1: first things first he doesn't wanna be forgotten.

1K 50 8
                                    

"Bana senden hoşlanmaması için bir sebep söyle." Arzaylea ile yemekhanede Michael'la olan problemimizi konuşuyorduk. Diğerleri de tepsileriyle masaya otururken Andy konuştu.

"Bir haftadır aynı evdesiniz ve onu yatağa atamadın mı?" herkes gülüyordu ancak göz devirdim ve omzuna vurdum.

"Bilgin olsun diye söylüyorum Andy, genelde erkekler kızları yatağa atar."

"Aklımda tutacağım." göz kırparak Melissa'ya baktı.

Ah zavallı kız.

"Peki bana biri olayı anlatsın. Michael ve sen? Olay ne ve neden sizde kalıyor?" tek kaşını kaldırarak Nick sordu.

"Ah seni şanslı sürtük, o çok ateşli biri!" diye iç geçirdi Melissa.

Hiçbir şey söylemeden bir süre karşı masadaki Michael'a baktım. Ateşli olup olmaması bir şeyi değiştirmezdi, onu hiç bu açıdan değerlendirmemiştim. Konuşmadan önce derin bir nefes aldım."Pekala, aslında her şey şöyle başladı..."

"Alice, bir şey konuşmamız gerekiyor. Biraz oturur musun?" diyen anneme endişeyle baktım. Sanırım önemli bir meseleydi bu sefer. Çünkü ne zaman böyle davransa hayatımızdaki önemli kararları almak üzere olmuştuk. Ama bu seferki biraz farklıya benziyordu. Sanki asıl benden korkuyor gibi bir hali vardı.

"Anne?" dedim yavaşça otururken. "Bir sorun mu var?"

"Hayır aslında evimize bir misafir gelecek. Misafirden daha öte. Bir süre bizde kalacak, bebeğim bu süre hakkında bir şey diyemem çünkü hiçbir şey belli değil. Belki bir yıl... Sadece-"

"Yeni biriyle sevgili olduğunu mu söylüyorsun?" kahkaha atmamak için dudaklarımı bastırdım.

"Ah hayır!" ikimiz de güldük. Şaka bir yana bu fikir bana ürkütücü gelmişti. Tanımadığım birinden bahsediyorduk ve annem o kişinin bizim evde kalacağını söylüyordu. Kesinlikle daha fazla bilgiye ihtiyacım vardı. Evde iki kişi, çoğunlukla tek kalmaya öylesine alışmıştım ki... Yani bu da nesiydi? Ne tür bir misafir başka birinin evinde bir yıl kalırdı ki? Annem kesinlikle çok gergindi. Demek istediğim, neden böyle telaşlı görünüyordu?

"Sen bu konuda ciddi misin? Yani uzun bir zamandır ikimiz yaşıyoruz ve.. Eve yeni birinin daha geleceğinden mi söz ediyorsun?"

Annem ellerine baktı. "Aslında biraz ani bir karar oldu Alice. Ama elimde değildi, gerçekten. Telefonu daha gece aldım."

"Kim bu, neden gelmek zorunda, sadece daha fazla tanıtmalısın." iki de bir saatine bakıp duruyordu. Gerçekten kafam karışmıştı. Kimdi gelen bu lanet olası?!

"Anne? Yoksa bugün mü geliyor?"  Kaşımı kaldırdığım an kapı çaldı. Hızla ayaklanarak "Ciddi olamazsın!" diye bağırdım. Annem özür dileyerek ayağa kalktı ve üstünü başını düzeltti. Kapının önüne giderken arkasından onu sinirle saçımı savurarak takip ediyordum. "Meselelerden kaçarak onları çözemezsin." dedim.

"Yemin ediyorum her şeyi açıklayacağım, o iyi biri ve sadece kibar ol."

Tam açacakken elimi kapıya yasladım. "Kim bu?"

"Tanıyorsun, Alice. Onu tanıyorsun." sonrasındaysa annem kapıyı açtı.

"Böyle işte. O günden beri doğru düzgün ne annemle, ne de Michael'la konuştum. O gerçekten o kadar soğuk birisi ki, yani evde dolaşan bir hayaletten farksız." Arzaylea çenesiyle Michael ve yanındaki arkadaşlarını gösterdi. Gülüyorlar ve sürekli bir şeyler konuşuyorlardı. Gerçekten eğleniyor gibiydiler.

wrapped around your finger :: mgc Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin