Bölüm ful Boradan. Ve Justin Timberlake dinlenerek yazıldı :))))
Medya: Justin Timberlake- Stop The Feeling
—
Bora:
'Ağlamak zayıflıktır' bu cümleyi söylerken ben bile inanmamıştım. Ama kim aşık olduğu insanın ağlamasına isterdi ki? Siz ister miydiniz? Şimdi odamda sesiz bir şekilde ağlıyordum. En acısıda bu değil miydi? Sessiz olan ağlama. Sigaramı söndürüp odama girdim. (Odasının balkonundaydı arkdşlar) ellerimle yüzümü silip yatağıma oturdum. Kapı çaldı.
"Gir"
İçeri Hazar girdi. Kocaman gülümsüyordu. Gülümsemesini kafamda bir yerlere kazıdım.
"Bora biraz zamanın var mı?"
Tek kaşımı kaldırarak kafa salladım
"Neden?"
Arkasından kırmızı bir paket çıkardı. Ve salladı
"Sana bir hediyem var"
İçimdeki merak duygusu büyüdü, hediyeleri severim.
"Nedir o?"
Gülümseyerek yanıma oturdu. Paketi bana uzattı yavaşça açtım. Açtığımda içinden 1200 parçalık bir puzzle olduğunu gördüm. Puzzle yapmaya bayılırdım. Cidden çok severdim ve bu hediye benim için çok değerli ve özeldi. Hem onu Hazar almıştı, hemde 1200 parçaydı. Bunu yaparken çok eylenecektim. Gülümseyip ona sarıldım.
"Teşekkürler bayıldım"
Gülümsedi
"Rica ederim, Sercanlar geldi hadi aşağı in"
Yüzümdeki gülümseme yavaştan yerini kıskançlık kırıntılarına bırakırken konuştum.
"Tamam"
Birlikte odadan çıktık. Merdivenlerden inerken merdivenler dar olduğu için arkadan yanlışlıkla(!) Hazara sürtünüyordum. Yutkunup daha hızlı inmeye başladı. Benden önce salona gidince bende mutfağa gidip kendime bir kahve yapıp salona geçtim. Hazar gene en sevdiğim(!) arkadaşım Sercanın kanatları arasında gülerek bir şeyler konuşuyorlardı. Aşık olduğum çocuğu izledim bir süre. Çok acı çekmişti. Sevgilisi onu bir kızla aldatmıştı, Ailesi yönelimi yüzünden onu reddetmişti-ha aile demişken benimde öyle bir şeyim var. Pek işe yaramıyorlar ama sanırım birisine anne birisine de baba demem gerekiyor. Ama onları sevmiyorum. Yani babamın annemi hayat kadınlığı yaptırarak ek para aldığını öğrendiğimden beri onlara ailem demiyorum. Ne anne ne baba. Yerimde huzursuzca kıpırdandım. Çok rahatsızlaşmıştım şu an. ABİ RESMEN SERCAN HAZARI YANAĞINDAN ÖPÜYO AMK daha ben öpememişim sen kimsin? Ki doğru onun bir şeyi olmadığım için bu biraz zor olur. Ama sonuçta arkadaşız değil mi? Ve arkadaşlar birbirini öper. Yani şeyden, yanaktan.
"Hazar gel hadi mısır patlatalım"
Hazarın gözlerinden kalpler çıktığına yemin edebilirim
"Mısır mı? Hadi hadi yapalım lütfen hadi"
O heyecanla kolumdan çekerken ben olduğum yerde hareken etmeden bekliyordum
"Heyecanlanma küçük sıçan evde mısır yok sende çok istiyor muşsun madem gel almaya gidelim"
Bileğimi yakaladı
"Hadi hadi gideliim"
Şu an mısırı kıskandım amk. Ama bana bu kadar tatlı bakması hem sol taraflarımda bir ağrıya hemde güney kesimlerimde bir şeylerin hareketlenmesine neden oluyordu. Markete girip mısır, kola ve bir kaç şekerleme aldık. Kasada ödeyip dışarı çıktık. Yolda yürürken Hazarın aksine durgundum. Çok, çok garipti. Yıllar yılı kızlara ilgi duymuş ben, şimdi yanımdaki kırmızı kafa için can atıyordum. Onu arzuluyordum, onu istiyordum, benim olsun istiyordum. Sadece benim. Ama, ama bu çok zordu işte, çok zor. Hazara bakarak yürümeye başladım.
"Hiç birine aşık oldun mu?"
Ani sorusuyla duraksadım. Evet sana, küçük sıçan.
"Hayır"
Sıkıntıyla iç çekti
"Aşık olmak isterdim, birini delice değil aklı yerindeyken sevmek isterdim. Verdiğim değerin 3 katını almak isterdim. Biliyorum bencilce ama öyle işte. Biliyorsun, gayim. Çok itildim, çok kakıldım. Ama hep ayakta durmaya çalıştım. 'İbne, top, göt veren' hiç birine kulak asmadım. Sadece sevilmek istiyorum çok şey mi istiyorum Bora?"
Bakışlarımı yere çevirdin. Peki ya ben gök yüzüm? Ya ben? Ben sevilmeyi hakketmiyor muyum? Tanrının katında bu kadar mı günahkarım? Senin gözünde sevgiyi hakketmeyen korkunç bir piç kurusu muyum? Bu sert görüntünün altında ne boklar yatıyor biliyor musun sevdiğim? Bunları sana bağıra çağıra söylemek varken neden içimden geçiriyorum? Neden sanki artık yaşamak istiyor muşun gibi bütün kötü alışkanlıklarıma ara verdim? Neden artık saatlerce çektiğim esrar yerine senin kokularınla uyuşmak istiyorum? Neden sanki yaşamıma bir ışık gelmiş gibi yaşamak için çabalıyorum? Sevdiğim biliyor musun, dün ilk defa tanrıya şükrettim. Bana bir ömür verdiği için, seni karşıma çıkardığı için, ilk kez şükür ettim. Evin kapısının önüne gelince zili çaldık. İçeri girdik Hazar elindeki poşetleri bana tutuşturdu
"Sen hazırla ben eşofmanlarımı giyip gelicem"
Kafa sallayıp mutfağa girdim. Bir tencere çıkarıp içine yağ ve tuz koydum. Son olarakta mısırları. Elime salık on numara oldu. Çıplak ayak sesleri duyunca arkaya döndüm. Ah be yavrum o şortla inilir mi aşağı? Hem bu küçük Bora için işkence hem gavat mıyım ben o kadar erkeğin arasında yollarım seni öyle? Sandalyeye oturup gülümseyerek beni izleme başladı. Tezgaha yaslandım.
"En son ilişkin ne zaman oldu? Yani...cinsel ilişkin?"
Cevabını aşırı merak ettim bu soruya aldığım cevap hiç tatmin edici değildi.
"Şey...o kapıya gelen çocukla 1 yıl sevgiliydik ve ben onu sevdiğimi sandım yani....ilki mi ona verdim"
Yutkundum. İlki olamazsam sonuncu olurdum. Hem herşey cinsellikle bitmiyordu.
"Hazar çok güzelsin"
Ağzımdan kaçan bu cümleyle sessizce tepkisini bekledim. Kızardı, bozardı, morardı. Ellerini kendi gibi kırmızı saçlarından geçirdi.
"Şey...sa-sağol. Sende güzelsin YANİ DEĞİLSİN yani değil değil değilsin. Ah gene saçmaladım"
Elleriyle yüzünü kapattı. Şu an o yanakları ve bu sevimli görüntüsü o kadar ısırılasıydı ki. Yanaklarından makas alıp salondan çıktım. Ve odama üst kata çıktım.
'Ağlamak zayıflıktır' , 'sen biri için ağlayacak kadar aciz değilsin' kendimi kendi laflarım ile ezdim. He piç aynen ağlamak zayıflık değildir. Birinin göğsüne kafanı yaslayarak ağlamak bide en özelidir. Ama yan şimdi kendi haline yan. O çocuk asla senin olamayacak. Her gece kendi acizliğine ağlayacaksın Bora. Kapı çaldı.
"Gel"
Hazar elinde yastıkla içeri girdi
"Misafir kabul ediyor musun?"
Gülümsedim, işte, her gece sonu o yanıma geliyordu. Pikeyi açtım.
"Gel buraya küçük sıçan. O bacaklarını üşüteceksin"
Kıkırdayıp yanına gelip sırtını bana dönerek yattı
"Hiçte bile böyle çok seksiyim"
Kıkırdayıp elimi beline koyup kafamı saçlarına göndüm.
Beni deli ediyorsun küçük sıçan.
——
Bu bölümü yeni telefonumun şerefine atıcam 🎊 daha almadım ama bu bölümü attığım zaman yeni telefonundan atmış olucamAlırım bir hayırlı olsun 😘
Birde tatlış Hazarını bırakiyim buraya ekdjekdj
-İpek
ŞİMDİ OKUDUĞUN
'Bad' Boy /BxB/ 'Tamamlandı'
Kısa Hikaye/Bad boy içerikli kitap :d/ "Özür dilerim çantamı alabilir miyim? Geç kaldım" "Okulumda bir ibne istediğimi kim söyledi?" Gay içerikli kitaptır. Homofobiklere yasak/