"Çocuklar, savaştan zevk almaya bakın; çünkü barış korkunç olacak!"
II. Dünya Savaşı sırasında, Rusya harekatına katılan Waffen SS gönüllüleri arasında yaygın olan bir deyim."
Prof. Dr. Hans Aiberg "Arz'dan Arş'a Miraç" adlı kitabında "Kara Güneş"ten şu şekilde bahsetmektedir; [1] Gelecekteki kıyamet öncesine yönelik bütün bu alametlerin başlangıcı ise Kara Güneş'in görünmesiyle sökün edecektir. Bu karanlık güneş Jüpiter'in ötesindedir. Günümüzde bilim, güneşin bir karanlık ortağı olan karadeliğin varlığına ait ipuçları bulmuştur. Öte yandan Hint belgelerindeki güneş hem de "Karanlık ve Güneş" kelimeleri birbirine tam zıttır. Bağdaşmaları, uzlaşmaları için geriye tek mantıklı açıklama kalıyor: Bu güneş bir karadeliktir.
[Dr. Hans Aiberg] Prof. Dr. Hans Aiberg tarafından yazdığı"Arz'dan Arş'a Miraç kitabı hem Müslüman hem de Hıristiyan dünyasında büyük ilgi görüyor.
Budizm (Özellikle Tibet Budizmi) ile Şamanizm efsane ile belgelerinde de "Tişya" denen yaklaşan bir karanlık gök cisminden söz etmektedir. İnsanlığa yeni bir çağ açacak bu cisim görünmeden dünyaya yaklaşan karanlık bir kuyruklu yıldızdır. Benzer bir efsane de Orta Amerika yerlilerinin "Cuculcan" = Tüylü yılan tanrısıdır. Prof. Dr. Aiberg'e göre, Kara Güneş; ya gezgin bir karadeliktir ve güneş sistemimize girecektir, ya da bizi çeken bir karadeliktir ki, etkilerini iyice yaklaştığımızda ilerde hissedecek olabiliriz. Bu karanlık yıldızın etkisinin yüzyıllarca süreceği Lama metinlerinde yazılı bulunmaktadır. Şaman dinlerinde ve diğer özgün Budizm verilerinde güneşi yutup söndürecek, Tişuta, Darga, Durağ, Tarka, Arka isimli karanlık yıldızlardan söz edilmektedir. Çok muhtemelen, Hindu, Budist, Brahma efsanelerinde sözü geçen, Jüpiter gezegenin ötesinden yaklaşmakta olan "Karanlık Güneş" mutlaka bir karadelik olmalıdır. Bu karadelik Güneş sistemini kendisiyle birlikte görünen bir karanlık arkadaşıdır.
9 Ocak 1998 tarihli Milliyet gazetesinde "Dev Kara Delik" başlığı altında şu haber yer alıyordu:
"Dünya ve Güneş Sistemi'nin de içinde yer aldığı ve ortalama çapı 90.000 ışık yılı olan Samanyolu gökadasının merkezinde 2.600.000 güneş kütlesine eşit dev bir karadeliğin kesin olarak belirlendiği açıklandı. Amerikan Gökbilim Derneği'nin (AAS) yıllık toplantısına sunulan bir tebliğe göre, gökbilimciler, ilk kez ötenden beri Samanyolu'nun göbeğinde bir karadelik bulunduğuna ilişkin teorinin kanıtlandığını kaydettiler. Sagittarius-A adı verilen karadeliğin, Samanyolu'nun merkezinde ve güneşten 2, 6 milyon kat büyük ve dünya dahil bütün yıldızları hızla içine çektiği belirlendi."
Mitolojide Hyperborea'nın başkenti Thule olarak geçmektedir. Hyperborea kelimesi "kutupların ötesinde" anlamındadır. Kutupların ötesinde olduğu için Hyperborea bu boyutların dışındadır. Thule bunun merkezinde bulunarak, dünyadaki yaşamın kaynağını teşkil etmekte idi. Grek mitolojisine göre, Pitagoras kutsal geometriyi Hyperborea'lı tanrı Apollo'dan öğrenmişti. Pitagoras'ın öğretilerinde geometrik olarak dünya merkezinde bir boşluk içeriyordu. Bu boşluk, Sümerliler de dahil olmak üzere birçok eski medeniyet tarafından "Kara Güneş" olarak biliniyordu ve bu anlamda Thule, "Kara Güneş"le eşanlama geliyordu. Swastika (Gamalı Haç) bu eski kavramın bir parçasıydı. Bütün diğer tanımlamaların yanında Swastika, ilk sebep ya da yaratılış kaynağı anlamı da geliyordu. Thule örgütü de Swastikayı bu düşünceyi temsil ettiği için örgütün logosu olarak seçmişti. Kara Güneş, Thule'den daha ezoterik bir kavramı kapsıyordu. Yaratılış boşluğunu temsil ettiği için bu kavram, Thule örgütü elitleri için kutsal kabul ediliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Araştırma ve Makaleler 1
Non-FictionLütfen Dikkat! Araştırma ve Makeleleri okumadan önce iyice düşünün. Sizi önceden uyarıyor ve dünya görüşünüzün temelli değişeceğini söylüyorum. Aynı konuda okuyacağınız diğer eserler size yavan gelecek ve sadece onun tiryakisi olacaksınız. Çünkü bu...