MÜZİĞİN RİTMİ

•40

Bölüm Şarkısı: Yaşlı Amca - Ve Ben
———

Ağzım yırtılırcasına esnerken bir yandan da önümdeki dosyalara baktım.

"Geldiğinden beri esniyorsun. Uyumadın mı?"

Başımı kaldırıp Olcay Bey'e baktım.

"Afedersiniz." dedim ve derin bir nefes aldım. "Zor bir gece geçirdim."

"Bir problem mi var?"

"Evime hırsız girdi de." Sesim, sanki sürekli olan bir şey söylüyormuşum gibi normal çıkmıştı.

"Ne? Önemli bir şey oldu mu?" Olcay Bey'in sesi ve tepkileri benimkinin aksine telaşlıydı.

"Hayır, bir sorun yok. Evde değerli bir şey olmadığından çalacak bir şey bulamamış, beni görünce hemen kaçtı zaten."

"Anladım, geçmiş olsun."

"Sağ olun." deyip önümdeki kağıtlara döndüm.

Öğle yemeği saati geldiğinde sandviçimi ve meyve suyumu alıp bahçeye çıktım.

Klinik; tek katlı, müstakil, şirin bir evdi ve çok tatlı bir bahçesi vardı. Tek katlı olmasına rağmen içi oldukça genişti ve bir başka odasında da başka bir adam diyetisyenlik yapıyordu ve onun yanında da bir sekreteri vardı.

Olcay Bey'in de bir sekreteri vardı ama iki sekreter de fazlasıyla meşgul olduklarından çok sohbet etme fırsatımız olmamıştı.

Telefonum çaldığında ekrana baktım. Serap arıyordu.

"Efendim."

"N'aber?"

"İyi, senden?"

"Benden de iyi. Sana bir haberim var."

"Ne haberi?"

"Birkaç işim var diye okula gittim ve Ali'yle karşılaştım."

Ali mi?!

"Hani okul değiştirecekti? Öyle diyorlardı."

"Ben de aynısı sordum. Düzenimi bozmak istemedim, dedi. Sonra hal hatır sorduk birbirimize. Dedi ki; arada arkadaşlarla Ritim'e gidiyorduk ama bayağıdır gitmedik, bu akşam gideceğiz, istersen diğerlerine de söyle bu akşam orada takılalım." dediğinde güldüm.

"Haberi yok galiba orada çalıştığımızdan."

"Ben de orada çıktığımızı söyledim, şaşırdı. Herkesin övdüğü grup sizsiniz demek isminizi söylemedikleri için siz olduğunuzu bilmiyordum, dedi. Sonra da vedalaşıp ayrıldık."

"Nasıldı? İyi miydi?"

"Hala aynı valla. Ali hep böyle sempatik biriydi." Serap'ın dediğiyle iç geçirdim.

Ali'yle okulun ilk senesine dayanan bir arkadaşlığımız vardı. Ben Deniz'le flört dönemindeyken Ali bana 'beni sevdiğini' söylemişti. O sıralar şimdiki aklım olsaydı kesinlikle Deniz'i bırakıp Ali'yi seçerdim ama olmuşla ölmüşe çare yoktu.

Ali'yle düzgünce konuşup durumu ona anlattığımda beni anlayışla karşılamıştı ama ben Deniz'le sevgili olduğum ve sürekli Deniz'le olduğum için Ali'yle eskisi kadar görüşmüyor, sadece karşılaştığımızda birbirimize selam veriyorduk.

Olanların üzerinden neredeyse üç sene geçmişti ama Ali hala aynı Ali'ydi. Fakat benim için aynısı pek söylenemezdi.  Ama, bir ihtimal, tüm bunlar olmasaydı ben Orkun'la birlikte olamazdım.