Lacituvert

bölüm'2

"Hadi Aydan ya valla şimdiye gitmiştik, tatilimizi yapıp dönmüştük hatta."

Burcu'nun sabahtan beri söylenmelerine karşın Buğrada onu başıyla onaylayınca iyice çileden çıkmıştım.

Yok yani keyfimizden bekletmiyoruz, demekki hala hazırlanamamaşız. Tam teşkilat gitmek istiyorum belkide, olamaz mı yani?

Bir kerede anlayış gösterseler ölürler.

İkisinede elimle ok işareti yaptıktan sonra sırt çantamı tekrar kontrol ettim.

Aradığım ve aramadığım her şeyin içinde olduğundan emin olduktan sonra bizimkilere döndüm"hazırım artık gidebiliriz." Buğra derin bi nefes alıp verdikten sonra eliyle kapıyı işaret etti. Önden benim gitmemi istiyordu, odadan çıktığımı tam anlamıyla onaylamak için...
Ay varoş .

"Selin neredeymiş?"Burcu telefonuyla bir şeyler yaparken bir yandan da bana cevap veriyordu."kapının önünde bekliyor." Nasıl kapının önünde bekliyordu ya? "Eve niye gelmemiş?"Burcu oflayarak bana dönüp "Ya canım kuzenim bizim evin önünde beklese bizim evde olurdu zaten kendi evlerinin önünde bekliyor. Sen niye bugün böylesin ya". Burcu' ya yan yan bakıp omuz silktikten sonra binadan çıktım.

Anlaşılan önce Selin'i alıp sonra tren garına gidecektik. Evet evet tren garı. Buradan trenle Adana'ya gideceğiz orada iki saat gezip sonra tekrar özel aracımız trenle, Mersin'e gideceğiz ve bir haftamızı orada geçireceğiz. Şimdiden heyecanlandım.

Buğra' nın koluna girip Selinlere doğru yol almaya başladığımızda Burcu'nun bizi beklemeden gitmesine şaşırmıştım. "Buğrişim."benden 23 santimcik uzun olan Buğra'ya başımı kaldırıp seslendiğimde o da yaptığım şeyin tersi şeklinde başını eğerek bana bakıp, cevap verdi."efendim baş belası?"

Ayağımı kaldırıp Burcu'ya doğru yöneltip"bu ne ayak ya? niye bizden ayrı ve önde gidiyor? " Sırtındaki çantanın dönen kulpunu düzeltiyordu, bu hali bile o kadar tatlıştı ki hala sevgili istememesine şaşırıyordum. " Ya valla dünden beridir instagram ve c2me den birilerini ekleyip duruyor. Mersin'e gittiğimizde, nereye gittiğimizi bilecekmişiz. Öyle dedi ."

Anlaşılan Burcucuğumuz hem hayatının aşkını arıyordu hem de Mersin'de nerelere nasıl gideceğimizi.

Ok işareti yapıp başımı aşağı yukarı sallayıp Buğra'ya tamam demiş oldum.

İlerde kendini belli etmek için var gücüyle bize, el sallayan Selin'e aynı şekilde el salladığımda az kalsın düşüyordum.
Buğra'nın anlık hamlesiyle kolumdan tutması yine işime yaramıştı. Hep böyle olurdu zaten. Ben bi anlık heyecanla birşey yapardım yaptığım şey büyük bi kazaya gitmeden Buğra'nın direkt hamleleriyle kurtulurdum .

Ahh canım Buğrişim benim. Ne çok işime yarıyorsun sen böyle.

Kendi kendime düşünüp dururken çoktan Selin'in yanındaydık. Yıllardır görüşmüyor gibi hepimiz ayrı ayrı sarıldıktan sonra Buğra her zaman yaptığı gibi ikisinin yanına, Selin'in kol çantasını da alıp boynuna takarak üçüncüsünüde koymuş oldu.

"Gençler sakın endişeye kapılmayın ben nereye gideceğimizi, nasıl gideceğimizi heepsini ayrıntısıyla öğrenmiş oldum. Sizin yapmanız gereken Burcu ablanızın dediklerine itaat etmek." Burcu kendini beğenmiş havasıyla tek kaşını kaldırıp saçlarını omuzunun sağ tarafından arkaya doğru hızlıca iteledikten sonra arkasını dönüp yürümeye başladı.

Taa ki tekeri dönen bavulun üstüne düşen Burcu ortaya çıkana kadar...

Biz kahkahalarla Burcu'ya gülüyorduk.

Selin çoktan yere oturmuş gülerek Burcu'ya birşeyler demeye çalışıyordu.
Buğra ise zor bela kendini durdurup boynundaki çantanın zincirinin onu boğmasından son anda kurtulmuştu.

Karnımı tutunca zor da olsa durabildim. Yoksa olduğum yere işeyecektim.

Bizden önce davranıp Burcu'yu ayağa kaldıran Buğra belli etmemeye çalışarak gülüyordu belli etse Burcu'nun, üzerine atlayacağını hepimiz çok iyi biliyorduk.

Canım arkadaşım üstüne atlayan panter Burcu'yla karşılaşmak istemiyordu.
HAKLIYDI.

Bavulunu da kaldırıp tekrardan yürümeye başladığımızda ağzımızı kapatıyorduk ziraa canımızdan olabilirdik.

---------

bölümlerimi kısa kısa yazıp çok bölüm atmayı düşünüyorum yani ne yazarken sıkılmak ne de okurken sıkılmak olsun umarım beğenirsiniiizzz
💜
14.08.19