Demi
"Bo ostokoz çok gozol." dedim tüm açlığımla. Acıktığımız için mola vermiştik ve cidden çok açtım. "Boncodo. Molo vormomoz oyo olmoş çok ocokmoştom." dedi Niall. "Bondo. Hoy onnono dodoğomo kozdon mo?" dedim. "Kovgodo oldoğomozdo konoşolom." dedi."Tomom."dedim. Başka diyecek neyim olabilirdi ki zaten?
Miley
Televizyon izliyordum ve geçmişten birini şu anda izlediğim magazin programında gördüm. Tabii ki de Selena değil! Liam!
Liam'ın yeni bir kız arkadaşı varmış. İstemsiz olarak gözlerim dolmaya başladı. Dur, neden gözlerim doluyor?! Ben Harry'i seviyorum! Neden öyle bir mankafa için gözlerim doldu şimdi?
"Miles neden ağlıyorsun?" dedi Harry arkamdan. Lanet olsun. Lanet olsun. Lanet. Lanet. LANET?!?
Önüme geldi ve yüzüme baktı. Ardından arkasını dönüp televizyona. Bir süre anlamsızca baktıktan sonra sinirle mırıldanda. "Liam Hemsworth'ün yeni bir sevgilisi var ha?.."
Bana tekrar döndü ve yüzündeki siniri görebiliyordum. "B-bundan dolayı ağlamadım. Bundan önce benim haberim çıktı. Bana sürtük dediler yine. Ondan ağlıyordum." diye durumu kurtarmaya çalıştım ancak daha da sinirlenip koltuğa yumruk attı.
"Lanet olsun Miley!? Ben sana deli gibi aşıkken sen nasıl onun için ağlarsın?! Hemde yalan söylüyorsun!?!" dediğimde nutkum kesildi. "Y-yalan söylediğimi de nerden çıkarttın?" "Seni tanıyorum. Yalan söylediğinde ilk kelimeyi kekeleyerek söylersin. Bir oyuncu olmana rağmen yalan söylemeyi beceremezsin." deyip parmağımdaki yüzüğü çıkarttığında iç çaplı bir şok geçirdim. "Ne yani? B-bu kadar mıydı?" diye sordum gözlerimden daha çok yaş akmaya başlarken.
"Sen ona karşı hala birşeyler hissederken ne yapsaydım? Kendine dürüst ol. Kimi seviyorsun?" dediğinde iyice afalladım. Tabii ki de Harry'i seviyordum ancak olanlara bakılırsa Liam'a karşı da boş değildim."B-be--" derken sözümü kesti. "Bunu düşünmen için bir hafta veriyorum." dedi ve onu onaylayarak başımı salladım. Hışımla yukarı çıktı.
Taylor
Teen Wolf setine girdikten sonra etrafa bakındım. Bu kez yapacağım. O cesareti içimde buluyorum bugün.
Dylan'ı gördükten sonra yanına yürümeye başladım. Kalbim hızla çarpmaya başladı.
Yanına ulaştığımda gülümsedim ve omzuna dokundum. "Hey, Dyl." "Hey, Tay. Aha bak kafiyeli oldu." deyip gülmeye başladı. Bende güldüm. "Şey, aslında benim seninle konuşmak istediğim bir şey var." dediğimde başını salladı ve "Benimde seninle konuşmam gerek ancak ilk sen söyle." dedi ve başımı olumlu yönde salladım.
"Şey, uhm... nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Ben, senin yanına giderken kalbim sürekli çarpıyor ve... Uhm... Seni seviyorum Dyl." dedim zorlanmamaya çalışarak. Gözleri parlasa da yüzü soldu. Neden öyle oldu acaba?
"Bende seninleyken aynı şeyi hissediyorum ancak, sana söylemem gereken bir şey var ve bu zor olacak. Benden dizinin iyiye gitmesi için Brittany Robertson ile çıkmam istendi." dediğinde yüzüm düştü. "N-neden o?" diye sordum. "Çünkü 2012'deki filmimizde ikimizin birlikte olmamızınisteyen hayranlar daha da çoğaldı ve... Sonuç bu."
Sinirlendiğimi hissetmeye başladım. "Ne yani? Burada sana hislerimi en sonunda söyleyebildiğimin farkında mısın?!" dedim anlık sinirimle "Bak, üzgünüm ama bunu yapmazsam diziden atılacağım. Hem, hislerimiz karşılıklı. Sadece bana bir kaç ay ver sonra tamamen seninim."
"Karar vermelisin. Sevdiğin insan mı, yoksa kariyerin mi?" sustuğunu görünce cevabımı aldım. "Pekala. Umarım kariyerinde herşey harika gider." deyip gittim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Me Forever (FOL Devam Kitabı)
FanfictionHerşey birbirlerini eskisi kadar seven iki aşığın İngiltere'de tekrar karşılaşması ile başlıyor. Selena Justin'den aşık olduğu kadar da nefret ediyor. Justin ondan bu büyük aşkı unutmasını istemişti. Ama gerçek ve büyük olan hiç bir aşk unutulmaz. B...