Benim en gıcık olduğum şeyi size anlatacağım. Normalde fan kurgusu okumayı pek sevmem. Birkaç tane beğendiğim güzel yazarlardan okuduğum vardır ama olsun. Sadece fan kurgularından yola çıkmayacağım burada. Çünkü her türlü hikâyede bunu görüyorum.
Açıkçası; ben bir hikâyeyi okumaya başlayacaksam önce konusuna bakıyorum. Kapağına genelde bakmam.
Arkadaş konuyu çok güzel yazmış, içine bakıyorum "Eminem'in takip ettiği kişi sayısı". Ulan, mâdem konun ele alınır, tutacak tipte bir şey, niye düzgün yazmıyorsun ki? Onu da geçtim, arada hiçbir olay anlatmadan falan hemen geçmenin mânâsı ne?
Misâl; " Kapıyı kilitledim, asansöre bindim. " Eee, anahtarı ne yaptın sen, bacım? Asansöre falan binerken hiç mi bir şey geçmedi aklından? Kukla mısın sen? İşte bu mantığı anlamıyorum ben. Hadi tamam, tuvalete girip büyük-küçük abdestine kadar anlatma o kadar da değil ama biraz da gir ayrıntıya. Sadece öylesine bir örnekti, abartacak kadar demiyorum tabii ki.
Olgun hikâyeler yazanlardan bahsetmiyorum. Tabiî yaşı daha küçük olup okumayı ve yazmayı fazla sevenler de var ayrı. Anladınız siz benim kimlerden bahsettiğimi. Bak edebî bir romanın içine, ne demek istediğimi çok rahat anlarsın.
안녕! ^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yazmak ya da Yazmamak ♧ ELEŞTİRİ K.
NonfiksiWattpad kitapları ve genel yazma kurallarına ilişkin tuhaf bir eleştiri eseri.