--Emredersiniz efendim.
* * *
Deniz feneri bulmak için nefeslerini iyice tuttular. Çıkıp yakınlarındaki bir deniz fenerini parçaladıktan sonra hayalet gibi bir gardiyan gözlerinin önüne çıkıverdi. Korkudan sünger odasına kaçtılar.
--O da neydi.
--Bunu bir yerde okumuştum. Tapınağın en tepesinde yaşlı bir gardiyan bulunurmuş. Hepsinden daha büyük, rengi beyaza yakın bir canavar. Tapınağına zarar vermek isteyen maceracıları madenci yorgunluğu diye bir büyüyle lanetlermiş. İnsanların bir süreliğine blok kırmasını engellermiş.
--Peki deniz fenerlerini nasıl toplayacağız ?
--Küçük gardiyanları öldürerek deniz feneri yapacak malzemeyi bulabiliriz ama önce biraz dinlenelim.
* * *
Batık zombi, insan varlığını sezmiş, küçük adaya ayaklarını basmıştı. Mark horlaya horlaya uyurken yakınındaki dedeye doğru yürümeye başladı. Dedenin gözü görmüyor, görse bile bilinci hiçbir şeye yanıt vermiyordu.
Zombi ona vurmaya başladığında bile tepkisiz kaldı.
--Sonra denerim, birkaç gün sonra, o zaman hazır olurum.
* * *
İki kardeş kırdıkları süngerleri ısıtıp odayı tamamen sudan arındırdılar. Odanın girişini de kapıyla kapattılar. Fırın, çalışma masası, sandık derken odayı iyice sığınak haline getirmişlerdi. Arada bir kapıyı açıyor, yakınlarda gardiyan varsa çubuk ile öldürüyorlardı. Dört tane deniz feneri yapabilmek için çok fazla gardiyan öldürmeleri gerekiyordu.
Güvenli bir şekilde öldürebildikleri kadar gardiyan öldürdüler ama başka gardiyan oraya, odanın yakınlarına gelmiyordu. İnsanların varlığından habersiz merkeze yakın odalarda yaşıyorlardı. Onları kendi yakınlarına çekemezlerdi. Gardiyanlar diğer canavarlara kıyasla utangaç ve daha temkinli davranıyordu. Körü körüne düşmanını takip etmezdi. O yüzden kardeşler güvenli kuru odayı terk edip yapının tehlikeli yerlerine girmek zorundaydı.
Nefeslerini dikkatli kullanmaları gerektiğini bilmelerine rağmen, ilk denemelerinde boğulma tehlikesi yaşadılar. Nefeslerinin yettiği yerde bir tane bile gardiyan kalmamıştı. Gardiyanlardan elde etmeleri gereken en az yedi eşya vardı. Görevlerinin sonuna bu kadar yaklaşmışken bırakmak, geri dönmek çok anlamsız geliyordu.
Çözüm olarak tapınaktan bir süreliğine çıkmaya madenci yorgunluk laneti üzerlerinden kalktıktan sonra dalıp sünger odasın merkeze doğru yol açmaya karar verdiler. Yüzeye çıkıp lanetin geçmesini beklediler.
--Hazır yüzeye çıkmışken diğerlerini kontrol edelim. Sorun yoksa bile Mark'ı korkuturuz.
Devam Edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİNECRAFT ÜÇ KARDEŞ 3: KARANLIĞIN YÜKSELİŞİ
Hành động*BİTTİ* Kendi dünyalarına ulaşan üç kardeşi bu sefer ne bekliyor. O kükreme neydi, portala ne olmuştu, dedeleri neredeydi ve daha fazlası bu serinin 3. kitabında. Herobrine'ı farklı şekilde ele alan bir kitap.