25; saffron

3.7K 354 60
                                    



billie eilish - six feet under.

Söze, Lev Tolstoy'un şu sözleriyle başlamak istiyorum; Nasıl kafa sayısı kadar düşünce varsa, kalp sayısı kadar da sevgi çeşidi vardır.

Geçen rus edebiyatı dersinde okuduğum cümlesinden sonra bende nasıl etki bıraktığını çok iyi anladım ve birkaç gündür durmadan adamın bütün hayatını araştırdım. Daha çok söz okudum, hepsinde aklıma tek bir kişi geldi ve hiç çıkmadı.

Beni kendine aşık ediyorsun, demiştim ya hani sana. Aslında o zamandan sonra çok şey değişti.

Beni kendine aşık ettin.

Hüzünlü bir melodinin ortasındaymış gibi hissediyorum kendimi. Sanki bir gün benim notalarım bitecekti ve arka fonda şarkımın aptal ritmi çalıp duracaktı ama hiç kimse şarkının sözlerini söyleyemeyecekti.

Senin, bir ömür bu ritmi boğukta olsa, duyma ihtimalin beni tümüyle bitiriyordu. Sadece bir ihtimaldi ama eğer olur da, gerçekten gidecek olursam arkamda sadece hüzünlü bir melodi bırakacağımdan korkuyordum.

Sana, mum ışığında Ay'a mektup yazdıracak bir melodi bırakacağımdan korkuyordum.

Umarım sana hüzünlü bir şarkı yazdıracak kadar acı bir anı olmam.

"Hei düş yakamdan!" Hoseok çıldırmış bir şekilde saçlarını yolarak bu tarafa doğru koştuğunda, biz Sera'yla okulun kafeteryasında oturmuş, buraya taraf gelen iki hırçın dananın gösterisini izliyorduk.

"Yine mi bu ikisi ve aptal tartışmaları?" diye bıkkınca sordu Sera ve kafasını iki yana sallayarak önüne döndü.

"Ama lütfen Oppa!" Hei şirinlik yaparak, sesini inceltmiş bir şekilde Hoseok'a yapışmaya devam ediyordu.

Hoseok masaya vardığı gibi sandalyeye oturdu ve kafasını Sera'nın deri ceketine gömerek, yüzünü Hei'den saklamaya çalıştı. Ama sadece çalıştı.

Çünkü şu anki görüntüsü kasaptan sadece kafasını saklamayı başaran ve bütün bir kıçı gözler önünde olan bir koyunu anımsatıyordu.

"Oppa!" diye mızmızlanarak Hoseok'un kolundan tuttuğu gibi onu Sera'nın korumasından çıkardı. "Sadece bir numara. Bu kadar zor olmamalı. Lütfen."

Hoseok sıkıntılı bir nefes aldı. Çıkış yolu kalmamıştı.

"Hei," diye alnını ovarak konuştu. "Sabahtan beri kaç kez söyledim bilmiyorum ama Jin'in sevgilisi var."

Hei ayağa kalktı ve kollarını göğüsünde birleştirerek güçlü ve seksi kadın imajını çizdi. Kızınca hep böyle yapardı. Sarı saçlarını eliyle savurarak topukla ayakkabısını birkaç kez hafifçe yere vurdu.

"Sen aklının yerine belden aşağıdaki organını kullanan şahs, sence bu Hei Jungso için bir sorun olabilir mi? Bu anlamsız bir detay bile değil." Bakışlarını kafeteryada gezdirdi. Sonra ölümcül bakışları Hoseok'u buldu tekrardan.

"Bana dişiliğimi kullandırtma Oppa!"

Tehlikeli bir şekilde dudakları yukarı doğru kıvrıldı. "Emin ol, şimdiye kadar istediğim her şeye sahip oldum."

"Korkuyorum," Hoseok yüzünü tekrardan Sera'nın karnına gömmeye çalıştığında Sera onu saçlarından tuttuğu gibi kaldırdı ve Hei'nin üzerine fırlattı.

all bright wonders like taehyungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin