Yarım saat sonra gizli numaradan biri aradı. Kesin şaka yapıcaklar diye kapattım tekrar aradı tekrar kapadım. Bilmem kaçıncı defa aradıklarında bende bıkıp telefonu açtım.
"bak oğlum anladık şaka yapıcaksın da bokunu çıkarma insanın biraz utanması olur. Neden kapattığım halde tekrar arıyorsun?"
"sanada merhaba Selin"
Sesini duyduğum anda hemen tanıdım. Kerem, benim çocukluk arkadaşımdı. Kardeş gibi birşeydik. Bir süredir yurt dışındaydı. Birde 4 aydır arıyordum ama açmıyordu yazıyordum cevap vermiyordu. O yüzden hem sinirli hem mutluydum. Onu gerçekten özlemiştim.
"lan öküz neden 4 aydır aramıyorsun mesajlarıma cevap vermiyorsun? Amacın ne senin?"
"güzelim telefonum çalınmıştı şimdi bende yeni buldum telefonu ne yapayım numaran ezbere değil ki"
"çok özlemişim seni ne zaman geliceksin buraya?"
"bende onun için aramıştım gülüm. Yarın sabah 4-5 gibi geliyorum yanına"
"Nee! Cidden mi? bak beni kandırıyorsan ifşalarını alır senacığına atarım ona göre"
"sakin ol prenses ya. Şaka değil yarın sabah oradayım. Bak özellikle haftasonunu seçtim beni gezdirebilmen için. Biliyorum çok iyi bir insanım"
"tamam o zaman yarın gelir alırım seni"
"ne gerek var kızım ya ben gelirim"
"dır dır etme alıcam dedim o kadar çok konuşma"
"iyi peki neyse şimdi valiz hazırlayacağım yarın görüşürüz fıstık"
"tamam görüşürüz"
Telefon konuşması bittiğinde sevinçten çığlık attım. Sonunda onu görücektim. Çok özlemiştim keratayı mdmxmxmx
Bekledim bekledim bekledim ama aras gelmedi. Üstelik saat 11 olmuştu. En sonunda gelmeyeceğini karar verip siyah kısa şortumu üzerinede uzun geniş beyaz Adidas t-shirt'imi giydim ve kitabımı da alıp oturma odasına gittim. Biliyordum uyuyamayacağımı zaten kerem de 4-5 saat sonra gelicek diye uyumadım. Yaklaş 2 saat sonra kapı çaldı. Ben ses ile birden sıçradım. Saat gecenin bir'iydi yani. Gidip kapıyı açtığımda karşımda bir adet sarhoş bir aras gördüm. Birden üzerime düşücekken tuttum ve oturma odasına götürdüm. "sen burada kal bende sana kahve yapıp geleyim" dedim ve kahve yapmaya gittim o ise arkamdan istemiyorum sarhoş değilim diye bağırıyordu. Kahveyi hazırlayıp içeri götürdüm ve yanına oturdum. Ona " neden bu kadar içtin arascığım" dedim aras ise "ben ve içmek hatta üzerine sarhoş olmak haha bugün de çok komiksin" dedi ve kahkaha atmaya başladı. Bende onun bu haline gülerken " soruma cevap ver" dedim. "kimse beni umursamıyor hep kendilerini düşünüyor Selin. Sen hariç" ben mi? Acaba anlamışmıydı hayır canım yok anlamamıştır.
"sen farklısın Selin. Sen düşüncelisin sen iyisin sen tatlısın sen güzelsin se-" dedi ve uyuya kaldı bende onun bu haline sırıtırken telefonumu aldım ve fotoğraflarını çekmeye başladım. O kadar şeker çıkıyorduki. Bende bu sarhoş halinden yararlanıp yanağını öptüm.
Saat 3 olunca odama gittim. Siyah bir bel üstü pantolon ve üstüne göbek üstü bir tişört giydim ve saçımı tarayıp salık bıraktım. Odamdan çıkarken yanıma bir miktar bir para aldım. Telefonu almak için oturma odasına gittiğimde arası hala uyuyor olarak gördüm. Onu uyandırmadan telefonu aldım ve ayakkabılarımı giydim. Kapıda anahtar ve ceketimi aldım ve dışarı çıktım.
Taksi ile havaalanına geldiğimde saat dört'e gelmek üzereydi. Ve içeri girip koltuklarda oturarak onu beklemeye başladım. 1 saat bekledikten sonra uzaktan keremi gördüm. Onu ne kadar da özlemiştim. Onu görünce koşturmaya başladım ve boynuna atladım. "güzellik dur boğuyorsun beni". Geri çekildiğimde beni biraz süzdü ve "sen kilo mu aldın?" dediğinde kafasına bir tane geçirdim ve öküz diye söylendim. durup tekrar bana baktı ve bir anda sarılıp beni döndürmeye başladı. Ben öyke mutluydum ki insanlara aldanmadan kahkaha atmaya başladım. Kokumu içine çektikten sonra geri çekildi ve" güzelim artık eve mi gitsek çok uykum var" dedi bende onu onayladım. Kapının önünde kerem bir araç kiraladıktan sonra arabaya bindik ve bende evin yolunu ona tarif ettim. Arabaya bindiğimizde hem sıcaktan hem de bütün gün uyumadığım için yolu izlerken uyuya kaldım.