Durudan
Artık dayanamıyorum rüzgara karşı sevgim gün geçtikçe artıyor ama bunu ablama yapamam ablamın yaşatıkları çok ağır onun yanında olmalıyım ama rüzgar olan sevgimden dolayı hiç kimseyle ilgilenmez oldum güneş bile bu hallerimden şikayetçi en sonunda dayanamayan güneş konuşmaya başladı.
"Eee yeter be duru okuldan sonra git söyle rüzgarı sevdiğini niye böyle içine atıyorsun."
"Yapamam güneş ablam rüzgarın abisinden çok yara aldı rüzgara karşı olan sevgimi öğrenirse yıkılır " dedim.
"Bence sen çok fazla abartıyorsun derin abla bu duruma kızacak biri değil hem bakarsın en çok o sevinir bu duruma."
"Gerçekten sevinir mi bu duruma güneş" diye sordum.
"Sevinir tabi rüzgar demir abi gibi değil çok iyi bir insan hem derin abla demir abiyle evlendiğinde en çok yardım eden rüzgar olmadı mı ?"
"Evet en çok rüzgar yardım etti halada yardım ediyor" dedim.
"Bak işte rüzgar bu sayede derin ablanın gözüne girmiştir sen şimdi derin ablaya rüzgarı sevdiğini söylersen o sana birşey demez hatta sana yardımcı olur sen yeter ki bu durumu derin ablaya aç" dedi.
"Şimdi olmaz güneş biliyorsun durumu demir eniştemle ablam evlendikleri günden beri hep kavga ediyorlar biraz daha zaman lazım" dedim.
"Bu konuda haklısın derin abla bir türlü mutlu olamıyor zavallı Bartu hep ortada kalıyor bu duruma bir çözüm bulunmalı."
"Rüzgar bir çözüm bulmuş geçen mert abiyle konuşurlarken duydum rüzgar babaannesini getirecekmiş demir abi bir tek onu dinlermiş" dedim.
"Vaay duru hanım kapı dinler olmuşuz hayırdır."
"Amaan güneş sadece kapıların önünden geçerken duydum abartma kanka" dedim.
Güneş tam birşey diyecekken hoca geldi güneş sonra görüşücez bakışı attı.
Sonra teneffüs zilinin çalmasıyla eşyalarımız toplayıp sınıftan çıktık.
Okul çıkışına doğru yöneltik okul kapısının önünde mert abi bekliyordu güneş mert abiyi görmesiyle kendine çeki düzen verdi.
Ben ona hayırdır bakış attım oda omuz silkti.
Mert abinin yanına gittik ve ben konuşmaya başladım.
"Hayırdır mert abi niye geldin biz gelirdik"dedim.
"Duru ablan küçük bir kaza geçirdi sizi onun yanına gotürmem gerekiyor"dedi.
"Nasıl ne olmuş şimdi iyi mi bir şeyi yok değil mi" diye peş peşe sorular sordum.
"Hayır kötü birşeyi yok sadece sizi hemen görmek istedi küçük beyde gelsin hemen gidelim" dedi.
"Tamam mert abi güneş istersen sende gelebilirsin" diyerek güneşe soru yönelttim.
"Tabiki gelicem kızım derin abla benimde ablam sayılır" dedi.
"Bende tamam o zaman Bartu gelsin hep birlikte eve geçeriz"dedim.
O sırada bartu kızgın bir şekilde gelip hiç konuşmadan arabaya geçti bizde arabaya geçtik araba hareketlendiğinde onla konuşmaya çalıştım.
"Ne oldu teyzem niye sinirlisin" dedim.
"Yok birşey teyze"dedi.
Bende uzatmak istemedim uzatırsam dahada sinirlenebilir.
Hem aklımda ablamda acaba ona ne oldu inşallah birşey yoktur.
Bir saat sonra eve geldik ben hemen arabada inip eve girdim.
Ablamların odasına çıktım kapıyı çalıp içeri girdim ablam yatakta uzanmış bir şekilde tavanı izliyordu.
Hemen yanına gidip oturdum.
"Abla ne oldu sana böyle kim yaptı bunu" derken bir yandanda yara olan yüzünü okşadım ablam konuşmaya başladı.
"Kimse birşey yapmadı duru yerler kaygandın düştüm düşerken elimdeki tepsi yüzüme geldi"dedi.
"Abla niye dikkat etmiyorsun ya sana birşey olsaydı biz bartuyla ne yapardık" dedim.
"Bartu nerde duru"dedi.
Tam konuşucakken bartu gelip ablama sarıldı.
"Anne sana birşey oldu diye çok korktum"diyerek ağlamaya başladı.
Bende ortam düzeltsin diye bartuyla biraz uğraştım.
"Ne o Bartu bey siniriniz sadece bana mı" dedim.
"Ne oldu oğlum gene neye sinirlendin"diyerek sordu ablam.
"Anne Mert bugün bana neden kardeşimin olmadığını sordu benim niye kardeşim yok bende kardeş istiyorum"dedi.
Ablamla ben bartuya şok geçirmiş gibi baktık ikimizde ne diyeceğimizi bilemedik ama tek bildiğim bu konun beni aştığı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yaralı Geçmiş
Ficção AdolescenteGenç bir kadın gençliğinde bir iddia sonuçu hayatı kararıyor. hayatından sadece kız kardeşi ve oğlu var bu hikayede zor süreçler geçiriyor.