Ne de sıklaştı ölüm haberleri ...
Benim bu umursamazlığım nedendir
Ölüme dair?
Ne çok hevesli insanlar bugünlerde,
Toprakla ilgili nutuklar söylemeye...Ölünecek, ölünecek elbet...
Biri mezar kazarken, biri dam aktarırken,
Kimi maden ocağında, kimi ana kucağında,
Kimi şehit düşüp gidecek,
Kimi bilmem nasıl can verecek,
Şu vatanım toprağında...Ölünecek, elbet ölünecek!
Ya kadındır sürünecek,
Ya çocuktur ciğersiz bir savaşta heba edilecek,
Ya adamdır - tulumuyla, çekiciyle,
Keseriyle, demiriyle, çivisiyle,
Kazmasıyla, pulluğuyla, küreğiyle,
Üniformasıyla, kara tahtasıyla, cüppesiyle- sefalet çektirilecek,
Ya alkışlar ve tezahüratlar arasından
Pişkince sırıtan,
Pabucunun cilasına toz değmemiş bir zat-ı muhterem geçecek,
Ama elbet gelecek, zâhir,
Her canlının ömrüne ahir!Ne çok sıklaştı ölüm haberleri,
Ne de çok nutuklar atılır oldu
Ölüme dair...
Ancak bu mesele, dirinin meselesidir,
Sağ olanın mücadelesidir!
Ve şimdilerde bana düşen;
Karşıma kim çıkarsa ölümü musavvir,
O kadar aldırmadan ve umutla,
Kuşları dinleyip, ışıl ışıl gelecek türküleri söylemek,
Yaşama dair...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAĞBANIN SON SÖZÜ
Thơ caCân ü ten oldukça benden derd ü dâğ eksük degül Çıhsa cân hâk olsa ten ni cân gerek ni ten bana Dûd ü ahkerdür bana serv ile gül ey bâğbân N'eylerem ben gülşeni gülşen sana külhan bana FUZULÎ