SAHNE

15 0 0
                                    

İki gün hızlı ve yorucu bir tempoyla çalıştık ve bugün sahne günüydü! Bugün müzik dinletisi vardı! Ne giyeceğim korkusuyla dolabımı açtım ve giyecek hiç birşey bulamadım.Bugün alışverişe çıkmam lazımdı ama ben kolay kolay karar veremezdim.Böyle alışverişlere annemle giderdik.Şimdi ne yapacağım ben? Scott'u aradım.

"Giyecek doğru düzgün hic birseyim yok napacağım ben?!"

"Hey sakin ol.Ama bu konuda benden yardım bekleme.İyi bir alışveriş partneri değilimdir.Ama poşet taşıma işinde gayet harikayım."

Tek umudum Scottı.

"Benden değil ama Mercyden yardım bekleyebilirsin."

"Anlamadım?"dedim

"Kız kardeşim.Bahsetmiştim.O seninle gelebilir.Ben de gelip poşetleri taşırım hı ne dersin?"

"Olur deriiim"

"Saat 2de arabayla seni alırız evin nerde ?"

Çok güzel evi nasıl tarif edecektim ? Telefonu babama verdim ve o tarif etti.

Hazırlandım.Scott gelmişti. Mercy arabadan indi.Esmerdi kocaman bal rengi gözleri ve upuzun simsiyah dümdüz saçları vardı.Scott ile hiç benzemiyorlardı.Garipsemiştim.

"Selam Angela ben Mercy.Abim güzel bir kız olduğunu söylemişti ama bu kadar olduğunu tahmin etmemiştim." Utandım.Kumral,170 boylarında,ela gözlü bir kızım.Abartılacak kadar güzel olduğumu düşünmüyorum ama tabii ki hoşuma gitmişti.Abisi gibi o da samimiydi.Scott etrafı inceliyormuş gibi yaptı.

Kasabadan biraz uzakta bir mağazaya geldik.İki üç elbise denedikten sonra kırmızı uzun bir elbiseye karar verdim.

Scott"Çok yakışmış"dedi

Mercy "Fıstık gibi oldun fıstık!!" Diyince hepimiz gülmeye başladık.Elbiseyi aldık arabaya doğru gidiyorduk.Telefonuma bir mesaj geldi"Selam Angela!Müzik dinletisi kasabadan çıktıktan sonra 5 km ilerdeki tek ve büyük konferans salonunda yapılacak.Kasabaya göre gayet ihtişamlı bir yer! Ve sana küçük bir sürprizimiz var.Akşam görüşürüz."

Kasabada ihtişamlı salon? Ve -miz derken eric ve kim?

Eve gidip hazırlandım.Babam çok şık olmuştu.Bugün annemin yanımda olmasını gerçekten çok isterdim.Telefonumu elime aldım ve "Bugün şarkı söyleyeceğim.Keşke yanımda olsaydın"yazdım.Annemi özlemiştim.Böyle benden uzak kalacağını hiç tahmin etmezdim.Gözüm doldu ama babam anlamış olacak ki arkamdan sarılıp beni öptü.

Arabamıza binip salona gittik.

Burası inanılmazdı!

Müzik hocam beni gördü ve sahneye doğru götürdü. Işıklar gözümü alıyordu.Ben hala inanamıyordum! İki günde böyle bir şey imkansız! Sadece bir piyano olacak sanmıştım ama bir orkestra vardı!

Eric geldi.

"İki günde bu orkestranın olması imkansız"dedim.

"İki günde değil bu parçayı aylardır çalışıyoruz.Bu yüzden sana bu parça olsun dedim"dedi.

"Sürpriz buydu demek! Bayıldım"dedim.

Eric gülümseyip gitti.

Sahnede asıl piyano çok ayrı bir yerde duruyordu.

Sıra bana gelmişti.Sahneye çıkıp şarkımı söyleyecektim.

Sahneye çıktım etrafıma baktım.Babam,Scott ve Mercy en önde oturuyordu. Başlayacaktık ama bir eksik vardı.Piyanonun başında kimse yoktu. Biraz bekledik ve takım elbise içinde biri geldi.Piyanonun başına geçti.Bana bakıp gülümsedi.

Bu Eric değildi bu bu MATT!

Şarkıya başladık ve ben havalara uçuyordum.Lütfen inmeyim burdan.Sabah kadar söyleyeyim.İlk defa böyle bir şey yaşıyordum ve inanılmazdı.

Sadece piyano sesini duyuyordum.Orkestra susmuş sadece piyano çalıyordu sanki.Hisli yavaş dokunuşlarla.

Şarkı bitti.Büyü de bitti. Sahneden büyük alkışlarla indim ve babama sarıldım.Kutlamaların ardından eve gidecektik ki Matt'i gördüm.Yanına gittim "Fena değildin"dedim.

Gülümsedi.

"Sen ve piyano?"

"Çok mu uyumsuzuz?"

"Birazcık"

Babam bekliyordu.

"Neyse görüşürüz" dedim

"Görüşürüz Angela"dedi

Ben hala olanlara inanamıyorum ! Her şey bu kadar güzel olabilir miydi?

İMZAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin