Son 6 gündür kekremsi bir tatla uyanıyordum. Beşinci gün uyanık kalmayı denedim, iki kahve içtim, ama bir etkisi olmadı.
O günkü farklıydı, yine aynı tatla uyanmıştım ama karnım da ağrımaya başlamıştı. Uyandığımda dikkatimi çeken ilk şey üstümdeki bir kaç sinek oldu. Evi uzun zamandır temizlemediğim için gelmeleri normaldi. Ağzıma sinek kaçıyordu büyük ihtimalle ve ilk iş olarak evi temizleyerek onları göndermeliydim. Temizlik işini bitirdiğimde, genelde olduğundan daha fazla yorulduğumu fark ettim, ama stresin verdiği bir yan etki sanıp fazla umursamadım.
Altıncı gün korkunç bir karın ağrısıyla uyandım. Büyük ihtimalle midem eritmekte zorlanıyordu o iğrenç böcekleri. Böyle şeylerden çok çabuk etkilendiğim için doktora gittim. Sıra erkenden gelmişti, çekingen adımlarla içeri girdim ve olanları anlattım. "Şu sıralar aynı şikayetlerden o kadar fazla duyuyoruz ki" dedi gülümseyerek. "Korkacak bir şey yok ama yine de bir tahlil yapalım isterseniz." Başımı sallayarak onayladım ve kendimi serbest bıraktım kanım alınırken. 2 saat içinde sonuçlarımı gelip alabileceğimi söyledi ve hastanede kalmaya karar verdim. 2 saat dolduğunda hızlı adımlarla doktorun odasına tekrar yöneldim. Doktor yine gülümsedi ve "Tebrikler, hamilesiniz!" dedi. Bayılacak gibi olmuştum çünkü uzun zamandır ilişkiye girmediğimden emindim, sonuçlarda bir hata olabileceğini çünkü böyle bir şeye ihtimal vermediğimi belirttim ama gerçekti. "Dördüz sahibisiniz." dediğinde tansiyonum düştü, yere düştüm ve gözümü hastanede açtım.
Sıkıcı, beyaz ve steril bir hastane odasında, karnımda babasının kim olduğunu bile bilmediğim 4 bebekle yatıyordum. O kadar yorulmuştum ki direk uyudum. Gece, karnımdaki hareketler yüzünden uyandığımda yanımda bir not buldum. Kan kırmızısıyla yazılmıştı.
"İyi bir taşıyıcı ol. Sana yerleştirmek için fazla uğraştım."
