(Taehyung)
Arkama hyunglara dönünce bir süre kendime sövme gereksimi duymadan onlar bana sövmeye başladılar;
"Salak"
"Aptal"
"Mal"
"Gerizekalı"
"Öküz"
"Katıksız Öküz"
"Kaba hyung"
"Üff tamam yeter"
J-hope hyungun sesiyle tekrar onlara döndüm.
"O kadar kaba konuşmanı gerektirecek durum yoktu. Çeneni kapasaydın şu an varmıştık."
"Telefon konuşmasını duyduktan sonra kıza sinir oldum. Sesini değiştirerek devam ettim''ay aşkım sana çocuk yap diyen ben miyim. Sinir. Hem durağı sung deuk hyunga sorarız . ''
.
.
.
.
.
.
.
(Mira)
Metrodan bir hışımla çıkıp eczane aramaya başladım. Yeni iyileşmeye başlayan bileğimin üstüne koskaca bavul düştü ve şuan ağrıdan zar zor yürüyorum.
Gördüğüm en yakın eczaneye kendimi attım ve bandaj istedim. Eczacı kısa süre aradıktan sonra bulunca ben de ödeme yapmak için kasaya gittim;
"Borcum ne kadar"
Bu kadar basit bir soru. Hayır nerenle dinliyorsun ki. Ne dese beğenirsin.
"Gözleriniz ve gamzeniz birbiriyle yarışıyor sizi daha çok güzelleştirmek için"
"Kardeşim siz bugün anlaştınızda bana sırayla mı geliyorsunuz manyadı mı herkes yoksa sorun bende mi? Ver şu bandajı al şu da paran"Allah' ım sabır beni neyle sınıyorsun. Artık ablamın yanına gitmeliyim bana doğurucam doğurucam diyor ama ben biliyorum daha dün doğdu yeğenim. Eniştem yanlışlıkla ağzından kaçırınca söz verdim söylemiyeceğime.
.
.
.
.
Hastane odasının kapısı tıklatıp içeri girdim. Ablam kucağındaki küçük melekle ilgileniyordu. Hemen gidip yanına sarıldım sıkıca. Özlemişim.
"Napıyor bakalım çiçeği burnunda güzel anne, yeğenim nasıl? Niye öyle bakıyorsun? "
"Nasıl ya bu kadar mı? Hiç şaşırmadın"Salak Mira ahanda pot kırdın. Topla arkanı..
"Ta-tahmin ettim sadece. Telefonda sesin olabileceğinden daha sakındi"
"Demi yaa enişten gayet iyi dedi ama emin ola- o elindeki eczane poşeti ne?"
"Hiç bandaj. Salağın biri yüzünden bileğime bavul düştü.İyi akıl ettin sarsam iyi olacak. Eniştem nerde? "
"Çalıştığı şirketten birkaç kişi gelicekmiş onları almaya gitti."
"Küstüm bak beni almıyor ama"
"Sen yine mi makyaj yapmadın?"
"Ne alaka şimdi"
"Kızım sap kalıcan bu gidişle unut artık herkes aynı değil. Biraz çekiciliğine çekicilik kat"Sadece göz devirdim. Bugün üç oldu üç. Size ne benim özel hayatımdan. Sabır Allah'ım.
Sadece
Sabır
"Nereye daldın telefonun çalıyor"
Gözümün önünde sallana ellerle kendime geldim. Bandajı iyice sabitledikten çantama uzanıp telefonumu aradım.
Jisoo arkadaşım Burak ile evlenicekti Tanıştığım zamandan beri yakın arkadaşız ve Türkiye' de bizim adetlerle evleneceğini ve herkesi Kore'den buraya getireceğini söylüyordu.
Telefonu açıp konuştum. Düğünü varmış bana da uğraşlar sonucunda ulaşmış ve şimdi düğüne çağırıyor hem de bu akşam. Ben de gelemem dedim. Ama yine de adres gönderdi. Tebrik edip kapattım.
"Ne olmuş"
"Evleniyormuş akşam , gidemem dedim."
"Neden uzun zaman sonra arkadaşlarını görürsün"
"Seni böyle bırakıyım mı"
"Evet enişten burda hatta onun misafirlerini de al. Enişten ile romantik zaman geçiririz"
"Abla beni uğ-raş-tır-ma"Kapının açılmasıyla gördüğüm şeyle doğru düzgün konuşamadım bile. Onların burda ne işi var. Şu an sinirleniyorum. Hatta sinirlendim bile.
"Seni idol bozuntusu, gıcık şey ne işin var"
Beni görür görmez gözleri mümkün olabilecek en iyi şekilde açıldı.
"Asıl senin ne işin var bizi mi takip ediyorsun."
Arkadan bi arkadaşı da konuşmaya dahil oldu.
"Biraz mantıklı konuş Tae o bizden önce buradaydı"
"Haklısın Hyung. Bizim burda ne işimiz var."
"Hyung salak ayağına mı yatıyorsun"Allah'ım sanırım şunlardan kurtulmanın en iyi yolu sanırım düğüne gitmek.
"Abla düşündüm de en iyisi ben gidiyim."
"Mira bu gençleri de al. Burda bana emanet etti PD-nim. Burda en güvendiğim kişi sensin al gezdir onları"
"Enişte" diye bağırdım.Yanıma yaklaştı ve kulağıma eğildi.
"Sana bir ev bulmuştum kaçırmak istemezsin değilmi"
Gözlerimi olabildiğince açıp hızla kafa salladım.
"Iııı"
"Güzel sana emanetler. Farklı şeyler göster onlara sıkılmasınlar"Kafamı olumlu anlamda hızlıca salladım.
Allah'ım yardım et bana ne günah işledim ben...
Napıcam şimdi..
.
.
.
.
.
.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gökyüzü ๛ KTH
Fanfic" Biri sana uçabilmek için kanatlarını nasıl kullanacağını öğretir. Uçmaya onunla devam edersin. Ama sonra etrafına bir bakarsın ki kanatlarını senden koparıp gitmiş. İşte o zaman sen hızla yere çakılırsın, ve kendini düşmekten kurtaramazsın. " Başl...