Saat neredeyse gecenin 2' si. Ben de uyku tutmayınca yazayım dedim.
Umarım beğenirsiniz.
Diğer bölümle ilgili spoi vereyim mi? Bölüm sonunda belki yazmışumdır. Sonuna kadar okuyun 😏
Hatalarım olduysa kusuruma bakmayın.
Keyifli okumalar🧡
Oturduğum banktan salladığım ayaklarımı toplayıp bağdaş kurdum. Ne kadar kırgın da olsa kalbim; attığı mesajla yine onun için atmaya başlamıştı hızla. Bana aşık olduğunu söylemişti. Bana aşık olmuştu.
Telefonun ekranındaki mesajı tekrar okuyup kalbimin üzerine yerleştirdim telefonu. Gülümsüyordum ve bunu durduramıyordum. Mutluluk her hücreme hücum ederken, savunmasız kalan hücrelerim savaşamamış; kendilerini mutluluğa teslim etmişlerdi.
Havaya bakıp yaşaran gözlerimi ovuşturdum. Ağlıyor muydum, bilmiyorum?
Telefonumun titremesiyle tekrar açtım mesaj kutusunu. En son mesajına cevap verememiştim. Ne diyeceğimi bilmediğimden yazıp yazıp silmiştim sürekli. En sonunda da vazgeçmiştim. Atmamıştım bir şey.
portakallıkek: Sen böyle gülüyorsun ya
portakallıkek: Seni nasıl öpmek istiyorum bir bilsen
portakallıkek: Yanına gelip öpsem mi seni?
Gülümseyip hızlıca cevap verdim. Yüzümü nasıl güldüreceğini iyi biliyordu.
rima: Burda mısın?
rima: Git
rima: İstemiyorum seni
Hala gülümsüyordum ve eğer burdaysa beni böyle görmesini istemezdim. Bu yüzden yüzümü düşürmeye çalıştım. Ama olmamıştı. Gülümsüyordum ve durduramıyordum bunu.
portakallıkek: Değilim
portakallıkek: Senin için özelleşmiş gözlerim sayesinde
portakallıkek: Nerede olursan ol seni görebiliyorum
rima: Yalancı
rima: Burdasın
portakallıkek: Gerçekten değilim
portakallıkek: Bu arada
portakallıkek: Sana aşığım demiş miydin daha önce?
portakallıkek: Sana baya aşığım ben ya
Telefonumu yanıbaşıma koyup karnımı tuttum. Ne zaman yuttuğumu bilmediğim kelebekler içimde bir yerlerde kanatlarını çırpmaya başlamışlardı.
Telefonum tekrar titreyince elime alıp mesajını açtım hemen.
portakallıkek: Aşığım sana
Kalbimin hızına yetişemeyip derin bir nefes aldıktan sonra telefonu cebime attım ve oturduğum banktan kalktım. Kendimi hazırladıktan sonra koşmaya başladım. Sağ tarafa dönüp ana caddenin yanındaki kaldırımda koşmaya başladığımda bir taraftan da arkama dönüp bakıyordum. Eğer parktaysa gerçekten peşimden geleceğini düşünmüştüm. Bir süre daha koştuktan sonra arkamda kimsenin olmadığını görünce adımlarımı yavaşlatıp soluklanmaya çalıştım. Bir elimi belime yerleştirip diğer elimle koşarken düşüp; kulaklarımın üşümesine sebep olan kapşonumu düzelttim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
portakallı kek •texting
Truyện Ngắnportakallıkek: Ben bayılıyorum aslında keke bakma öyle dediğime portakallıkek: Portakallı olacak ama portakallıkek: Bir de turuncu saçları olmalı tabii portakallıkek: Güneşte parladığında saçları; güneş bile onu kıskanıp karartmak isteyecek etrafı p...