~Fourteen~

7.4K 311 190
                                    

"Abi, sana inanamıyorum. Tam bir pislik gibi davranmışsın."

Aaliyah, öfke saçan gözleri ile abisine bakıyordu. Luke, onu alkışladıktan sonra sırtını dayadığı duvardan uzaklaşıp yanıma oturdu.

"Aslında pislik gibi davranmadı. O zaten bir pislik."

"Baba olacak olan sen değilsin, Hemmings. O yüzden kapa çeneni!" dedi Shawn tükürürcesine. Oldukça sinirli görünüyordu.

"Sorun da orada zaten. Senin yerinde olsaydım senin yaptıklarını asla yapmazdım."

Birbirlerine sinirli bir şekilde bakarlarken bir saat önceki hallerine tekrar dönmelerini diledim. Ortam gergindi ve sebebi bendim. Bu yeterince kötü hissettiriyordu.

"Karen ve Manuel duysun istemiyorum. Şuna son verin." dedim ortamı sakinleştirmek isteyerek.

Shawn başını arkaya doğru yasladı ve bıkkınlık ile nefes verirken mırıldandı.

"Keşke, o gece Aaliyah'ı sinemaya götürseydim ve o partiye gitmeseydim."

Sinirlenme sırası bendeydi. Oturduğum koltuktan sinirle kalktım ve karşısına dikildim.

"Ben bu durumdan çok mu memnunum sanıyorsun? Ailem bilmiyor, okuldakiler bana tuhaf gözlerle bakıyor ve o Teresa... Tanrım, ona bana bulaşmaması gerektiğini söyle, Shawn. Yoksa çok kötü olur."

Burnumdan soluyordum. Teresa'nın konumuzla pek alakası yoktu ama beni sinirlendiriyordu.

"Hem daha sen kendin büyüyememişken çocuk büyütmek için senden yardım isteyeceğimi mi sanıyorsun? Senin gibi bir baba istemiyorum, Shawn."

Bir şey söylemeden suratıma bakıyordu.

"Ben gidiyorum." deyip odadan çıktım.

Bunlar artık bana fazla gelmeye başlamıştı. Her gün yaptığımız bu tarz tartışmalar bebekler için de iyi değildi.

"Özür dilerim, meleklerim. Keşke böyle olmasaydı ve bunları duymasaydınız." dedim içimden gözyaşlarımı silerken.

Evlerinden çıkmıştım ve sokağın köşesinden dönüyordum.

"Carly, bekle!"

Luke bana seslenirken durdum ve bana yetişmesini bekledim.

"Bunu unutmuşsun." derken kot ceketimi bana uzatıyordu.

"Teşekkür ederim." dedim ve yürümeye başladık.

"Aç mısın? Akşam fazla bir şey yemedin."

"Yalan söylemeyeceğim, Luke. Açlıktan ölüyorum. Lütfen bir şeyler yiyelim." derken yalvarırcasına masum suratına bakıyordum.

Yarım bir şekilde gülümsedi.

"Bana yemek mi teklif ediyorsun? Bilemiyorum, Carly. Sonuçta hamilesin. Bunu yapmamız ne kadar doğru olur?"

Kaşlarımı çatıp koluna hafifçe yumruk attım.

"Abartma Luke. Evlilik teklifi etmedim."

Sırıtıyordu. Luke iyi bir çocuktu ve beni bu haldeyken yalnız bırakmadığı için ona minnettardım.

•••

"Tanrım, bunları nasıl yapıyorlar anlamıyorum. Tadı en-fes! Tüm hayatımı Hot Dog yemeye adayabilirim." dedim son lokmamı da ağzıma atarken.

Açık bir yer göremediğimiz için caddedeki bir seyyar satıcının önünde, kaçıncı olduğunu sayamadığım Hot Dogları midemize götürüyorduk.

•Guess What? ~Shawn MendesHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin