3.Bölüm Uyanış

54 3 2
                                    

-Müge?  müge tatlım uyan rüya görüyosun.

Göz kapaklarım açılmamak için yalvarıyordu resmen.

Rüya mı?  öldüm ya ben az önce 

-Hadi müge kalk üstünü değişelim ter içinde kalmışsın hasta olucaksın.

"Saat kaç?

-1e on var hayatım.

Ohaaa lan okadar rüya gördüm toplam 7 saniyecik mi sürdü?

yok artık be.

"Ciddimisin

-evet ciddiyim hadi kalk üstünü değişelim.

Yatakda doğruldum sahiden de su içerisinde kalmıştım.

Kabus görmüştüm ve evet oldukça kötüydü.

"Şey ben rüya gördüm de biraz korktum sanırım.

Bana bakıp gülüyodu. Elleriyle gözümün etrafında oluşan ter damlacıklarını silip yüzüme baktı. Başımı biraz öne eğdim açıkcası küçük bebekler gibi korkak gözükmek istemiyorum.

-Ne gördün rüyanda da bukadar su içinde kaldın.

"Hiç. Hatırlamıyorum yani.

Kesinlikle yalan söylüyorum her anını hatırlıyorum.

-Eminmisin?

"Pis pis gülme be hatırlamıyorum.

Ayağa kalkıp dolabımı açtı bi tişört fırlattı üzerime daha sonrada alt çekmeceleri açtı.

"Heyyyy karıştırma onu be orda benim mahremim var belki allah allah bak hala uğraşıyo kime diyorum.

Bana doğru yüzünde kezo diyen bir ifadeyle döndü.

-salaklık yapma istersen.

Ben tabikide sessizlikle başımı eğdim içimden kendime hakaret ediyordum salak kafam ya. Biraz daha karıştırdıktan sonra üzerime siyah bi südyen attı.

Hayvan ya.

-Üzerini değiş çabuk hasta olma. Hastalığında seninle ilgilenicek kimse yok uğraştırma beni.

Bu kelimeleri düşünmeden söylemiş ti belki ama ben duyduğum anda düşünmeye başladım. Haklıydı. Benimle ilgilenicek hiç kimsem yoktu.

Hatırlıyorum da küçükken hasta olduğum zaman babam işe gitmeden önce odama gelirdi. Elinde kocaman bi tepsi olurdu. Meyve suyu, meyveler, krakerler ve gün boyunca yatakdan kalkmamam için sandvçler hazırlardı. Bütün gün yatarsam ertesi gün iyileşirdim. Bu fikre beni babam alıştırmıştı.

Şimdi düşününce ya hasta olursam. Ben hasta olmayı bile babam benimle ilgileniyor diye istiyordum. Şimdi hasta olmak bile bi ayrıcalık gibi geldi dözüme.

Bütün bunları düşünürken farkında olmadan gözlerimden yaşlar akmaya başladı.

Ümit yatağa gelip oturdu. Bugün yeterince rezil oldum daha fazla olmak istemiyorum diye yüzümü aşşağıya daha çok eğdim.

"Çıkarmısın üstümü değişiyim.

Kahretsin sesim titredi işte.

-Müge

Elimin üzerine elini koymuş bir yandan beni kendine çekiyordu.

-Öyle demek istemedim ben sadece şey..

Ağlama lütfen  .Hadi ama  yanlış anladın ben sadece hastalanınca sümüklerini silmek için sürekli eve gelemiyceğimi belirttim.

Hıçkırıyodum. Resmen içime içime ağlıyordum.

Ümit beni kollarına almış susturmaya çalışıyordu. Gerçekten üzgün görünüyordu.

Eliyle gözyaşlarımı sildiğinde toparlanmıştım bile.

"Tamam hadi çık değişiyim üstümü

Sesim gayet normal çıkıyordu bu iyiydi.

-Ne o utanıyomusun yoksa

Yine yüzüne o şeytani sırıtış oturmuştu

"Ne alakası var hiçde bile sadece. 

-Sadece ne?

"Ya çıkıyomusun yoksa böyle yatıyım mı ben

-Tamam tamam çabuk ol ama

Odadan çıktığında saçımı tepeden toplayıp sadece bi topuz yaptım.

Üzerimi değiştikden sonra ümite gelebiliceğini söyledim.

Elinde bi bardak suyla içeri girdi.

"Kıyamam çok düşünceli" havalarına girmiştim ki suyu kafasına dikti resmen ve hepsini içt. Hayvan.

Tam anlamıyla hayvanlık budur.

Yüzüne tip tip bakmamdan anlamış olucak sanırım (ee anlasın artık bi zahmet)"dur sanada getiriyim"diyerek odadan çıktı.

O anda fark ettim. Üzerinde siyah tişörtü ve altında tek şerit çizgisi olan bordo eşoftmanı vardı. Vücudunu tamamen sarıyordu. Elinde bardakla tekrar odaya girdi.

Yanıma gelip suyu bana uzattı.

Suyu içtiğimde boğazımdaki o acı tat aktı gitti sanki.

"Beni etkilemek için mi kaslarını belli eden şeyler giyiyosun? "

Ohaaaaaaa sordum yani evet aynen bu şekilde sordum mal olduğumu daha nasıl açıklayabilirim bilmiyorum doğrusu.

Yüzünde hafif şaşkın bi ifadeyle bana baktı.Gözleri kocaman açıldı ve o hain sırıtış gene herzamanki yerini aldı.

-Hayır seni etkilemek için soyunuyorum.

Resmen gülüyordu biryandan da tişörtünü çıkarıyordu.

Tişörtünü çıkardıkdan sonra yatağın örtüsünü kaldırıp altına girdi.

Koluyla örtüyü biraz kaldırıp altına girmem için bakış attı.

Konuşmadan yatağıma girdim. Kolunu omzumun üzerinden atmış ve diğer elinide başımın altına koymuştu.

Ufacık bi tebessüm yayıldı yüzüme.

Onu seviyordum hemde çok. Okadar iyi tanıyordum ki onu nasıl uyuduğunu uyanınca ilk ne yaptığını yada yatakda ne şekilde yattığını ezbere biliyordum.

Bir süre onu düşündüm. Sanırım fazla sessiz kaldım (Kiii asla susmayan biriyim )

-Neden sessizsin bukadar

"Hiiiç

-Müge?

"Efendim

Seesiz durdu bir süre ısrar etmedim konuş diye

-Seni kırmak istemiyorum asla.

Sessiz kaldım. gözlerimi daha sıkı kapattım sanırım uyuduğumu sandı.

Eliyle saçlarımı okşayıp "Bize beni anlattı.

İlk tanıştığımız zamanı anlattı.

Bir süre sonra uykuya tamamen yenik düşüp uyudum.

REHAVEYHHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin