan işe yaradı. Adamları ağaç sarmaşıklarıyla bağladık, İrem ve Emre içeriden çıktı korkmuşlardı... Adamları tekneye koyup gönderdik. Dalgalar onları nereye götürmüştür acaba... bilmiyoruz. 10 dakika geçti Emir evdeydi ve ağlıyordu. Korkmuştu... İrem ve Emre 10 dakika önce eve geldikleri için pek olayı anlamamışlardı.
Emir biz eve girince dışarı çıktı, akşam geç saatlerde yanına gittim, morali bozuktu. O evde neler olduysa artık! Emir'e sordum "Neler oldu orada!?" diye, cevap verirken utanıyordu "Ailem... onları ben bilerek bıraktım, babam, annemi sürekli şiddete maruz bırakırdı. Dayanamıyordum! Evet... dayanamadım. Okulum vardı, ailemin parası vardı, güzel bir odam vardı. Ama mutsuzdum! Ben de 14 yaşımda kendimi denize attım, ölmek için değil gitmek için!" çok şaşırmıştım ama elimden tek gelen "İyi ki gitmişsin ama o adamlar neydi?" Emir bekledi biraz... aya baktı. Yıldızlara baktı sonra gözlerime baktı ve "Babamın adamları. Bunca zaman aramadı şimdi arayası tuttu adamın! Asla sizi bırakmam, asla!" Emir'i her gün daha çok seviyordum.
O adamları bir daha görmedik ara sorunlar bitmedi. Emir bazen sabahlıyordu. Sabahladığı zamanlar bazen yanına giderdim yalnız hissetmesin isterdim. Neden sabahlıyordu hala anlamamıştım, uykusu mu yoktu, yoksa yine geleceklerinden mi korkuyordu? Bence kesinlikle geleceklerinden korkuyordu, Emir'i kaybetmek çok koyardı...
Bir zaman geçti sanırım 1 hafta, Emre'nin doğum günü yaklaşıyordu... Ona iyi bir hediye düşündüm, Emir ile şehire gitmeyi planlıyordum. Parayı nasıl buluyorduk derseniz, Emir şehire gidince bazen artan meyveleri ve balıkları satar. Fazla paramız yok ama mutluyuz...
Şimdiki hedefimiz Emre'nin doğum günü!