One Shot

76 6 100
                                    

Kitabı medyadaki müzik ile okumanız önerilir.

Son umut kırıntıları,insanların aciz gördüğü o küçük karıncalar tarafından çalınanlara ithafen...

Genç kız not defterinden rastgele bir sayfa kopardı,yanına da kırmızı bir kalem aldı.
En azından arkamda bir iz bırakmadan ayrılmamalıyım diye düşündü.

Evden çıkmadan önce aynanın karşısına geçti.En son annesi tarafından okşanan bir daha kesmemek adına yemin ettiği,sürekli dökülmeye başlayan uzun siyah saçlarına dokundu.

Zaten şimdi kurtulmasaydı saçlarından,bir kaç aya onlar genç kızdan kurtulacaktı.

Yansımasını izledi bir süre.Soluk görünüyordu,titreyen elleriyle makasa uzandı,yüzüne bir tebessüm yerleştirdi birkaç makas darbesi attı.

Gerek yoktu artık onlara,annesinin yanına gidiyordu.

"Anne yanına geldiğimde saçlarım olmasa da başımı okşarsın değil mi?Bana masal okurken beni sevdiğini söyler,sımsıkı sarılırsın."diye umut etti içinden.

Maskesini taktı,ayakkabısını giydi,ayakkabı bağcıkları yine çözülmüştü.

Annesi gitti gideli ayakkabı bağcıkları da bir türlü bağlı kalamıyordu,tıpkı kızın sahip olduğu hayata bağlanamaması gibiydi bu.

Küçük bir çocukken annesinin öğrettiği 'tavşan ve bağcık' tekerlemesini sessizce mırıldanarak gözlerinde biriken yaşlarla birlikte bağladı bağcıklarını.

Annesi gittikten sonra dünyasına,içini ısıtacak bir güneş doğmamıştı onun için.

Artık bu soğuğa dayanamıyordu,hasta etmişti onu yalnız geçirdiği soğuk günler..

Annesi kızının en sevdiği iki mevsimi de alıp gitmişti,kıza sadece ölü yaprak taneleriyle birlikte donmuş kalplerin bulunduğu bir dünya bırakmıştı.

O kanseri 14 yaşındayken annesiyle birlikte yenmişti.Annesi gittikten 5 yıl sonra yine bir kanser yakasından tutmuştu,bu sefer iyileşmek istemiyor tedaviyi kabul etmiyordu o sadece annesinin yanına gitmek istiyordu..

İçini ısıtacak o güneşi,kalbinde yeşerecek
o çiçekleri bulmaya,ilkbaharla
yazın,annesinin yanına gidiyordu.

▪︎▪︎▪︎

Genç kız caddelerde turluyor,etrafını neşeyle dolaşan aileler ve çiftler kaplıyordu.

Daha önce hiç elde edemediği aile ortamına baktı.Babasını şu zamana kadar hiç görmemişti ona tüm sevgi dolu anları annesinden miras kalmıştı.

Aklına gelen üzücü anılar ve eski günler yüzünde buruk bir tebessüm oluşturdu.

Daha gideceğe yere vardı,biraz da vakti kalmıştı,bu yüzden daha sakin bir yere gitmeye karar verdi.

Yürüdüğü yollarda müzik notaları eşlik etti ona.

Bir melodi onu kendine çekti.Genç kız arkasına dönüp sesin geldiği tarafa doğru yöneldi.

Karşısında kahverengi ince bir palto giymiş,beret bir sapka takmış adam vardı.

Genç adam gözlerini kapatmış,kızın kalbine dokunan o notaları döküyordu etrafına.

Çevresinde onunla birlikte şarkıyı dinleyen birkaç kişi vardı,kız onları umursamadı gözlerini kapattı ve gencin kadife sesine eşlik etti.

She looks like a blue parrot
(O mavi bir papağan gibi görünüyor.)

winter bear • one shotHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin