Pretty When I Cry || Dramione×Feltson AU

#16#

2 Months Later.

Emma: Hermione her zaman kendini çirkin bulan bir kızdı.

Emma: Asla kendini beğenmez, benliğinden nefret ettiğini söylerdi hep.

Emma: Ona her zaman bu konu hakkında fikri değişsin diye şakalar yapardım. Şakayla karışık o kendisinden nefret ederken aynı zamanda bana da hakaret ettiğini söylerdim. Çünkü yüzlerimiz tamamen aynıydı.

Emma: Güler geçer ve benim daha güzel olduğumu savunurdu. Ama biliyordum ki kendinden hâlâ çok tiksiniyordu.

Emma: Bu düşüncesi Draco'yu arkadaşı ile kendisi hakkında konuşurken duyunca daha da yükseldi.

Emma: Draco bahçesinde yanında bir kızla birlikte sohbet ederken kız merak edip yan komşusu olduğu için Hermione'yi sormuş. Draco da "Onu gördün mü? Tanrım çok çirkin. O saçlarını hiç taramıyor mu?" demiş gülerek.

Emma: Hermione bunu duyunca yıkılmıştı.

Emma: Ona o piçin dediklerini umursamamasını söylesem de bana,

Emma: "Benim saçlarım seninkiler kadar düz ve taze gözükmüyor Emi." dedi.

Emma: Bunu duyduğumda için öyle oyuldu ki tüm saçlarımı kökünden kopartmak istedim.

Emma: Eminim onun sesli mesajlarını dinlemişsindir. Sesi ne kadar kırılgan ve ufak çıkıyor değil mi?

Emma: Onu gören herkes 16-17 yaşında sanırdı. Halbuki ikimiz de 22 yaşındayız.

Emma: En azından ben hâlâ 22'yim...

Emma: Çok narin ve ufak tefekti. Utangaç olduğu için herkesle küçüklüğünden beri kısık sesle konuşmaktan doktoru onun ses tellerinin bir bölümünün işlevini kaybettiğini söylemişti. Bu yüzden asla bağıramıyordu.

Emma: Ki eminim sesi normal olsa bile kimseye bağırmaya kıyamazdı o.

Emma: Onu benden aldılar Tom.

Emma: Onu geri getirebilir misin?

Tom: Özür dilerim Emma.

Tom: Çok özür dilerim.

Emma: Özür dileme Tom.

Emma: Hiçbir sebebin ve hatan yok özür dilemek için.

Emma: Asıl kalbin kırıldığı için ben çok özür dilerim.

Emma: Peşimi bırakmanı sana ben söyledim ama,

Emma: Sanki sen de olmayınca bu dünyada yapayalnız kalmışım gibi hissediyorum Tom.