1. Bölüm: "15 pizza."

531 23 7
                                    

Herkese merhaba! Hikayeye başlamadan önce açıklığa kavuşturmam gereken bir şey var.

Hikayenin konu olarak değil,sadece karakter olarak "Bir Ünlüyü Tavlamak" ile bağlantısı vardır. İki hikayenin birbiriyle konusal olarak alakası olmayacaktır.

İşte ilk bölüm! Keyifli okumalar,fikirlerinizi lütfen belirtin! xx

***********************

Emma son pizzayıda önüme koydu ve ağzımı bir karış açık bırakmayı başardı. Bu kadar pizza tek bir adrese mi gidiyordu yani? Birisi yüzyılın partisini veriyor olmalıydı.

"Bir hata yok,değil mi?" diye sordum emin olmak için. 

"15 tane büyük boy pizza,tek bir adrese gidecek?"

"Ever,evet. Birisi ya kocaman bir partiveriyor,ya da evinde dev bir canavar besliyor."dedi Emma düşüncelerimi okuyup. Emma'ya hemen yavru köpek bakışımı atmaya başladım. Lanet olsun tabii ki atacaktım!

"Bu siparişleri götürebilecek başka biri yok mu? Bu işe daha yeni başladım,bu kadar pizzayı götürebilir miyim bilmiyorum." dedim. Emma anında gözlerini kısmıştı.Ptron olmak bunu gerektiriyordu galiba.

"Jack ve George şu anda şehrin diğer ucunda.Yani maalesef,siparişleri sen götüreceksin."

Ah harika,gerçekte harika. Kayesha ile 15 pizza bir motosikletin üzerinde...

Emma başka bir şey demeden mutfağa dönünce derin bir iç çekip kaderime teslim oldum. Daha önce söylediğim gibi,bu işe yeni girmiştim ve atılmaya da niyetim yoktu. Ünüversite masraflarım vardı ve bu masrafları ailemin karşılamasını kesinlikle istemiyordum.

"Hadi bakalım,Kay." dedim kendi kendime cesaret vererek. Emma'nın masaya bıraktığı adres kağıdına son kere baktımve daha zor kısmı vardı. 15 tane pizza kutusunu motorsikletle taşımak ve daha sonra düşmeyeceklerinden emin olmak ölümüm olabilirdi.

"Yardım etmemi ister misin?"

İşte o anda duydumaya en çok ihtiyacım olan şeyi duydum. Kurtarıcı meleğim Castiel'in kıvırcık versiyonu gelmişti ha?

Çocuğun kıvırcık saçlarına ve akşam saatinde takıyor olmasına anlam veremediğim güneş gözlüğüne bakarke derin iç çektim.

"Hayır diyebileceğimi sanmıyorum."

Çocuk gülümsediğinde yanağında oluşan gamzeyi farkkettim. Oops zayıf noktalarımdan biri.

Pizzalardan birkaçını almak için tezgaha uzandığında bense vücudunu inceledim. Kendimi kızların vücudunu izleyen erkek fahişeleri gibi hissetmemle kendime bir küfür savurup kendime gelmem bir oldu. Sen erkek misin,gerizekalı?!

"Nereye götürmem gerekiyor?" Pizzaları kollarının arasında sıkıca tutarken derin bir nefes alıp bana bakmaya başladı. Kirpiklerimi kıpıştırdım.

"Imm,beni takip et lütfen." Derin bir soluk alıp aceleyle bir kaç pizza aldım ve aceleyle yürümeye başladım. Bu iş ne kadar erken biterse o kadar iyidi. Gergindim ve bu hiçbir anlam ifade etmiyordu.

"Adın ne?" diye sordumhemen aklmı dağıtıp. Tamam,tanışma kısımlarında hiç iyi değilim.

Çocuk yanımda yürümeye devam ederken cevapladı.

"Bunu söylememem inan daha iyi." Boğuk bir ingiliz aksanı vardı,ki yalan söylemeyeceğim,görüntüsüne yakışıyordu da.

"Sende şu gizemli kötü çocuklardan mısın yoksa?" Şaka yaptığımı belirtmek için hafifçe kıkırdadım ve sonra onun da bana eşlik etmesini dinledim.

"Emin ol basit bir kötü çocuk olmayı dilerdim." dedi bir süre sonra. O bunu söylerken kapıya geldiğimizi farkettim ve sağ ayağımdan destek alıp  sol ayağımla kapıyı açtım. Klimalı havanın etkisi geçerken Londra'nın soğuk havası yüzüme vurmuştu. Knedimi toparlayıp tamamen dışarı çıktım. Peşimden de "gizemli çocuk" çıkıp,kapıyı tekrar kapatmıştı.

"Seni zorlamak istemam ama gerçekten çok gizemlisin." dedim çocuğa dönerek. Dikkatle bana bakıyor olduğunu güneş gözlüğüne rağmen farkedebilmiştim,ki bu cidden garipti.

"Beni tanımasan daha iyi..." Duraksadı ve sonra devam etti. "Kayesha.

Gözlerini kocaman açıldı ama konuşmama fırsat bile vermedi.

"Rahat ol, Kayesha! Adını yaka kartından okudum!" Gözlerimi bir kaç saniyeliğine kapatıp derin bir nefes aldım. Evet,adımın yazılı olduğu yaka kartım vardı ve bu da gizemli çocuğun beni takip eden bir psikopat olmadığını kanıtlıyordu.

"Peki,bu kadar eğlence yeter." dedim sırıtmayı zar zor engelleyerek."Yaka kartlı Kayesha'nın götürmesi gereken siparişler var."

Başını salladı ve hemen önümüzdeki motorsikletin üzerine pizzaları dikkatle koydu. Geri çekilip bana yol verircesine eliyle motorsikleti işaret etti ve ben nazikliğine dair bir yorum yapmamaya karar verip onun yaptığı gibi elimdeki kutuları,onun koyduğu kutuların üzerine yerleştirdim. Motorsikletin arkasında küçük bir tepe oluşmuştu ve daha getirmem 8 veya 9 pizza falan olmalıydı.

Gözlerimi deviriken yavaşça kıvırcığa döndüm. "Diğer kutular.."

Boşluk. Koca bir boşluğa bakıyordum.

"Ah,hadi ama!" diye cırladım ve etrafa bakındım. Ama hiçbir yerde yoktu,gördüğüm tek canlılık işareti bizim pizzacıya girerken kıkırdamakla meşgul olan bir arkadaş grubuydu. Bana yardım edecekmişmiş. Bu kadar mıydı yani?

"Seni lanet olası..Güzel aksanlı,gamzeli..Odun."diye hmurdandım-ki beceremedim- ve sonra diğer kutuları almak için içeriye girdim. Size yemin ederim,o geceyi hala yaşıyor olarak atlatırsam kendi kendime Nutella yemeyi 1 haftalığınakeseceğime dair bir söz vermiştim. Hayata ne kadar bağlıyım,anladınız değil mi?

Ve hayatta kaldım da. Her ne kadar 1 haftalığına Nutella yememek yapıp yapabileceğim en çılgın şey olacaktıysa da, 5 tane pizza kutusunu motorsiklete sapasağlam bir şekilde sabitleyebilmem sahoş ediciydi. Zafer sarhoşluğundan bahsediyorum,ve veet,kendş kendime böyle basit şeylerle bile mutlu eden bir insanım.

Kutuların düşmeyeceğinden tamamen emi olarak derin bir nefes aldım ve sonra motorsiklete oturdum. Ellerim iki kolu sıkıca kavrarken derin bir nefes aldım ve olan işte o anda oldu. Bakışlarım motorsikletin hemen üzerine yapıştırılmış o not kağıdına kaydı.

"Kyesha Green. Seni izliyorum.

Not: Beni Seveceksin ;)"

Ha ha ha ha ha ha ha ha ha ?

Bu. Neydi. Şimdi?

"Yüce İsa,Jack komik olduğunu mu sanıyorsun?" diye cırladım kendi kendime ve sonra sakinleşmek için içimden bir kaç küfür savurarak derin birkaç nefes aldım. Jack'in şu şakalarından bıkmıştım artık. Bu işe girdiğimden beri bana yaptığı kaçıncı şakaydı bilmiyordum bile!

Sakinleşebildiğimde dişlerimi sıkarak not kağıdını motorsikletten çıkardım ve kağıdı buruşturarak hızla karanlık sokağa savurdum. Kağıt görüş açımdan çıktığında son bir kere daha derin bir nefes aldım ve kendi kendime bunun hesabını Jack'e soracağıma dair söz vermeyi ihmal etmeden,motorsikleti çalıştırdım.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Nov 03, 2014 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Not: Beni Seveceksin.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin