11.Bölüm/Planlar

2.4K 154 132
                                    

Kapıda ellerimi ovuşturup beklerken arkamda bir ayak sesi duydum tam arkamı dönecekken gözlerimi bir el kapatmıştı.

"İmdaat!"

Bağırarak sol dirseğimi arkadaki gövdeye geçirip arkamı döndüm.

"Aaah!"

Acıyla kıvranan Talhayı görmüştüm. "Talha." Dedim şaşkınlıkla. Bana bakıp acıyla sırıttı. "Senin süprizin benimkinden iyidi." Hızla boynuna sarıldım.

"Ya özür dilerim. Çok korktum ben o yüzden vurdum." Kollarının arasına alıp alnıma bir öpücük kondurdu. "Sen kollarımdasın ya, her acıyı unuturum ben." Elimi yüzüne getirip bir öpücük kondurdum. "Çok özledim seni." Dedim kokusunu içime çekerken. "Bende, dayanamadım hasretine."

"Talhaa!" Diyerek çıktı Merve. "Hoşgeldin, ne güzel bir süpriz bu." Dedi gülerek. Berkay ve Rüzgarı beklerken sohbet etmeye başlamıştık.
              **********************
Selimin ağzından

İçimi çekmeye doyamamıştım yine. Rüyamın resmine bakıyordum. Ömürlük gülüşüne, bakışına, saçının her teline dikkatle bakıyordum. Her zerresini ezberlemiştim.

"Doyamadın sende." Diyerek Kaan girdi salona. "Oğlum şu tatlılığa kim doyar ki baksana." Dedi göstererek. "Aşk böyle birşey işte kanka, göz göre göre vazgeçersin. Mutlu olmasını istersin." Kaşlarımı çatarak Kaana baktım. "Ama Rüya sadece benimle mutlu olacak. Beraber uzaklara gideceğiz."

Kaan gülümsedi. "Ve en büyük yardımcın ben olacağım. Bir kere yapamadık ama bu sefer yapacağız." Gülümsedim.

Derin bir iç çekti Kaan. "Peki ya hiç dedin mi keşke Mertin yerinde olsaydım diye?" Başımı salladım. "Mert benim yerimde olmak için heveslensin. Sonuçta Rüya bir ömür benim olacak." Dedim net bir şekilde.

"Ben dedim. Keşke Talha yerinde olsaydımda Elif benim olsaydı ama buna göz yumacağım. Elif mutlu olsun yeter." Kafasına vurdum. "Sen de hapiste iyice yaşlı amca öğüdü toplamışsın. Racon da kes istersen ağır abi." Dedim.

"Aşk böyle birşey Selim. Onun mutlu olması için çabalayacağım." Başımı salladım. "Aşk, onun senin olması için çabalamaktır Kaan. Benim Rüyaya yaptığım gibi." Kaan sırıttı.

"Neyse ben şimdi Talhadan ruhsuzları terk etmesinin intikamını alacağım. Sende o sırada Rüyalara kendini iyice inandırtmaya çalış sonra Rüyayı da alıp kaçalım." Başımı salladım. "Aynen öyle olacak kardeşim. İrem ve Ceren bize katılmayı reddetti ama biz kendimiz başaracağız." Hunharca bir kahkaha patlatmıştık.

Zil çalınca kalktım. Diafondan Pelin gözüküyordu. Kapıyı açtım ve biraz bekledim. Tokmağa vurunca açtım.

"Hoşgeldin Pelin." Yüzünden yorgun olduğu anlaşıyordu. "Hoşbulduk Selim. Çok yoruldum." Dedi ve botlarını çıkarıp içeri girdi.

Salona oturmuştuk. "Dediklerimi yaptın mı?" Diye sorunca başını salladı. "

Yaptım. Gittim cafeye ve Rüyanın patronunu araştırdım. Bir çalışanla konuştum." Tek kaşımı kaldırdım. "Sakın dikkat çektim deme." Güldü.

"Kendimi iş arayan masum bir kız olarak tanıttım tabi ki." Dedi ve devam etti.

"Orada çalışan bir kız beni korkuyla uyardı. Sakın buraya girme, tehlikeli diye uzunca uyardı." Saçımı kaşıdım.

Cebinden bir kağıt çıkardı. "En kötüsüde personelden birinin cebime bu kağıdı koyup susturmasıydı." Kağıdı aldım ve açıp okudum.

'Eğer can kurtarmak istiyorsan yardım et. Bunlar organ mafyası.'

Gözlerim kocaman açılmıştı. "Demek ki o yüzden Rüyayı bırakmıyor şerefsiz pezevenk." Dedim kızgınlıkla.

Okulda ki Çete 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin