Face To Face /Texting

0.8

Yoongi: Ne?

Yoongi: Neyden bahsediyorsun sen?

Jungkook: Kampın sekizinci günüydü.

Jungkook: O gün herkes içmek istediği için ateş başına bir sürü içki yığılmıştı.

Jungkook: Herkes deli gibi içiyordu, buna sende dahil.

Jungkook: Alkolden fazla hoşlanmadığım için iki bira içmiştim.

Jungkook: Bir kaç saat sonra herkes olduğu yere sızmıştı neredeyse ve sen hala içmeye devam ediyordun.

Jungkook: Ama en baştaki eğlenceli tavrın yoktu, başını eğmiştin ve sadece içiyordun.

Jungkook: Oradan odaya gitmek için kalktım ve açıkçası umurumda değildin.

Jungkook:Daha sonra neden bilmiyorum seni de kaldırdım odaya götürmek için.

Jungkook: Hiç bir şey demedin ve çok zor yürüyordun.

Jungkook: Ben de seni kucağıma aldım. Odaya gitmemiz bir kaç dakika almıştı zaten.

Jungkook: Seni yatağına bırakacağım zaman gitme dedin ve birden hüngür hüngür ağlamaya başladın.

Jungkook: Bir kaç gün gördüğüm adamla karşımda küçülmüş ağlayan adamın  aynı insan olduğuna inanamadın.

Jungkook: Kampa gelmeden önce annenin ölüm yıl dönümüymüş.

Jungkook: Soylu bir aileden geliyormuşsun fakat annen ve baban evlenmeden bir ilişkiye girmişler ve annen sana hamile kalmış.

Jungkook: Baban bu durumdan dolayı annenle evlenmiş ama seni hiç bir zaman çocuğu olarak görmemiş. Hep bir hata olarak bakmış sana.

Jungkook: 15 yaşında baban ölmüş, 18 yaşında da anneni kaybetmişsin.

Jungkook: Senin tabirinle bok gibi bir çocukluk geçirmişsin ama annen sana hem anne hem baba olmaya çalışmış.

Jungkook: Reşit olmadığın için şirketi amcan devralmış.

Jungkook: O seni kendi öz oğlu gibi seviyormuş. Sen şirketin başına geçene kadar senin için orada kalacağını söylemiş sana.

Jungkook: Kısacası o gün bana her şeyi ağlayarak anlattın.

Jungkook: Dinledim seni Yoongi, kaç saat konuştun bilmiyorum ama saçlarını okşayarak seni dinledim.

Jungkook: O gün bana bakışların, sokuluşun aklımdan çıkmıyor.

Jungkook: En önemlisi de seni dinlediğim için teşekkür etmen ve dudaklarımı kendi dudaklarınla mühürlemendi.

Jungkook: Ondan sonra zaten kalbimi ellerine verdim.

Jungkook:Ama sen her şeyi unuttun ve o kalbi kendi ellerinle ezdin.

Görüldü.