Bu aralar fark etmişsinizdir, gaza mı geldim nedir bölüm atmaya başladım. Aman nazar değmesin. Hazır yazma isteğim varken çabuk çabuk bir şeyler yazayım istiyorum. Ve size de iyi okumalar diliyorum✨
*****
James, Remus'un "Hadi uyanma vakti!" diye bağırmasıyla gözünü açtı. Sirius vücudunun yarısı yataktan sarkmış bir biçimde hala uyumaya devam ediyor, bu da yetmezmiş gibi horulduyordu.
Peter ise uyandığı için oldukça mutsuz görünüyordu. Oflayarak kravatını bağlıyordu. James esnedi ve saçlarını karıştırdı. Hala gözlüğünü takmamıştı pek bir şey gördüğü söylenemezdi ancak Remus'un Sirius'a doğrulttuğu asasını çok iyi görebiliyordu. Remus "Aguamenti" diye fısıldadı. Sirius ıslanmaya başladı ve çığlık atarak uyandı.
"Aylak seni ellerimle öldüreceğim!" gibi tehditler savuruyor ıslak saçlarından sular damlatarak odada bir oraya bir buraya koşuyordu. "İstediğin gibi tehdit et beni, asla gerçekleştiremezsin Pati."
Sirius gözlerini kıstı. "Nedenmiş o?" Remus dudaklarını büzdü. "Beni seviyorsun da ondan." Herkes kahkahalara boğuldu.
Nihayet herkes yataklarından çıkıp hazırlanmaya başladığında Peter, James'e "Sirius'un dün şu Hufflepufflı kızla olduğunu biliyorduk da, sen kimleydin James?"Remus onaylar bir biçimde "Evet, Siri'den bile sonra geldin." James'in yüzüne kocaman bir gülümseme yayıldı. Onlar sormasa dün geceyi hatırlamayacaktı neredeyse. Biraz çakırkeyif olduklarından olsa gerek.
"Evans'laydım. Neler olduğuna inanmayacaksınız." Herkes pür dikkat James'i dinlemeye başladı. "Dün büyük salondan çıktığımızda koridordaki oturaklardan birine oturduk. Ona benimle konuşmak istediği şeyin ne olduğunu sordum. Bana bir süredir kendi içinde bir savaş verdiği hakkında bir şeyler söyledi. Bir yanının benim için tutuştuğunu, bir yanının ise benim yüzümü bile görmek istemediğini falan söyledi. Ben ise ona daima kalbini dinlemesi gerektiğini söyledim. Ve sonra beni sevdiğini itiraf etti!"
Sirius "Biliyordum, biliyordummm!" diye bağırarak kendini James'in üzerine attı. Hep beraber gülüşmeye başladılar.
"Daha sonra buradaki zulamızdan biraz ateş viskisi aşırdım ve beraber yıldızları izledik. Yaşadığım en iyi geceydi." dedi James büyülenmiş bir halde. Remmy gülerek "James sen de iyice ergen kız hallerine girdin, kendine gel." diye uyardı onu. James "Sen ne anlarsın," dedi huysuzca. Daha sonra ise "Jenny ile nasıl gidiyor?" diye sordu. "Gayet iyi."
Sirius "Sadece ders çalışmıyorsunuzdur umarım." diye söylendi. Remus gözlerini devirerek "Hayır tabi ki" dese de Siri pek ikna olmuş gibi değildi. Ciddi bir surat ifadesiyle "Daha önce öpüştünüz değil mi?" diye sordu. Remus ona bir yastık fırlattı. Sirius kaşlarını çattı. "Bunu evet olarak mı almalıyım hayır olarak mı?" Remus bir yastık daha fırlattı. "Evet tabi ki seni aptal."
Sirius yeni aklına gelmiş gibi "Ha bu arada bugün büyük gün." diyince Peter "Ne büyük günü?" diye sordu.
Sirius yine kravatını bağlayamazken "Bugün Veronica ile tanışacaksınız."Remus "Sonunda ismini öğrendik ha?" dedi gülerek. Peter kaşlarını çatarak "Hufflepuff'ın arayıcısı olan Veronica mı?" diye sorunca Sirius "Ta kendisi," diye cevapladı.
Kahvaltı etmek için büyük salona girdiler. Remus'un geldiğini gören Jenny hemen yanlarına geldi ve Remus'la bir şey konuşmak istediğini söyledi. İkili, büyük salondan çıkarken bu sefer James'in yanına Kylie geldi. Heyecanla "Olanları duydum. Tebrik etmek istedim, istediğini almışsın James." dedi ve güldü. James de gülerek karşılık verdi.
"Senin hayatında birileri var mı?" diye sordu kıza. Kylie biraz kızardı ve "Aslında var gibi." James muzipçe gülümsedi. "Kimmiş o bakalım?" Genç kız utana sıkıla "O bir slytherin. İsmi, Jack." dedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çapulcular
Fiksi Penggemar▪️Lumos! Tüm ciddiyetimle yemin ederim ki, hayırlı bir şey düşünmüyorum. Bu hikayede sıradan büyücüler yok. Onlar Çapulcular. Her daim bir muziplik peşinde olan 4 yakın arkadaş. Patiayak, Aylak, Çatalak ve Kılkuyruk. Hepsi birbirini tamamlayan müthi...