Yağmur |texting

30~

"Bence bu filmi izlemeliyiz." Eve geleli 1 saat kadar olmuştu. Ve şimdi film seçecektik. Filmlere bakmadan önce benim ısrarlarımla dışarıdan yemek söylemiş onları yerken izlemek için film seçmeye koyulmuştuk.

"Hayır bu olsun," diye homurdandı Ege.

Kaşlarımı çattım, işaret parmağımı havaya kaldırdım ve gözlerimi kıstım. "Egeğğğ," deyince yeşil gözlerini yüzüme dikip hırladı. Yani baya hırladı.

"Hığrrrr,"

"Ay Ege, iyi misin?" diye sordum sahte bir şaşkınlıkla.

"Ah, bebeğim diyorum ki kurt mu olsam. Kesin ben bir sürünün Alfa'sıyım ve beni kaybettiler. Edward benim yanımda halt etmiş."

"Edward senin tırnağın bile olamaz kuçu kuçu," dedim normal ama sinir bozucu sakinliğimle.

"Kuçu kuçu mu? Ben bu evde herhangi bir it göremiyorum. Eğer sen görüyorsan pençelerimi geçiririm o densize." Birkaç saniye bekledi ve devam etti; "Yoksaaaa.. Sen Efken'e mi dedin kuçu kuçu diye? Yani ben olsam bende kuçu kuçu derdim. Hayvana bak, Minerva'ya üzülüyorum." Bunları Efken'e bakarak söylemişti. Efken de onun hakkında kötü bir yorum yaptığını anlamış olacak ki 'Seni patimle yola getiririm zevzek' bakışı atıyordu.

"Kavga etmeyin Ege, o senin damadın."

"O benim damadımsa sen benim dünürüm oluyorsun, yani Efken'le Minerva kardeş oluyor." Kaşlarını çattı, gıdısını göstererek yüzünü buruşturdu.

"Ha?"

Bu tepkisine güldüm ve kucağımdaki başına elimi koydum. Evet tam olarak şu an dizlerimde yatıyordu. Ege'nin vücudu sol Efken'in vücudu sağ tarafımdaydı.

Elimi alnına atmamla birlikte elimin yanması bir oldu. "Ege ateşin var, kalk şuradan."

"Neden kalkıyorum ki?" Sesi boğuktu zaten. Nasıl fark edemediğimi anlamamıştım.

Pekâlâ kötü bir sondu. ve Edwardın vampir olduğunu şimdi anlıyorum ama silmeyeceğim (düzenleme 18.11.19)

Multideki kız bir kar tanesi...
Kar tanesi ❄️