Bu kitaptaki bazı karakterler gerçek hayattaki kişilerden esinlenilmiştir.
Medya : Azra Duran
Azra 'nın ağzından...
Şevval 'in Ateş 'in kafasını ısırması ile başlayan kavgamız disiplin kurulunda bitmiş ve aileleri çağırtmaya kadar gitmişti. Sonuç belliydi bu sefer okuldan atılıyorduk. Zaten daha önce de birçok kavgaya karışmış fakat % si yüksek burslulardan olduğumuz için atılmamıştık. Şevval Papatya Irmak Oya Uzay ve Rana 'nın aileleri zaten oldukça zengindi fakat ben Anıl Yağmur ve Akın bursla girmiştik. Bizimde ailelerimizin durumu kötü değildi fakat zenginde değildik işte.
"Berrak hanım bu kaçıncı ama görmüyor musunuz? Onları okuldan atmaktan başka çare yok. Kaç kere uyardık. Bu çocukları görmüyor musunuz?" Deyip Ateş ve tayfasını gösterdi müdür ve derin bir iç çekti. "Burslarını iptal etmek zorundayız fakat diğerleri için son bir istisna yapabilirim." Diye de ekledi. Vay hain kurufasulye. Ay karnım acıkmış.
Uzay 'ın babası oturduğu deri koltuktan kalktı ve sesini hafif yükseltip, "Siz ne dediğinizin farkında mısınız acaba, bu çocuklar-" deyip ben Anıl Yağmur ve Akın 'ı gösterdi. "%95 bursla bu okulu kazandılar ve siz benim bir bok yapmayan oğlumu değil de bu çocukları mı okuldan atacaksınız?" Dediğinde Uzay 'ın babasının ne denli mükemmel bir adam olduğunu bir kez daha fark ettim. Uzay fısıldayark "Yuh be abi bu nedir ya. Benim babam benden çok size babalık yapıyor anasını satayım." Dediğinde gülecek gibi oldum ama son anda kendimi frenledim.
Müdür sus pus olmuştu. Utanmıştı şerefsiz. Utansındı tabii yaptığı adamlık değildi. Zaten kavgayı başlatan bizler değildik ve bize yapılan büyük bir adaletsizlikti. Lise sınavına girmemiş direk bu okulun bursluluk sınavına katılmıştık ve iptal edilirse okulun masraflarını karşılıyabiliecek bir aileye sahip değildik. Meslek liselerinden birine gidebilirdik ancak. Sınava katılmadığımız için ancak meslek liselerinden birine kabul edilirdik çünkü. Yağmur 'un abisi Yağız ayağa kalktı ve o da sesini yükselterek " Yaptığınız para gözlülükten başka bir şey değil. Bu öğrenciler işlettiğiniz boktan okuldaki en zeki öğrenciler ve okulun aylık masrafını karşılayamayacaklarını biliyorsunuz." Dedi. Sesi sonlara doğru çok yükselmişti bu yüzden derin bir nefes alıp devam etti. "Siz bursluluğu iptal etmeseniz bile ben kardeşimi bu okulda daha fazla okutmam."
Aslında Yağmur 'un abisi de oldukça zengindi ve okulun masraflarını karşılayabilirdi ama oldukça disiplinli ayrıca zeki biriydi ve bu olanlarda bizim de suçumuz olduğu için Yağmur 'u bu okulda okutmazdı. Zaten müdürün boktan biri olduğunu görmüştü ve bu en büyük sebepti."Bende oğlumu bu okulda okutmam. Bundan sonra nereyi hak ediyorsa oraya gidecek." Dedi Uzay 'ın babası Erol abi.
Uzay 'ın gözleri kocaman açılırken dudaklarından kısık sesle döküldü kelimeler "Meslek lisesi mi?" Gözüme o kadar komik görünmüştü ki utanmasam kahkaha atabilirdim ama annem hemen arkamdaydı ve her an bana girişebilirdi ve haklı olurdu."Ben de böyle büyük bir haksızlığın ortasında bulunmak istemiyorum. Bu çocuklar çalışıp çabalayıp buraya kadar gelmişler ve göründüğü üzere kavgayı benim kızım başlatmış. Bu okuldan gitmesi gereken asıl kişi benim kızım." Dedi Şevval 'in annesi Meryem abla. Harika bir kadındı ve şu hayatımda gördüğüm en adaletli kişilerden biriydi.
Papatya 'nın annesi ise hiç konuşmuyordu çünkü Papatya bir çocuğun -ki bu kişi Görkem oluyor.- kolunu kırmıştı. Kadının aklından kim bilir neler geçiyordu müdürle ilgili. Kızı bir çocuğun kolunu kırıyordu fakat yine de okuldan atılmıyordu....garip.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dinle Beni Bi'
Teen FictionBu hikaye sıradan bir aşk hikayesi değil! Bir cinayetin ortasında kalan ergenlerin hikayesi. ♢♢♢ "O ses neydi lan?!" "Midemden geldi amık çok açım." "Ulan bulurlarsa hepimizi düzecekler ama sen hala midenin derdindesin Şevval." "Kes lan açım ben." ...