"Benim kim olduğumu merak ediyorsan yarın en sevdiğin cafeye git. Orada olacağım." Şuan sebepsizce gözyaşlarım akıyor, bu nasıl biriydi böyle? Beni böyle güzel seven kim, hemen o cafeye gitmeliy.. bi dakika o en sevdiğin cafede ol demişti de benim en sevdiğim cafe hangisi ki? Hemen Gizem'i aramalıyım. Bunu ona anlatmazsam büyük ihtimal yarın hayatta olmam. Gizem benim en yakın arkadaşım, bir olay olursa yaşandığı an birbirimizi ararız.
Grubumuzdaki diğer arkadaşlara da olayları anlattım. Her zamanki gibi yine Aleyna sakin karşıladı bu olayı. Sanki normal hayatta da böyle şeyler başımıza geliyor da normal karşılıyor. Bana paketi yollayan kişiyi bulmak için kızlarla oturduk parkın tekine düşünmeye başladık. Büyük bir çabadan sonra (1 buçuk saatlik) Blue Life Cafe'nin olduğunu bulduk. Orayı isminden dolayı seviyordum. Çünkü mavi benim en sevdiğim renkti, hatta bir renkten daha fazlası. Beni neyin beklediğini bilmiyorduk, çocuk hakkında bir sürü hayaller kurduk. Klasik kız grubundaki muhabbetler yani.
Tabiki de bir Kıvanç Tatlıtuğ, bir Kerem Bürsin, bir Mert Yazıcıoğlu beklemiyorduk. Ama bir umut hepimizin içinde vardı :D
BULUŞMA
Kızlar beni başka cafede bekliyor olacaklardı. Planımız öncelikle benim Blue Life Cafe'ye gidip çocuğu görüp, kızların yanına gitmekti...
Off nereye oturacağımı bilmiyorum. Varlığından bile haberim olmayan biri için heyecan yaptığıma inanamıyorum. Pencere kenarına mı otursam yoksa duvar kenarına mı?? Ayyy ne vardı bi feysten ekleyip konuşsaydın :D Tamam tamam burası iyi, bekleyelim bakalım kimmiş beni bu kadar güzel seven...
Oha o ney lan??? Bana bakıyo, ah gel bakalım beybi feyslim, beyaz atlım.. Bi dakika lan bu garson çıkmasın, oturur ağlarım. Sen nasıl bişeymişsin ya. Beni sevdiğine emin misin, bak bu işin şakası olmaz. "Merhaba, Uyan Hanım siz misiniz?"
Ah, adım dudaklarından ne de güzel döküldü.. Neden sen değilsin ki be ya :((( "E evet benim, bir sorun mu var?" fazla mı heyecan yaptım ? Yok yok olsun o kadar çocuğu hemen beyaz atlı yaparsam bana Hanım der tabi.
Şuan iç sesim bana çok salak olduğumu ve o çocuğun beni duymadığını söylüyor. Haklısın iç sesciğiiim. "Bunu bir beyefendi size vermemi ve gelemediği için çok üzgün olduğunu iletmemi istedi" Elindeki sepet gibi olan şeyi bana uzattığında yine mektup yazmıştır diye düşündüm. Mektup yoktu ama onun yerine küçük küçük notlar vardı. Her çikolatanın arkasına bir not yapıştırmıştı..
Karamelli çikolatanın arkasında "Biliyorum bana kızacaksın, ama üzgünüm. Seni karşımda görmeye hazır olmadığımı farkettim, bu yüzden gelemedim. Bunlar senin için. Afiyet olsun Uyan'ım." ayy sağol feysini göremediğim beybi feysim. Bu arada gerçekten kızdım sana, ben burada o kadar heyecan yapıyım sen gelicen diye, senin yaptığına bak. Neyse bakalım başka neyli çikolata var..
Ohaaa bonibon almıış laaan. Ee bunda bişey yazmıyo. Kapağını açıp tam ağzıma boşaltacaktım ki ağzıma gelen kağıt parçasıyla ölümden döndüm. Çocuk seviyo mu tuzak mı kuruyo belli değil. "Uyan'ım, gülüşüne hasret kaldığım, en kısa zamanda beni göreceksin. Sen benden de çok heyecanlısın. Bu kadar heyecan yapmana gerek yok Mavi'm"
Mavi'm mi? Sen bana en sevdiğim renkle mi hitap ettin yoksa bana mı öyle geldi????? Gerçekten çok merak etmeye başladım. Neden bu kadar gizemlisin? Sen kimsin be çocuuuk!!!!
5 6 tane çikolata vardı hepsini teker teker üşenmedim okudum. Şaka gibi biliyorum. Ama şaka değiiil :D 1hafta sonra okullar açılıyor. Yeni çömezlerle dalga geçmeye hazırlanıyoruz tabi. Umarım geçen seneki gibi inek tipler gelmez..
Bugün Gizem'in doğum günü için birkaç hazırlık yapmaya karar verdim. Normal insanlar okulun açılmasına 1 hafta var diye heyecan yapıyor ama benim heyecan yaptığım tek şey bu aralar o gizemli çocuk. Aklımdan çıkmıyor, bari baş harfini yazaydın be insafsız. İsim türetir bulurdum seni...
Gizem'e ne hediye alacağımı bilmediğim için yine anacığıma sorayım dedim ve oturma odasından çıkıp odasına gitmemle bana bağırmaya, pardon sövmeye başladı.
"Uyaaaan bu odanın hali neeeee bıktım be senden!!!! Evde sanki vahşi hayvan yaşıyor burada, odada yatmaktan başka yaptığın bişey yok" dinlemekten yoruldum susmaktan yorulmadı bu kadın. Nasıl bir sabır varsa Allah bozmasın valla. Ben bu haliyle zor çekiyorum zaten, daha beter olsaydı sanırım ben de kafayı yerdim. Neyse biraz ders çalışıyor gibi göstereyim de beni sevdiğine dair bir şey farkedeyim.
Okulun açılmasına kaldı mı 5 gün. İşin kötü yanı okul açıldıktan sonraki hafta ben Ankara'ya gidiyorum. Ve benim gidişimin gününde Gizem'in doğum günü partisi var :((( tehlikenin farkında mısınız?? Ona bunu söylesem, benimle küsebilir. Neyse ben de bir süreliğine saklarım.
Eğer babası izin verirse o da benimle gelir doğum gününü Ankara'da kutlarız. Ay müthiiiş oluuur. Ben bu fikri okulun açılınca Gizem'e söyliyim en iyisi. Umarım "Saçmalama Uyan, sence babam buna izin verir mi, kafayı yemiş olmalısın. Hatta pardon olmamışsındır çünkü sende kafa kelimesine dair bir şey yok. Gerizekalı"
Bu kız her şeyde bana sövüyor. Ona desem, bana mavi yerine mor kalem al. Ona da söver. Korkuyorum bu kızdan. Isırabilir, dişleri de keskin zaten. Ham yapar, yalar, yutar valla. Ben hediye bakmak için Gizem'i koluma takıp AVM'ye geldim. O neleri beğenir pek belli olmadığı için en iyisi onu götürüp, ona seçtirmek. Hanımefendimiz kolay kolay bir şey beğenmediği için benim için biraz zor olacak bu iş. Hadi hayırlısı..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UZAY
ChickLit... "Kim olduğumu merak ediyorsan, yarın en sevdiğin cafede ol, orada olacağım" iyi de, benim en sevdiğim cafe hangisi ki?