Yb geldi!!! Oy ve yorum yaparak destek vermeyi unutmayın! Öptüm kib by! Yazar kaçar.
Uyku tutmadı bu gece de. Yine geldi gülüşün aklıma.
-P.Y.-Medya Poyraz Yelkenci!!!
Bir yanda kaybettiklerimiz, bir yanda da kaybedeceklerimizle yaşıyoruz bu hayatı. Dün umutlarımı, bugün mutluluğumu derken şimdi bile zamanımı kaybettim.
Bir gün gelecek ve ben bu kaybettiklerim için çok pişman olacağım. Keşke ile başlayan bir cümle kuracağım. Sonu gelmeyen bir cümle... Sıraladığım şeyler o yaşıma kadar yaptığım pişmanlıklarım olacak. O an anlayacağım keşke için çok geç kaldığımı.
O gün iyi ki de diyeceğim. İyi ki ile başlayın bir cümle kuracağım. Sonu gelmeyen bir cümle... Sıraladığım şeyler o yaşıma kadar yaptığım mutluluğum olacak. İyi ki dediklerim ile gurur duyacağım.
Keşkeler ve iyi kiler bunlar beni ben yapanlar aslında. O gün kaç yaşında olursam olayım o yaşımın tarifi yaptığım keşkeler ve iyi kilerdir. Pişman olduklarım ve gurur duyduklarım bunlar beni ben yapanlar.
Sabah yine aynı senaryoyla başladım günüme. Alarmıma küfürle eşlik ederek, İkinci dünya savaşında subay gibi olan saçımı başımı düzelterek, annemi korkutarak, Berkay'ı kaldırma girişimimle, kahvaltıdan hiç ayrılmak istemeyerek, lanet okul forması ile hazırlanarak, ve beni bırakıp giden Berkay'a küfür ederek başladım günüme.
Okula bugün de yürüyordum. Alıştım galiba böyle bir hoş. Kulağımda beni rahatlatan bir müzik ile şehrin kargaşasına katılıyorum ben de. İş telaşındakiler, uykusunu atamayan öğrenciler ... Hepsi de günün onlara ne sunacağından bir haber yaşıyorlar.
Aşk yok olmaksa şimdiden yar ben yokum yok zaten... Ne de güzel demiş Mabel Matiz. Her şarkısında beni alıp götüren bir sanatçı. Onun adını verdiğim müzik listem bitince başka bir şarkı listesine geçtim. Selena Gomez - Good for you. Bu kadına ayrı bir sempatim var. Sesi, ruhu... Her şeyi beni benden alıyor. Evet doğru ben de bir Selenatorum.
Good for you bitip Same old love başladığında biri omzuma dokundu. Şaşkınlıkla arkamı dönüp dokunan baktım. Ne ? Anıl?
Şarkıyı durdurup kulaklığımı da çıkartıp tekrar ona döndüm.
"Şarkını da böldüm özür dilerim." Evet öyle olmuştu ama sorun değildi o günden sonra ne yaptığını çok merak ediyordum. Yüzündeki yaralar hala çok kötüydü. Yine içim bir garip oldu. Ayhh.
"Yok sorun değil. Eee nasılsın? Yaraların... Acıyor mu?" Merakımın kusuruna bakma Anıl. Siyah kot pantolonu ve yine siyah bol t-shirtü ile gözüme hoş gelse de sorry tipim değilsin.
"Hayır acımıyor. Asıl sen nasılsın?" Diyip tüm içtenliği ile gülümsedi.
Yahu sen gülümsesen ne olur ki? Tüm karizmayi Poyraz yemiş resmen. Hadi yine iyi kötü bir şeyin vardı ama senin üstünden Poyraz geçmiş.
"Ben de iyiyim. Okul yolu işte..." derin bir nefes aldı. Büyük bir şeyler geliyor galiba.
"O gün..." diyip yürümeye başladık. "Senin sayende kurtuldum. Çok teşekkür ederim. Seni güneş ile kavga ederken görmüştüm."söylediğine ikimiz de güldük.
"Güneş ile bir sıkıntım var galiba. Ne zaman bir derdim olsun ona kızıyorum." Yine güldük ve o konuşmaya devam etti.
"Telefonunu kullanmıştım aradığım kişiyi iki kere aramıştım ve açmamıştım bana üç uğurlu sayım demesydin belki nereye gideceğimi bile bilemiyecektim. Galiba artık benim de üç uğurlu sayım." Kısa gülüş bıraktım konuşmasına. Sözleri beni o güne götürdü.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kelebeğin Kanadında
Teen Fiction"Hop ! Ne yapıyorsun sen ya! Güpegündüz hırsızlık bu yaptığın! Çabuk bırak bisikletimi. Vallahi hırsız var diye bağırırım." Karşımdaki genç bana nefes nefese bakıyordu. "Ya ben polisim ve aracınıza ihtiyacım var. Çabuk ver. Gelicekler şimdi. " "Ge...