Zehra'nın anlattıkları Receb'in aklını allak bullak etmişti. İlk başta anlam veremedi, düşündü düşündü " hanım, kız kolay şeyler yaşamadı. Hele bi Ali gelsin belki o olup bitenden haberdardır. Şimdilik kimseye bir şey demeyelim." dedi. Esma seslendi;" amca amca akşam yemeğe bize bekliyor babam sizi." Ali yüzünde hüzün gözler buğulu, sanki az önce ağlamış gibi sildi yüzünü, cama vardı; " tamam yeğenim. Hatce gelsin geliriz. Tarladan dönmemiş belli ki."
Yorgundu, uzandı Hatice gelene kadar.
Hatice gelmiş sobaya odun atarken çekyata uzanmış Ali'yi gördü. " Ali'm doktor ne dedi nasılmış bacağın." Ali bir şey diyemedi. Yattığı yerden doğruldu ellerini dizlerinin üzerine koydu, öylece duvara baktı. Hatice tekrar sordu, Ali yine cevap vermedi. Hemen yerinden kalktı ve Ali'nin yüzünü duvardan kendine çevirdi:" Ali desene bak beni korkutma. Ne oldu ne dediler. Desene Ali.."
Ali usul usul ağlıyordu, gözlerini açamadı, yüzüne bakamadı Hatice'nin. Kısık bir sesle " keseceklermiş." diyebildi. Hatice vah diyerek sıçradı oturduğu yerden. Sanki evin içi karabasan misali çökmüştü üzerine. Duyduklarına inanamadı, şaşkındı hala. " başka çare yokmuş, daha fazla oyalanırsam kökünden kesmek zorunda kalırız dediler. Erken müdahale ederseler dizden aşağısını keseceklermiş."
Hatice'nin ne gecesi kalmıştı ne de gündüzü. " kalk hadi abine gidelim ona anlatalım. O bulur belki bi yol bi çare. Hadi kalk kalk." Olanca gücüyle tuttu kolundan kaldırdı Ali'yi. Sanki bedeni değil ruhu direnir gibi yürüdü Ali.
Recep aslında Hatice'nin durumunu anlatacaktı, Ali'nin yüzünü Hatice'nin endişeli yürüyüşünü görünceye kadar. Sonra anlattı Ali birbir doktor ne dediyse. Recep de gece boyu yürümüş kah yatmış kah kalkmış ama sonuç bulamamıştı.
Bu Ali'nin imtihanı mıydı yoksa Hatice'nin imtihana başlangıcı mı?
..
Kestiler.. Ali, on günlük hastane çilesinin ardından taburcu olmuş eve gelmişti. Hala evde ölüm yası vardı. Ama her dert bir dermana vakıftı.
Biliriz, her şerrin ardında mutlaka bir hayır vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ince, çizgi bir yol.
Fiksi Umum.. İki dağ arasında ince, çizgi bir yol. Bilmiyor, çünkü yangının sebebi kendisi. .. Ardına baktı, yola çıktığı yerle vardığı nokta arasında bir ömür vardı sanki. Sahi kaç milyon adıma denk gelir kalp atışları. Kaç insan dayanabilir yırtılan ayaklar...