Rose'dan...
Gerizekalı Jisoo telefonumu kırmış olmasaydı şu an bu mağazada telefon bakıyor değil de evde koltuğa yayılmış instagramda dolanıyor olacaktım.
Gözümü telefonlarda gezdirdikten sonra en pahalısını almaya karar verdim. Nasıl olsa Jisoo ödüyordu. Bana bir Iphone 11'i çok görmezdi değil mi?
Bence de görmezdi.
Ödeme yapmak için Jisoo'nun kredi kartını yanımdaki yakışıklı çocukla aynı anda uzatmıştım.
Kibar olmalıydım. Çünkü çocuk çok yakışıklıydı. İşte kibar olmanız için harika sebepler.
"Önce siz uzattınız, buyurun lütfen."
"Ne demek, ben yan kasaya da gidebilirim önemli değil."
Karşılıklı gülümsedikten sonra çocuk yan kasaya kartını uzatmıştı.
2 dakika sonra kasiyerler aynı anda kutuları çocuk ile aramızda bulunan tezgaha koymuş ve müşterilerle ilgilenmeye gitmişlerdi.
Üst üste duran Iphone kutularından üstteki kutuyu almıştım. İki Iphone da aynı renk ve aynı modeldi.
Kutuyu alıp mağazadan çıktım. Eve geldiğimde 2 buçuk saat Jisoo'dan Iphone 11 almanın azarını da yedikten sonra kendimi odama anca attım.
Gerekli uygulamaları yükledim ve hesaplarıma girdim.
İnstagramda dolanırken mesaj geldi. Tanımadığım bir numaradandı. Hemen WhatsApp'a girip mesajı açtım.
+02568911240
Jungkook piçi boxerımı nereye sakladın lan?
Hepinize merhaba aşklarım yeni bir Rosekook kurgusu ile karşınızdayım Umarım beğenirsiniz ❤️ ❤️
Mars sizi seviyor
Bu hikaye 9YearsOldOfPewdiepie bebeğim için yazılmıştır ❤️💫
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PHONE~ROSEKOOK
General Fiction"Rose, gelip pembe sütyenini odamdan al, arkanı ben mi toplayacağım?" "Jungkook piçi boxerımı nereye sakladın lan?"