43.Bölüm/Otel Macerası

1.5K 121 63
                                    

İyi okumalar:))

Rüyanın ağzından

Gözlerimi yavaşca açtım ve kendimi yatağımda bulunca gülümsedim. Dün olanlardan sonra gerçekten güzel dinlenmiştim.

Ben bayıldıktan sonra Selim o hemşire kızı rehin alıp kaçmış. Ben ise hastaneden sonra eve dönmüştüm.

Merve de bugün taburcu olacaktı. Başımıza gelenlerden sonrası Erenin ölmesi hepimizin rahatlamasına sebeb olmuştu. Artık hepimiz rahatça hareket edebilecektik. Tabi Selim de yakalanınca.

Yataktan kalktım ve Merti aradım.

"Alo"

"Naber Mert?"

"Sabaha senin sesinle uyandım ya daha nasıl olabilirim ki? Sen nasılsın?"

"Sabaha seni aramakla başladım ya nasıl olabilirim ki?"

Gülme sesi geldi.

"Mekana geliyor musun? Hepimiz kahvaltı yapacağız, Merve de uğrayacak Rüzgar sonra eve bırakacak onu."

"Gelirim, mutlu günlerimize kutlama kahvaltısı."

"Tamam ben seni almaya gelirim."

"Tamam, hazırlanmaya başlayım bende."
**********************
Selimin ağzından

Ağrıyan ayaklarımı umursamadan yürüyordum. Kolunu sımsıkı tutup çekiştirdim kız ise durdu ve yere oturdu.

"Bak polisler izimizi kaybetti. Lütfen bırak beni."

Başımı salladım. "Gel hadi araba alacağım." Dedim ve çekiştirdim ki hızla ittirdi.

"Bırak dedim niye anlamıyorsun manyak." Cebimden çıkardığım şırıngayı gösterdim.

"O elimden kaçan kıza yaptığım iğneden sana da mı yapmamı istiyorsun, ölürsün buralarda gidersin bu genç yaşta."

Ayağa kalktı ve yüzüme bir tokat indirdi, yanmıştı. Koluna yapıştım ve tüm gücümle sıktım.

"Sen artık kaşınmaya başladın ama. Yürü." Çekiştirdim ve orman yolunun karşısında ki evlere baktım. Evin birinin önünde araba vardı. Eski bir araba. Camlara baktığımda bütün güneşliklerin kapalı olduğunu gördüm ve yanımda ki kıza baktım.

"Sen bi bayıl, yolculuk yapacağız. Senin sayende kurtulacağım ben." Dedim ve silahın arkasıyla kafasına vurdum.
*************************
Rüyanın ağzından

Hepimiz mekanda kahvaltı yapıyorduk. Mekanın önüne kurduğumuz sofradaydık. Çaylar, patatesler, yumurtalar, menemenler ile donanmıştı sofra.

Berkayın esprileriyle, sıcak muhabetlerimizle de şenleniyordu sofra.

"Selamünaleyküm"

Arkamıza bakmamızla Güneşi görmüştük. Söz de Berkayla arkadaştı ama biz inanmıyorduk yani birbirlerine karşı ikisi de doluydu. Belliydi.

"Oo Güneş gelsene sende."

Güneş oturdu ve bize baktı.

"Bu sabah öğrendim başınıza gelenleri. İki gündür kepenkler kapalıydı, Berkaya da ulaşamamıştım."

Merveye baktı. "Senin durumunu da öğrendim. Gerçekten çok geçmiş olsun." Merve gülümsedi. "Teşekkür ederiz." Berkayın Güneşe baktığı bakışı görünce yanımda ki Mertin bacağına vurdum ve göz işareti ile gösterdim. Bana baktı ve sırıttı. Yanağıma bir öpücük kondurmuştu.

Okulda ki Çete 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin