''Gelme, istemiyorum artık...''
Bölüm şarkısı:Cem Özkan-Dön bana
Elime verilen dosyalarla yanağımı şişirip sesle bıraktım. Sabahtan beri bu dosyalarla uğraşıyordum. Neden derseniz yılsonunda rahatlamak için ve ve ve yeni bir ev için.
Ailemin zengin olmasına rağmen hiçbirşeye sahip değilim bu biraz sinirime gitsede itiraz etmemeye çalışıyorum. Ailenin tek kızı olarak daha fazla ilgi görmem gerekirken, abim-Emir- ve küçük kardeşim-Burak- benden daha çok ilgi görüyor.
Çalışma masama gelip oturduktan sonra çantadan siyah tokamı alıp saçlarımı dağınık topuz yaptım.
Hemen yanımda duran telefonuma bakıp ağzımı bi beş santim açtım.
Saat.
20.56.
Dosyaları çekmeceye koyup odadan çıktım. Işıkların birden sönmesiyle irkildim. Hemen telefonumun yardımcı ışığını açıp merdivenlere yöneldim. Ya nerdeyse İstanbul'un en büyük Holding'indeyim- ama ışıklar sönüyor.
Hemde bu Holding'in sahibinin kızıyım. Kimsede mi yardım etmez?!...
Telefonumu tekrardan elimle iyice kavrayıp aşağı katlara yöneldim.
Kimseden de ses çıkmıyorki ÇILDIRCAM!
''Öykü hanım?''
Arkadan gelen sesle Allah'a milyonlarca kez dualarımı gönderdim.
Hah yaşasın Doruk beyfendi gelmiş.
''Doruk? Sorun ne, neden jeneretörler çalışmıyor.?''
Yanıma yaklaşıp elimi tutup yanımızdaki koridora yönlendirdi. Ne olduğunu sormak için elimi elinden çekip;
''Nereye gidiyoruz?! Ve hemen şu jeneratörleri çalıştır.!''
Yine cevap vermeden kolumdan tuttu.
Ben 'Bırak' dedikçe daha da sıkıyordu. Sonunda bir odaya girmemle gözlerimin kocaman açılması bir oldu. Öldü sandığım sevgilim karşımdaydı...
Çantamı yere atıp ''K kaan?''
Kollarını açıp ''Öykü, sevgilim.''
Gülümsüyordu. Onca şeye rağmen sadece gülümsüyordu. O'na tekrardan dönemezdim ki...
Öldüğünü zannediyorken karşımdaydı.
Gözyaşlarımı silip odadan koşarak çıktım. Bu arada ışıklar açıktı.
Koridorun sonunda karşıma geçip durdurdu.
Yüzümü kavrayıp derin bi nefes aldı.
''Öykü, benden kaçma. Biliyorum suçluyum. Seni bırakıp gittim. Sen beni öldü sanıyorken. Ben yaşıyordum. Ama beni affet ben sensiz yapamam. Tam dokuz aydır senin özleminle yanıyorum. Ne kadar acı biliyor musun? Seni uzaktan izlemek, başkasına aşık olursun korkusuyla yaşamak......
Ben senden ayrı geçen her gün öldüm..''
Karşımda çaresizce duruyordu. Şimdi sarılsam her şey geçerdi. Mutlu mesut yaşardık. Ben onun hasret kaldığım kollarının arasına girerdim.
Ama olmaz. Ben O'nun acısıyla ölürken O beni uzaktan izliyordu.
Gözlerimi kapatıp açıp ilk ve son kez konuştum.
''Senden nefret ediyorum. Hayatımı çalıp sonrada beni bırakıp gittiğin için senden nefret ediyorum.
Biliyor musun? Seni odada gördüğümde hiç bir şey hissetmedim. Aslında hissettim, sadece bir duygu. Onuda tahmin etmek zor olmaz. Dur sen aklını yorma ben söyliyeyim. Nefret. Hani dedinya birine aşık olmandan korkuyorum diye. Bencede korkmalısın. Çünkü kalbim artık başka birinin.''
Son söylediğim cümleye ben bile inanamıştım.
Bu hikeyeye büyük bir istekle başladım. Oy ve yorum yaparsanız. Daha kolay yazabilirim.
OKUYAN HERKESE TEŞEKKÜR EDERİM.İYİ Kİ VARSINIZ.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Öykü
FanfictionÖzlemek yeter mi ki insana? Ya da sevmek? Kalbinin sesini dinlermisin ki? Üzülme,geçmez dediğin şeylerin hepsi geçmiyor mu? -...ZAYN MALIK FANFIC...-