-Yalkın-
Sözlerini bilmediğim yabancı bir şarkı mırıldanarak mutfakta kendi kendime bir şeyler yapıyordum.
Ablam mutfağa girip bana baktı. Kollarını birbirine bağlayıp buzdolabına yaslanmış bedene bakıp gülümsedim ve tekrar kaldığım yerden devam etmeyr başladım.
"Ne bu hazırlık? Sen kolay kolay mutfağa girmezsin?"
"Hiç öyle tatlı yapıyorum."
"Trileçe mi? Sen trileçe yapıyorsan bunun anlamı Etem'in gelecek olması değil mi?"
"Vay canına! tam bir Sherlock'sun."
"Eh, doğrudur."
Tatlıyı dolaba koyup gülümsedim. Ablam sinsice sırıtıp bana baktı ve kaşlarını aşağı yukarı indirdi. Neyi ima etmeye çalıştığını bildiğim için gözlerimi devirdim.
"Hayır abla. Erkeklerden hoşlanmıyorum. Etem'i ve beni shiplemeyi keser misin? Hem erkeklerden hoşlanıyor olsam bile Etem'e asla bakmam onu arkadaşım olarak görüyorum. O şekilde düşünemem bile."
Kapıda duran Etem'i gördüğümde şaşırmıştım. Söylediklerimi duymuş olmalıydı.
Aramızda tuhaf bir bakışma geçmişti. Sanki gözleri bir şeyler anlatmak istiyor gibiydi. Ya anlayacak kadar akıllı değildim ya da anlamamazlıktan gelmek için elimden geleni yapıyordum. Sessizlik canımı sıkmaya başlayınca konuştum.
"Hoş geldin."
"Hoş buldum."
Ablam gülümseyerek Etem'in yanına gitti. Saçlarını karıştırıp gülümsedi.
"O zaman Etem benimdir."
Etem onu itmeye çalışsa da ablam çoktan ona yapışmıştı. Çocukluğumuzdan beri onunla uğraşmayı seviyordu.
"Abla 34 yaşındasın biraz büyük değil misin sence de Etem için?"
"Aşkın yaşı yoktur. Değil mi Etem'cim."
Etem'in yanaklarını sıkıp dudaklarını büzdü. Bebekmiş gibi davranıyordu ve Etem bundan pek hoşlanmıyordu. Etem gözlerime baktığında 'kurtar beni' demek istediğini anlamamanız imkansızdı.
"Abla sen Deniz'e baksana biraz bilgisayara gömülmüş yine hem de senin bilgisayarın. Bilgiaayarının geçmişinde slime videoları görmek ister misin gerçekten."
Deniz en küçük kardeşimizdi ve 11 yaşındaydı. 3 kardeştik ve ben ortanca olandım. Ablam Etem'i bırakıp hızla salona koştu. Ne zaman büyüyecekti hiç bilmiyordum. Tanrı aşkına 34 yaşındaki insan böyle mi davranırdı?
"Hayatımı kurtardın sanırım."
Dedi etem yanaklarını ovuştururken. Gülümseyip ben de saçlarını karıştırmaya başladım.
"Hayır ablamın yaptıklarını ben yapmak için yolladım onu."
"Ya Yalkın."
Gülüp geri çekildim. Arada bir bizim eve gelirdi. Babam dışında evdeki herkes onu seviyor ve aileden bir parça sayıyordu.
Babam da bir şekilde eşcinsel olduğunu öğenmiş, bu yüzden başta uzak durmamı söylese de onu dinlemeyeceğimi ve Etem'den uzak duramayacağımı anladığında pes etmişti.
"Odama gidelim mi?"
"Trileçe yaptın değil mi?"
Dedi gözleri parlarken gülümseyip kafamı olumlu anlamda salladım.
"Bu gece kalacaksın değil mi?"
"Yani müsaitsen."
"Bebeğim senin için her zaman müsaitim biliyorsun."
Gülümseyip kafasını yere eğdi. Sonunda odama gitriğimizde beraber bir film izlemiş, oyun oynamış ve sohbet etmiştik.
Artık yatma saati geldiğinde Etem'in her zaman bizde giydiği pijamalarını ona verdim. Yere yatak hazırlayıp kendimi yere attım.
"Yalkın."
"Ne var?"
"Yerde yatmana gerek var mı cidden bu yatak yeterince büyük beraber uyuyalım."
"Geçen beraber uyuduğumuzda ne olduğunu hatırlıyorsun."
"Kazaydı o. Hem sana olmuyor mu hiç?"
"Yaa Etem hadi ama hem böyle daha rahat hava da sıcak."
"İyi tamam."
Gözlerimi kapatıp uykuya dalmayı denedim ama sadece denemiştim. Bir türlü uyuyamıyordum. Gözlerimi tavana dikip öylece izlemeye başladığımda yanımdan bir burun çekme sesi gelmişti.
"Etem"
Bir ses gelmediğinde kafamı kaldırıp ona baktım ama yüzü diğer tarafa dönüktü. Ayağa kalkıp yüzünün olduğu tarafa gittim.
"Neden uyku taklidi yapıyorsun?"
"Çünkü neden ağladığımı sormanı istemiyorum?"
"Ağladın mı?"
Gülmeyle karışık ağlama benzeri bir ses çıkartıp kafasını iki yana salladı.
"Ben bir bad boyum bad boylar ağlamaz."
"Nedenini anlatmak istemiyorsan sormam. Şey istersen yukarı çıkalım mı?"
En sevdiğimiz şeylerden biri de gece herkes uyuduktan sonra sessizce apartmanın terasına çıkıp yıldızları seyretmekti.
Gülümseyip yataktan indi ve gözlerini sildi. Onun ağlaması biraz içimi acıtmıştı. Terasa çıktığımızda yere oturduk.
Ben kafamı duvara yaslarken o da omzuma yaslamıştı. Gözümü kapatıp Etem'le karışık havayı içime çektim.
Nedenini bilmediğim şekilde huzursuz ve kötü hissediyordum. Sanki onu üzen benmişim gibi...
--
Hay gays
Nasılsınız ne düşünüyorsunuz?
🐜💗💜💙
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dolandırıcı(Gay)
Короткий рассказAv6: Gerçekten beni o kadar aptal mı sandın? Av6: Belki de seni dolandıran aslında benimdir ;) 19.05.19