-🎈-

101 17 8
                                    

JIMIN

"Oğlum hala o kızla mı uğraşıyorsun?"

Jungkook'un dediğine gözlerimi devirdim ve ardından sırıttım.

"Ne yapayım zor birine benziyor ve bu daha da eğlenceli."

"Yanlış numara olduğunu anladığını sanıyordum."

"Tabiiki de anladım. Salak değilim. Sadece uğraşmak istiyorum. Hem belki bunu yedeğe atarım da bu akşam seninkinin getireceği kızlarla takılırım. Sonra da telefonda mesajlaştığıma geçerim artık."

"Asla vazgeçmeyeceksin değil mi?"

"Ne yapayım ilgi alanım kızlar."

deyip sırıttım. Bağlanmak sıkıcıydı. Takılıyordum, eğleniyordum. Böyle mutluydum ama mesajlaştığım kıza karşı duyguları umursayan biriymiş gibi davranıyordum çünkü bana geri döneceğini iyi biliyordum. Biraz daha öyle sanmalıydı. Tabiiki de duygularımla oynayamazdı. Evet duygularım vardı ama fazla takmazdım ve bu yüzden oynaması bile imkansızdı. Sadece takılacaktım işte yine. İstemezse de umurumda olmazdı. Sanki bana kız yoktu. Yakışıklıydım, zengindim. Tamam biraz egolu da olabilirdim. Jungkook'la oturduğumuz koltuktan kalktım ve,

"Ben çıkıyorum. Akşam burada olacağım."

dedim. Ceketimi almış tam kapıdan çıkarken Jungkook'un sesiyle ona döndüm.

"1 saat erken gel de parti işlerine yardım et."

"Hizmetçi yok mu oğlum onlar yapsın."

"Anneme göre kendi doğum günü partini kendin hazırlamalıymışsın."

deyip göz deviren Jungkook'a,

"Böyle şeylerin süpriz felan olması gerekmiyor mu lan?"

"Öf ne bileyim erken gel işte."

"Üşenmezsem gelirim. Hadi ben kaçtım."

Arkamdan fırlatılan yastık ıskaladığında sırıtıp arabama bindim ve yola koyuldum. Eve geldiğimde tam hızla odama çıkacaktım ki anneme yakalandım. Sessizce küfür savururken basamakları geri geri indim.

"Bugün dershaneyi asmışsın Jimin. Sebebini ben sormadan söylesen iyi edersin oğlum."

"Anne bugün Kook'un doğum günü."

"Biliyorum. Yine de bu derslerden kaçman için yeterli bir sebep değil.

"Dershaneye ne gerek vardı ki? Baştan hataydı. Son senemdeyim zaten. Niye biraz salmıyorsun beni? Belki sen de biraz rahatlarsın ha?"

"Benimle doğru konuş Jimin! Ayrıca hayatının sonuna kadar etrafta boş boş gezip tozup eğlenemezsin. Evlenmen ve hayatını kurman gerek. Bir işe sahip olman gerek."

"Benim bir hayatım var zaten. Evlenmek felan da istemiyorum. Babam da çalışıyor. İşe ihtiyacım yok."

"Sonsuza kadar babanın parasını yiyemezsin."

"Peki, onu o zaman düşünürüz o halde. Şimdi beni rahat bırakacak mısın?"

Cevap vermesini beklemeden yukarı çıkarken arkamdan dertli bir şekilde ofladığını duyabilmiştim. Sıkılmıştım cidden. Takmıştı kafayı işe girmeme. Sanırım Jungkook'lara 2 saat önceden gidecektim. Burası boğucuydu. Bir de babamın nasihatlerini dinleyemezdim.

Evde bir iki saat takıldıktan sonra üzerime tişört ve kot giydikten sonra ceketimi de alıp odadan çıktım. Koridordan geçen hizmetçiye göz kırptım ve kapıya yöneldim. Arkamdan yere düşen bir tepsi sesi geldiğinde sırıttım. Üstün derecede yakışıklı olduğum bilimsel olarak da kanıtlandığına göre ego yapmama gerek yoktu. Telefonuma bildirim sesi geldiğinde mesaj kutumu açtım ve o ismi gördüğümde tekrardan sırıttım. Geri dönecek demiştim.

IRREGULAR	} ❝𝙨𝙚𝙪𝙡𝙢𝙞𝙣❞Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin