Geri dönmesini dilese de o çoktan gitmişti.
Mark gittiği için yaptıkları işi yarım bırakamazlardı. Dede için bir kayık yaptıktan sonra tapınağa geri döndüler. Dedenin kollarından tutarak onu sünger odasına taşıdılar. Hızlı olmaları gerekiyordu. Duvarı kırıp ilerleyebildikleri kadar ileri kırdılar. Üç duvarı kırıp tapınağın merkezine geldiklerinde o hayalet gardiyanı görüp lanetlediler. Tapınağın merkezinde en az sekiz gardiyan vardı. Girdikleri anda lazerler onları yok ederdi.
Luke çubuğuyla kendini savunuyordu ama iki atıştan sonra çubuk parçalandı. Kendilerini riske atmak istemediklerinden gardiyanların onlara gelmesini beklediler. Gardiyanların onlara yanaşması birkaç gün almıştı ama sonunda ihtiyacı olan parçaları elde ettiler.
Bu maceradan sağ kurtulmuşlardı. Sırada witherı öldürmek vardı. Bunun için witherı oluşturmak oluşturmak için de üç wither iskelet kafası gerekiyordu. Nether'a gidip uzun süre savaşmaları gerekiyordu ama Mark olmadan bunu ne kadar başarabilirlerdi. Yakınlara nether portalı yapmaktansa daha önce köye yaptıkları portala gitmeye karar verdiler. Geldikleri köyün yerini düşünerek yola koyuldular.
--Acaba Mark şimdi nerededir?
--Kötü düşünmek istemiyorum ama tek başına hiç iyi bir durumda değildir.
--Belki iyi bir yere saklanmış ve güvendedir.
--Ama yemek bulması için dışarı çıkması gerek. Dışarıda şarjlı creeperlar, uçan canavarlar, sinirli endermenler var. Biz bile bu kampı kurmak için çok zorlandık.
--Hayatta olsun yeter. Adını anmaktan çekindiği için devamını yazarak gösterdi. "Herobrine'ı yok edip her şeyi yoluna koyacağız."
Bir gün Luke bir gün Johnson nöbet tutuyor, daha güvende oldukları ağaç tepelerinde kamp kurup yollarına devam ediyorlardı. Kara ağaçların olduğu bir biyoma geldiklerinde sadece ağaç tepelerinde gezer oldular. Karşılarına dev gibi bir malikane çıktı. Kendi evlerinin büyük olduğunu düşünen kardeşler bu malikaneyi görünce uzun süre ağızlarını kapatamadı.
--Vay bunu kim yapmış?
--Çok zengin biri olmalı.
--Yoksa bu onu evi mi?
--Umalım ki onun olmasın. Bizi görürse anında ölürüz.
--İçeride gri tenli köylüler var. Onları nasıl değiştirdiyse biri baltayla geziyor.
--Çok kızgın görünüyorlar. Korumaları galiba.
--En iyisi buraya yanaşmadan yolumuza devam edelim.
Devam Edecek...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİNECRAFT ÜÇ KARDEŞ 3: KARANLIĞIN YÜKSELİŞİ
Azione*BİTTİ* Kendi dünyalarına ulaşan üç kardeşi bu sefer ne bekliyor. O kükreme neydi, portala ne olmuştu, dedeleri neredeydi ve daha fazlası bu serinin 3. kitabında. Herobrine'ı farklı şekilde ele alan bir kitap.