Son Dans

Stüdyo Ortakları

Bir de ne göreyim. Soyunma odasında yemekhanede gördüğüm sokak dansçlıları var. Helen'le göz göze geldik ve canı oldukça sıkkın görünüyordu. Hiç konuşmadan hemen giyinip çıktık. Dört tarafı aynalarla kaplı stüdyomuzda birbirimizi görmemek imkansızdı tabiki de bale pabuçlarımı giyerken birkaçıyla göz göze geldim. Odada çık çıkmıyodu. Herkes başka şeylerle ilgileniyor kimisi ısınıyordu. Rose Hanım, okul müdürümüz Michael Bey ve bir beyefendi içeri girdiler.

-Gençler buraya bakınız dedi Rose Hanım.

Hepimiz Rose Hanıma kulak verdik.Rose Hanım bize doğru dönerek:

-Bayanlar bundan sonra stüdyoyu yeni arkadaşlarımızla beraber kullanacağız.

Dedi ve sonra üçü birlikte Rose Hanımın odasına geçtiler. Helen'e doğru yöneldim.

-Helen.

-Efendim.

-Madem artık haftanın 12 saatini beraber geçiricez gidip tanışalım.

-Yaa off bu çok kötü oldu.

-Olmuş ve ölmüşe çare yoktur.

-Ne?

-Sen anlamazsın Türk sözü.

-Senin şu sözlerin yok mu. Hadi tanışalım bari.

Helen'le birlikte sokak dansçılarının yanına gittik. Arkamızdan diğer kızlarda geldi. Helen kendini beğenmiş ve özgüvenli bir şekilde:

-Merhaba arkadaşlar ben Helen. Okula hoşgeldiniz biz baleriniz. Sizin dansınıza benzemez ama umarım ki iyi anlaşırız.

Öyle bir konuşma yapmıştı ki benim bile gülesim gelmişti. Bizimkiler kendilerini tanıttılar. Sıra onlara gelmişti. Toplam 9 kişilerdi. Hepsi sırayla kendini tanıttı. İlk önce uzun boylu, kumral,yeşil gözlü (acayip tatlı bu arada) bir çocuk kalkıp;

- Ben Dylan. Ama bana kısaca Dy diyin. Ben grubun lideriyim. New Jersey'den geldik. Bir dans grubuyuz. Her türlü dans ederiz. Umarım iyi anlaşırız kavga falan olmaz.

Sırasıyla diğerleri de kalkıp isimlerini söyledi. Kısa boylu esmer bir kız kalkıp.

-Ben Lizzie.dedi

Siyahi ikizler kalkıp.

-Ben Fred. Bende Greg.dediler

Rastalı saçları olan melen kız.

-Ben Oma.dedi

Orta boylu sarışın kız.

-Ben Karly.dedi

Uzun boylu kumral kız

-Ben Mia.dedi

Çekik gözlü çocuk

-Ben Chi.dedi

En son da uzun boylu melez çocuk

-Ben Taylor.Ama bana Tay diyin.

Dedi ve bana doğru dönerek

-Bir tek senin adını bilmiyoruz. Geldiğimizden beri susuyorsun. Bize kendini tanıtır mısın?dedi.

İç çekerek ayağa kalktım ve

-Tabiki de kendimi tanıtırım. Benim adım Açelya ve bale yapıyorum.dedim

Bir soru daha sorsalardı bayılırdım herhalde kendimden bahsetmeyi sevmem. Zaten hemen Rose Hanım geldi ve derse başladık. Sokak dansçıları da hiç gözlerini kırpmadan bizi izledi. Sıra bana gelmişti. Kalbim çıkacaktı sanki. Bale partnerin Phillip ile küçük gösterimini sergiledik.

-Açelya.

-Efendim Phillip.

-Ellerin titriyordu iyi misin?

-İyiyim ya bişem yok heyecanlandım biraz.

-Heyecanlanmana gerek yok harikaydın.

-Teşekkür ederim sen de iyiydin.

Rose Hanım '' Dersimiz bitmiştir.'' dediği anda rahatladığımı hissettim.

-Bakar mısın?

Arkama döndüm ve Daylan'ı gördüm.

-Efendim Dylan.

-Ban Dy de lütfen.

-Tamam Dy ne oldu.

-Bize de bale ögretebilir misiniz?

-Yani öğretiriz öğretmesine de biz yıllardır bu işi yapıyoruz yani 6 7 yaşlarında başlıyoruz baleye. Siz nasıl yapacaksınız.

-Ya tekniklerini bilsek yeter. Biz her dansı yapmayı amaçlıyoruz da.

-Rose Hanım'la konuşun o konuyu ben bir sey diyemem.

-Tamam. Teşekkür ederim.

-Birşey değil.

Konuşma biter bitmez Helen yanımda bitti.

-Eeeee ne konuştunuz. Çok tatlıymış tam senlik. Bana da Tay'i ayarla çok tatlı.

-Bişe konuşmadık hem sen onlardan nefret etmiyor muydun hani dingillerdi.

-Ayy tamam be zaten benim sevgilim var. Ne konuştunuz diyorum.

-Bale öğrenmek istiyorlar.

-Hahahaahhahahhah çok komik onlar mı bale yapacak. İyi de nasıl olacakmış o iş hemen öğrenemezler.

-Aman bizene öğrensinler biz yıl sonundaki seçmelere hazırlanalım onlar da işlerine baksınlar.

-İyi tamam be.

O gün Helen'le başka bir şey konuşmadık. Sokak dansçıları her yerde karşıma çıkıyorlardı. Onları her gördüğümde bir garip oluyordum.

Akşam eve gittiğimde annem karşıladı beni.

-Kızım okulun nasıl geçti.

-İyiydi annecim ben yatıyorum.

-Yemek yemeyecek misin saat çok erken daha.

-Yok annecim aç değilim.

-Tamam sen bilirsin.

Odama geçer geçmez üzerini değirştirip yumuşak yatağıma bıraktım kendimi.