17~

340 19 11
                                    



    Söylediğim şey karşısında duraksadı ama hızlı toparlandı. Birkaç dakika öyle oturduk. Kulağıma girmeye çalışan bir şey hissettim ve bunun kulaklık olduğunu kavramam uzun sürmedi. Sonra tanıdık bir melodi çınladı kulaklarımda. "Uçurum uçurum gözlerine baktığım sensin," bu minik serçemdi. Şarkıyı mırıldanmaya başladım. "Prangalarca boynuma taktığım sensin, dağ gölleri gibi, gibi hasret çektiğim," Bana bir mesaj vermeye çalıştığını anlamam uzun sürmedi. Sanırım anlaşma yöntemimiz biraz farklıydı. Devam ettim şarkıya. "Her gece uyku diye yattığım sensin," Ruhunun inceliğine bağlandım onun. Orada ruhunun inceliğine tutuldum. "Yanarım,yanarım tutuşur yanarım kavurur ateşim seni de beni de belalım." Burada devam etmeyi kestim. Şarkıyı dinlemeye devam ederken onunla konuşma isteğimi bastırmadım ve içimden geldiği gibi davrandım. "Sanırım müzik zevklerimiz birbirine benziyor Ege?" Son cümlem olmuştu bu. Sonrasında ağzımı açmadım. Biz şarkıyı dinlerken gözlerim kapalıydı. Elleri ellerimde, kafam göğsünde şarkı dinliyorduk. Bir an saate bakmam gerektiğini hissettim ve Ege'ye bunu sordum. "Ege saate bakabilir miyim?" Beni onayladı ve telefonumu açtım. "Ege, saat 20.27 olmuş gitmem lazım." Ege yine onayladı beni. Saçlarıma bir öpücük kondurdu ve banktan kalktı. İyice uzaklaştığına emin olduğum an gözlerimi araladım. O kadar kapalı kalmıştı ki gözlerim; aralayamıyordum bile. Yaklaşık beş dakika içinde banktan kalktım ve ben kalkar kalkmaz telefonum öttü. Mesajlar anonimdendi nam-ı diğer Ege.

Anonim: Görüşürüz Deniz'im.

Anonim: Eve gidince bana mesaj at tamam mı?

Anonim: Fotoğrafı da eve gidince atacağım.

Anonim: Seni seviyorum.

Deniz: Görüşürüz anonim.

Deniz: Eve gidince haber vereceğim.

Yağmur |textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin