Son derse girmemeyi tercih ettim ve çardakta kitap okumaya karar verdim. Aras'ı son konuşmamızdan bu yana hiç görmemiştim, yaklaşık 1 haftadır okula gelmiyordu ve onu gerçekten merak etmeye başladım. Düşüncelerden kurtulup kitabımı okumaya çalıştığımda ise aklımda durmadan Aras geliyordu, bana ne oluyordu böyle? Okula gelmeme sebebini çok merak ediyorum başımı kaldırdığım anda karşımda Duran belirdi, hafiften uzamış saçları önüne düşerken kahverengi gözleri bana üzgün ama sert bir ifade ile bakıyordu.
"Derse niye girmedin?"
"Neden soruyorsun?"
"Soruma soru ile cevap verme Defne." Bana ilk defa Defne diyordu ve bu kızdığı anlamına geliyordu ama onun kadar bende kızgındım.
"Bana emir mi veriyorsun?"
"Diyelim ki verdim ne olacak sevdiceğine gidip bana emir verdi diye ağlayacak mısın?" Ne, ne bir dakika sevdiceğim mi, ne alaka?
"Ne saçmalıyorsun?"
"Yoksa Aras'ı 1 hafta da unuttun mu? Dert etme başka birisini bulursun sen." Bu sefer ağır konuşmuştu. Aras'la çıktığımı iddia etmiş sonra onunla ayrılıp başka birini arama derdim olduğunu söylemişti.
"Nasıl böyle bir şey düşünürsün Duran sen gerçekten böyle mi düşünüyorsun?" Gerçekten çok şaşırmıştım Duran'dan bunu beklemiyordum bana en kötü zamanlarımda yardım etmişti üstelik aşk konusuna ne kadar uzak kaldığımı da biliyordu, ne kadar üzüldüğümü.
"Evet."
"Evet, mi? Ciddi misin? Sen nasıl böyle düşünebilirsin beni hiç mi tanımadın?" Elimde ki kitabı bırakıp ayağa kalktım ve onun tam önünde durdum.
"Tanıdığımı sanıyormuşum sen aşk hakkında herkese gösteriş yaptın yok acı çektim, yok aşka inanmıyorum, yok ben bir daha âşık olmam dedin bunların hepsi yalandı hepsi ama hepsi bizi kandırdın Defne sen çok bencil bir insansın." Duran'ın söyledikleri üst üste şoklar geçirmemi sağlıyordu.
"Gösteriş, bencil, yalan demek beni bu kelimelerle tanımlıyorsun ama yanlış yapıyorsun bende bunca yıl beni anladığını hep yanımda olacağını sandım meğer ne kadar safmışım nasıl da kanmışım ona kandığım gibi. Söylesene şimdi ondan ne farkın kaldı? Onun bana yaptıkları ile senin yaptıklarının farkı ne? Söyle."
"Beni onunla bir tutma ben o değilim, biz âşık olmadık, terk etmedim, kaçmadım beni ona benzetme." İşaret parmağımı göğüs kısmına doğru tuttum ve cümlelerimi öfke ile dışa vurdum, bu öfkenin içi hüzünle doluydu. "Ona da güvenmiştim sana da, ona da kanmıştım sana da, o da beni bıraktı sende, belki fiilen gitmedin ama şu halimize bak resmen gittin benden. Bak aslında ne kadar çok ortak yönünüz varmış dimi?"
"Bunu sen seçtin neden mi çünkü sen kırılmayı, terk edilmeyi, bırakılmayı hak ediyorsun. Evet, doğru bende olsam bende giderdim böyle bencil ve yalancı biri ile kalmaktansa giderdim bence çok doğru bir şey yapmış seninle kalmak ölümden beter olurdu. Ona hak veriyorum hem de çok çünkü sen bunu hak ediyorsun." Hak ediyordum öyle mi? Bunu nasıl söylerdi. Babamdan daha ağır sözleri duymuştum ama bu kadar fazla acıtmamıştı canımı özellikle Duran'ın bana bunu demesi kırıcıydı hem de fazlaca. Gözlerim dolmuştu ağlamak üzereydim.
"Teşekkür ederim." Sadece buydu evet sade bir teşekkür. Gözlerimden akan yaşları sildim ve önümde durmasını bir engel olarak görmeden omzuna çarpıp çardaktan çıktım. Ne yapacağımı bilmiyordum, okulun arka bahçesinde ki kapıdan çıkmayı düşündüm o tarafta güvenlik olmadığı için okuldan rahatça çıkabilirdim. Hemen arka bahçeye doğru koştum, ağlarken her yer çok bulanık görünüyordu, hep olduğu gibi. En son dayanamayıp bahçenin ortasında durdum, öylece kaldım Duran'ın son söyledikleri beni çok üzmüştü. Şu an o kadar kötüydüm ki ölene kadar ağlamak istiyordum. Yavaşça kapıya giderken kitabımı almadığımı fark ettim geri döndüğüm anda kolumda bir el hissettim bedenimi o tarafa çevirdiğim anda Aras'ı gördüm bana o kadar güzel bakıyordu ki o bakışları ile kendimi anneme sarılırken hissettiğim huzur ve güveni veriyordu. Çok yorgun görünüyordu benim gibi. Saçlarını kendi haline bırakmıştı siyah t-shirt giymişti ve altına siyah bir pantolon. Kötü görünüyordu bir şey olmuştu. Ela gözlerini yüzümde gezdirdi bense sadece gözlerine takılı kalmıştım elini yanağımdan akan gözyaşlarıma götürdü hafifçe sildi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANLIĞIMDAKİ SEN
Romance"Benim içim fazlasıyla karanlıktı,geçmişimden kalan siyahlar vardı. Ama onun geçmişin acılarına rağmen kalan beyazları vardı. Onun içi fazlasıyla aydınlıktı karanlığımdaki aydınlıktı. Peki ya onun ışığı benim karanlığımı aydınlatmaya yeter miydi?" ...