Yasak Aşk

Ne tuaf Dünya...

Kapıyı açmamakta ısrarlıydım. İkı kez daha tekmeledikten sonra içeri geçti. Soğuk bir duş alıp uyudum.

...

Sabah uyandığımda etrafıma şöyle bir bakmıştım. Barış yoktu. Rahatça oturabilirdim.

Bol şarap rengi bir kazak ve siyah bot ayriyeten pantolonumu seçtim. Saçımı çabucak topuz yaptım. Kahvaltımı sahilde yapmayı planladım.

Kapıyı yavaşça açtım ve dışarıya doğru adımlarımı hızlaştırdım. Barış izbandut gibi karşıma çıktı.

"Nereye?"

"Sahile. "

"Evini ora belledin. İyi git gel!"

Dedikten sonra dışarı çıktım.

Sahile denize bakarak yürüdüm. Sanki ilk kez İstanbul'a gelmiş bir turist gibiyim. İstanbul her gün değişiyor zaten.

Oradaki ustadan kaşarlı tost aldım. Çift kaşarlı lütfen lütfen.

Bir bank seçip oturdum. Yemeğimi yerken yanıma gene bir deli geldi. Amann niye ben? Baktığımda o adamdı.  İsmi neydi ki?

"Aa gene sen. İsminiz Rüya'ydı dimi? "

" Evet."

"Sevgilim olur musun?"

"Anlamadım?"

" Şimdilik sevgilimi onu sevmediğimi inandırmam gerekiyor. Saat 7'de seni alıcam. Şimdilik gidiyorum." Diyip gitti ama elime bir kağıt parçası tepiştirdi.

Emre Şendil
Gazeteci. Biro: Erenköy 12/5

Numara(göstermiyorum) ....

Yazıyordu. Of Barış'tan nasıl izin alıcam. Velim gibi o da sinirlerimi bozuyor.

...

Eve gidene kadar akşam olmuş sayılırdı. Nişantaşı'nda biraz gezindikten sonra eve geri geçtim.

Üzerime şarap rengi straplez mini elbise giydim. Saçımı dağınık topuz yaptım. Siyah bilekten bağlamalı ayakkabımı giydim. Koyu bordo renginde rujumu sürdüm. Çıkıcaktım ki Barış kolumdan tuttu.

" Benim için mi hazırlandın böyle?"

"Hayır!" Bağırma ihtiyacı duydum.

"Ya kimim için? Yoksa gazinoya mı gidiyorsun?"

"Hayır!" Dedikten sonra dudaklarımı yerinden çıkartıcak şekilde öptü.

"Beni seviyosun kabul et."

" Senden nefret ediyorum kabul et."

"Neden karşılık veriyosun öyleyse."

"K-korkuyorum."

" Kimden? "

" Senden."

" Birşey mi yaptım sana?"

"Bilmiyorum. Sertsin, soğuksun."

"Ha sen tatlı koca istiyosun. Olurum."

"Senden bana evcilik oynu oynamanı istemiyorum, beklemiyorum. "

" Tamam canım. " dedikyen sonra öperek yatak odasına sürükeldi denilebilir. Yatağa yatmamı sağladı. Eli elbisemin fermuarına gitti.

" Yapma!"

" Neden? "

" Şuan istemiyorum."

"Ne zaman istiyorsun? "

"Sana alışırsam. " Dedikten sonra dışarı fırladım. Emre kapının orada bekliyordu.

" Ooo hoş geldin!" Islık çekerek bana baktı.

" Nereye gidicez? " Arabaya bindirdi.

Bişey demeden dudaklarımı dudaklarına yapıştırdı. Onu itekledim ve bir tokat attım.

" Ne yapıyosun? Senin bildiğin kızlardan değilim ben."

"Sevgilimi oynayacağına göre öpüşmemiz gerekiyor. "

"Bitsin şu gece."

Dedikten sonra eliyle kafamı ona çevirmemi sağladı. Ve beni öptü. Bir şey yapamadım.

Yol boyu hiç konuşmadım. Arabanın kapısını açıp inmemi sağladı. İçeri girdiğimiz zaman her yer mumlarla kaplıydı.

" Ben senin sevgilin değilim ki ne bu düzen? "

" Hayır şuan sevgilimsin. "

" Seni seviyorum. " dediğinde cevap veremedim. Onu sevmiyodum ki.

Ayağıma bastı.

" Kabasın."

" Saol."

Dedikten sonra bana biraz yaklaştı. Geri çekilmek istedim. Ama ayağıyla beni durdurdu.

" Seni seviyorum. "

Cevap vermedim.

"(Fısıldayarak ) karşılık ver. "

" B-bende seni seviyorum. "Masaya oturttuktan sonra ona bir kez daha sordum.

" Sevgilin nerde?"

"İzliyor merak etme sen. "

Daha yeni tanıdığım adamın sevgilisi oluyorum.

Ne tuaf dünya...