Bir kadına her ne olursa olsun vurulmamalıdıydı. İşte bu yüzden derin bir nefes alarak sakinleşmeye çalıştım. Cebime soktuğum ellerim kendiliğinden yumruk olmuş vaziyette bekliyordu ve ben sadece onun o tahammül edilemez sesini dinliyordum. Çünkü bir kadına vurulmaz! "Lütfen beni affet. "diyerek yalvarışları sadece gözümdeki değerini daha hızlı bir şekilde düşürüyor ve ben yalnızca izliyorum. Çünkü sakin kalmalı ve karşımda genç bir kız olduğunu bilerek beklemeliydim. Üstelik! kayan yıldızları izlemeyi severim...
Ağlıyordu... Şu an onun karşısında eski ben olsaydı yanaklarının ıslatan göyaşlarını öperek siler ve bir tebessüm için her türlü salaklığı yapardım ama artık eski benden geriye kırıntı bile kalmamıştı.
Yalvarışlarının ne kadar çaresiz olduğunu ve onu küçük düşürdüğünü bilmiyor muydu? Yoksa kabul mü etmiyordu? Ya da sadece kendi haricinde kimseyi önemsemediği için ne yaptığını henüz idrak edemeyen bir aptaldır... Ama artık hangisi olursa olsun fark etmez... Çünkü gözümde değerini yitirmiş ve gökyüzümden kaymıştı bir kere. Artık söylediklerine cevap vermek bile gelmiyordu içimden... Sesine tahammülüm kalmamıştı bir kere. Onu öylece bırakıp gitmek istedim. Bir kez olsun bunu yapanın ben olmasını istedim. Bir adım geri çekildim. Kolumu tuttu sıkı sıkıya. Yüzüme bakan düşmanca gözleri içimi ezip daraltıyordu. Başımı yere eğdim onu görmemek için.çünkü artık bakışları bile Midemi bulandırıyordu.
Onunla konuşmak, söylediklerine bir cevap vermek istemiyordum. Zaman kaybıydı... Ama anlamıyordu. Ben de konuştum. Tek kelime! Gayet açık ve nettim. "Bitti" Ama o anlamamakta ısrarcıydı. Ya da egosuna yediremediği için karşı çıktı. "Beni bırakabileceğini sana kim söyledi. Sen ve ben okulun en gözde iki öğrencisiyiz. Hem fiziksel olarak hem de notlar bakımından."
Derin bir nefes alarak bakış açısına küfrettim. "Amına koduğumun insanlarının ne dedikleri ya da ne düşündükleri umrumda değil. Sen de bu saatten sonra umrumda değilsin. Beni o yağmurlu gecede tek başıma bırakıp koluna taktığın o abin yaşındaki adamla gitmeyecektin. Senin gibi bir kızın değil sevgilisi sınıf arkadaşı bile olmak istemiyorum. Okulumu değiştireceğim. Müdür ile konuşuldu okul ayarlandı ve ailem ile ben de hızla hazırlanıyoruz. Beni rahat bırak" Kolumu hızla çektim. Bir kaç adım daha gerileyerek yüzüne baktım. Kızarmış gözleri ve kurumakta olan göz yaşları... Sonra bir daha bakmamak üzere arkamı döndüm ona ve ileri doğru attığım adımlarımı hızlandırdım.
Bu okula da elveda deme vakti gelmişti demek. İçim ferah olduğu için hiç bir pişmanlık duymuyordum ve bu beni daha da mutlu hissettiriyordu. İşte şimdi gerçek bir insan oldum sanırım... Özgür bir insan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sessiz arayış
Teen FictionSessizlik her zaman bir kabulluniş biçimi olamaz... Bazen beklerken de susabilir insan. Ne kadar zaman olduğunu bilmesede...